<p>&nbsp;</p><p>&lsquo;Allah kimseyi a&ccedil;lıkla terbiye etmesin&rsquo; diye &ccedil;ok g&uuml;zel bir s&ouml;z vardır. Bu s&ouml;z a&ccedil;lığın ne denli zor olduğunu anlatır ve olanların ş&uuml;kretmesini, kıymetini bilmesini, paylaşmasını ve savurgan olmamasını ifade eder. Fakat ger&ccedil;ekte durum b&ouml;yle mi? Maalesef b&ouml;yle diyemiyoruz. İnsanoğlu teknolojinin gelişmesi ve insan ilişkilerinin zayıflamasıyla bu değerleri neredeyse tamamen kaybetmiş durumda&hellip;</p><p>Birka&ccedil; g&uuml;n &ouml;nce Birleşmiş Milletler paylaştığı rapor ile insanoğlunun hakim olduğu D&uuml;nya&rsquo;nın ne hale geldiğini t&uuml;m &ccedil;ıplaklığıyla ortaya koydu. Amma velakin D&uuml;nya&rsquo;nın b&uuml;y&uuml;k bir b&ouml;l&uuml;m&uuml;ne hakim olan, s&ouml;m&uuml;ren ve paraya doymayan g&uuml;&ccedil;ler, kasalarını doldurmakla o kadar &ccedil;ok meşguld&uuml;ler ki,&nbsp; s&ouml;z konusu raporu ne duydular, nede duyulmasını istediler.</p><p>Birleşmiş Milletler (BM), Gıda ve Tarım &Ouml;rg&uuml;t&uuml; (FAO), Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu, BM &Ccedil;ocuk Fonu (UNICEF), D&uuml;nya Gıda Programı ve D&uuml;nya Sağlık &Ouml;rg&uuml;t&uuml;&rsquo;n&uuml;n (WHO) katkılarıyla hazırlanan 2018 D&uuml;nya&rsquo;da Gıda G&uuml;venliği ve Beslenme Durumu Raporu&rsquo;nda &ccedil;ok &ouml;nemli tespitler var.</p><p>Rapor da, 2016 yılında d&uuml;nyada 815 milyon dolayında olan a&ccedil; insan sayısının, 2017&rsquo;de 821 milyona ulaştığı a&ccedil;ıklandı. Bu durumdan en &ccedil;ok &ccedil;ocukların etkilendiği, yeterli gıdaya ulaşamadığı i&ccedil;in &ccedil;ocukların gelişime g&ouml;steremediği kaydedilen raporda,&nbsp; &ouml;zellikle, G&uuml;ney Amerika ve Afrika&rsquo;nın bir&ccedil;ok b&ouml;lgesinde durumun her ge&ccedil;en g&uuml;n daha k&ouml;t&uuml;ye gittiği, Asya&rsquo;da da sağlıklı beslenme oranının &ouml;nemli &ouml;l&ccedil;&uuml;de gerilediği vurgulandı.</p><p>D&uuml;nyada a&ccedil;lık &ccedil;eken insanların sayısındaki artışın yanı sıra yetişkinlerde obezite oranlarının da hızla arttığının altı &ccedil;izilen raporda, bunun da madalyonun diğer bir y&uuml;z&uuml; olduğuna vurgu yapıldı.</p><p>D&uuml;nyanın bir par&ccedil;ası olan &uuml;lkemizde durumun nasıl olduğuna baktığımızda hi&ccedil; de i&ccedil; a&ccedil;ıcı bir tabloyla karşılaşmıyoruz.&nbsp; T&uuml;rkiye Gıda ve İ&ccedil;ecek Sanayii Dernekleri Federasyonu Başkanı Şemsi Kopuz&rsquo;un 15 Mart 2018 D&uuml;nya T&uuml;keticiler G&uuml;n&uuml; nedeniyle yaptığı a&ccedil;ıklamadan bazı alıntılar yapmamız acı ger&ccedil;eği ortaya koyuyor.</p><p>&nbsp;</p><p>Kopuz, T&uuml;rkiye'de israfın yılda 214 milyar liraya ulaştığını belirterek, &lsquo;&Uuml;lkemizde her yıl &uuml;retilen 49 milyon ton meyve ve sebzenin y&uuml;zde 25 ila 40'ı sofraya gelmeden &uuml;retim, dağıtım ya da t&uuml;ketim aşamasında israf ediliyor. En iyimser tahminle kayıp miktarı yaklaşık 12 milyon ton. Bu miktar, yıllık yaş sebze-meyve ihracatımızın yaklaşık 4 katına karşılık geliyor. Sebze meyvede 100 milyar liralık ticarete konu olan &uuml;r&uuml;n&uuml;n, en az 25 milyar liralık b&ouml;l&uuml;m&uuml;n&uuml; &ccedil;&ouml;pe atıyoruz. T&uuml;rkiye&rsquo;de bir başka &ouml;nemli israf da ekmekte yaşanıyor. &Uuml;lkemizde g&uuml;nde 4 milyon 900 bin, yılda 1 milyar 700 milyon ekmek &ccedil;&ouml;pe atılıyor&rsquo; demişti.</p><p>Medya takip ve raporlama ajansı PRNet&rsquo;in D&uuml;nya Sağlık &Ouml;rg&uuml;t&uuml; 2018 Avrupa Sağlık Raporu verilerinden ve medya yansımalarından derlediği bilgiye g&ouml;re ise,&nbsp; T&uuml;rkiye Avrupa&rsquo;nın en obez &uuml;lkesi olarak kayıtlara ge&ccedil;miş. B&ouml;ylelikle T&uuml;rkiye&rsquo;nin y&uuml;zde 32&rsquo;sinin obez olduğu anlaşıldı. T&uuml;rkiye&rsquo;yi y&uuml;zde 28,9 ile Malta ikinci sıradan takip ederken, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; sırada y&uuml;zde 27,8 ile İngiltere yer aldı.</p><p>Yapılan bir başka araştırmaya g&ouml;re de, D&uuml;nya&rsquo;da &uuml;retilen gıdanın &uuml;&ccedil;te biri yani 1 milyar 300 milyon ton gıda israf ediliyor. Bir başka ger&ccedil;ek ise, her yıl zengin &uuml;lkelerdeki t&uuml;keticiler, 222 milyon ton gıdayı t&uuml;ketmiyor, &ccedil;&ouml;pe atıyor. İsrafların y&uuml;zde 42&rsquo;si evlerden, y&uuml;zde 39&rsquo;u gıda &uuml;reticilerinden, y&uuml;zde 5&rsquo;i perakendecilerden ve y&uuml;zde 14&rsquo;&uuml;n&uuml;n ise yemek fabrikalarından kaynaklanıyor.</p><p>Noktayı yine Birleşmiş Milletlerin Raporu&rsquo;ndaki &ouml;nemli tespitlerle koyalım. Rapor da, yetersiz beslenen insanların sayısı, aşırı iklim değişikliklerine maruz kalan &uuml;lkelerde daha y&uuml;ksek olma eğiliminde olduğuna vurgu yapılarak, yağış ve sıcaklık değişkenliğine &ccedil;ok duyarlı olan tarım sistemlerine bağlı olarak, n&uuml;fusun y&uuml;ksek bir oranı ile birleştiğinde, yetersiz beslenme daha da y&uuml;kseleceği bilgisine yer veriliyor.</p><p>T&uuml;m bu fotoğrafa baktığımızda bir yanda a&ccedil;lık ve sefalet, bir yanda ise bolluk ve israf g&ouml;r&uuml;yoruz. A&ccedil;lık ve israfın olmadığı bir D&uuml;nya temennisiyle&hellip;</p><p>Sevgiyle kalın.</p>