Asgari ücret tespit komisyonu bilindiği gibi 15’i işveren, 15’i Hükûmet ve de 15 işçi temsilcisinden oluşan dengeli ve eşitlik ilkesine bağlı bir komisyondur!

Bu komisyon, sonunda, saat 14.00'da başlayan dördüncü toplantı sonunda 2020 yılı zammını açıkladı. Yeni asgari ücret 2 bin 324 lira oldu.

Tabi bu bekarlar için.

Şimdi aylık artışlara bakalım:

Bekar                                            220,73TL

Evli eşi çalışmayan                     264,87 TL

Evli eşi çalışmayan 1 çocuklu   297,98 TL

Evli eşi çalışmayan 2 çocuklu   331,09 TL

Evli eşi çalışmayan 3 çocuklu   375,23 TL

Evli eşi çalışmayan 4 çocuklu   375,23 TL

Evli eşi çalışmayan 5 çocuklu   375,23 TL

Evli eşi çalışan                             220,73 TL

Evli eşi çalışan 1 çocuklu           253,83 TL

Evli eşi çalışan 2 çocuklu           286,94 TL

Evli eşi çalışan 3 çocuklu           331,09 TL

Evli eşi çalışan 4 çocuklu           353,16 TL

Evli eşi çalışan 5 çocuklu           375,23 TL

Yani ortalama her çocuk için 22 TL Bereket versin. Yani bir çocuğun günlük masrafı 73 kuruş.

Yaşanır mı? Yaşamasını bileceksin kardeşim.

Yarım litrelik su 150 kuruş, bir litre süt 500 kuruş.

Pastanelerde değil sokaklarda satılan simit 200 kuruş…

Tabi mutfağa ateş düşmüş demek bana düşmez. Çünkü ben sendikacı değilim ki…

Şimdi de sendikaların bu tespite tepkilerine bakalım.

Asgari ücret açıklanınca – sanki daha önceden bilmiyorlarmış gibi;

TÜRK-İŞ temsilcisi toplantıda büyük bir hışımla kalkarak komisyonu terk etmiş. Teklifi kabul etmiyoruz demiş

Gerçekten de çok çok büyük bir tepki…

DİSK mi ne yapmış.

Onu da yazayım.

“İnsanca yaşanacak ücret ve vergide adalet için; DİSK, işyerlerinde, sokaklarda, meydanlarda bu mücadeleyi daha da büyütmeye kararlıdır” dedi. Nokta

Bugüne kadar ne TÜRK-İŞ’ten ne de DİSK’ten tık yok.

İşçi bekleye dursun. Pek de acelemiz yok.

Bir anda Manisa AKP eski milletvekili şimdiki YİK üyesi Bülent Arınç’ın milletvekillerine zam talebi sırasında ” Millet üç gün söyler dördüncü gün unutur” Babındaki sözleri aklıma geldi.

Sanıyorum sendikalar da bu söz doğrultusunda hareket ediyor. İşçi bir gün söyler iki gün söyler üçüncü gün unutur. Biz de keyfimize bakarız mı diyorlar.

İşçiler sakın sendikalarınızı sıkıştırmayın. Sonra Bülent Arınç’ın vatandaşa, “Milletvekili ne kadar alıyor, emeklisi ne kadar maaş alıyor seni ne ilgilendiriyor kardeşim? ...”

Devamı da var ama bugünlük bu kadarını yazayım. Sonra sendikacılar da işçiler için aynısını söyleyebilir. Neme gerek.

Bakalım sendikalar, yok canım ne sendikası, koca konfederasyonlar ileriki günlerde neler yapacaklar.

Tabii bir ihtimal…

                                   &

Düşünüp taşınılmadan alınan kararlar

Gazetelerden;

“İstanbul Üniversitesi'nde, kampüslerde 2 Ocak'tan itibaren yemekhanelerde kahvaltı verilmeyeceği ve indirimli yemeklerin artık tek öğünle sınırlandırılacağı, ayrıca ilk öğünün 3.5 lira, ikici öğünün 13.5 lira olacağı yönünde karar aldı.

Bu karar, geçen hafta öğrenci eylemlerine neden olmuştu. Ünli'nin de bu karara Twitter'deki paylaşımlarıyla tepki gösterdiği görülüyor.

Yeni yıl dileği iş bulmak olan, "yemekhane kartımda 1 lira kalmış" diyen, boş zamanlarında evsizlere çorba dağıtan, İstanbul Üniversitesi öğrencisi Sibel Ünli aramızdan ayrıldı. “

İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü, üniversiteye bağlı yemekhanelerde kahvaltı hizmetinin kaldırılacağı ve öğrencilerin indirimli yemek haklarını tek öğünde kullanabileceklerine ilişkin kararından vazgeçti. Rektörlükten yapılan açıklamada "Rektörlüğümüz öğrencilerimizin yoğun talebi üzerine bütçe harcama planını yeniden gözden geçirmiş, diğer hizmet alanlarından kısarak yemek hizmetinin aynı şekilde devamını sağlamıştır" denildi.

Bu kez de;

Kantin fiyatlarının artması ve ilk yemek hariç diğer yemeklerin indirimli olmalarının kaldırılmasını protesto eden İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencilerinin okula girişi yasaklandı.

Düşünüp taşınılmadan alınan kararlar gencecik üniversite öğrencisi kızımızı aramızdan aldı…

Ey sorumlular kastınız Sibel Ünli’ye miydi?..

                                       &

Sıra kirvemde;

Kirveme öğütler;

Kirvem bak Mevlana diyor ki

“Bizim sohbetimiz nisan yağmuruna benzer.

Balığın ağzına düşerse inci olur, yılanın ağzına düşerse zehir olur.”

                               &

 İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle.

Dostça kalın.   

2021 yılı  ZERZEVAN YILI olsun   

Geleceğimizi çalmayın.

Anzele, büyük bir Balıklıgöl haline getirilip, turizme kazandırılsın.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.

Suriçi DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ haline getirilsin.

Şehrin eski stadı, ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI olsun.

Daha da önemlisi,

Sur içinde, yakılıp yıkılan bölgelerde evler, aslına uygun ve Diyarbekir evlerine yakışır bir biçimde yapılsın.

Ve sevgili meslektaşlarım, dernek yöneticileri, STK Yöneticileri; Zerzevan Kalesi, Çayönü, Mitras Tapınağı, Kortik Tepe, Hilar Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını koruyalım, gün yüzüne çıkaranları sahiplenelim.