HABER MERKEZİ

DİYARBAKIR - Yaz aylarında artan sıcaklıklardan kaynaklı serinlemek için girdikleri Dicle Nehri’nde boğularak yaşamların yitirenlerin sayısında her yıl artış yaşanıyor. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü Daire Başkanlığı'nın verilerine göre 2016 yılında 9 kişi, 2017 yılında 14, 2018 yılında 9 ve 2019 yılının ilk 6 ayında 10 kişinin boğularak yaşamını yitirdi. Yaşanan can kayıplarına rağmen özellikle çocuk ve gençlerin nehirde yüzmeye devam etmesi dikkat çekiyor.  Son olarak Sur ilçesinde bulunan Bağıvar Köprüsü yakınlarında 20 Haziran günü yüzmek için girdiği Dicle Nehri'nde akıntıya kapılan Muhammed Özcan (18), boğularak yaşamını yitirmişti. Yaşanan boğulma vakalarına karşı da ciddi önlemlerin alınmaması ise dikkat çekiyor.

 Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü Daire Başkanı İbrahim Hakkı Biliç, havaların ısınmasıyla beraber bölgede boğulma vakalarında ciddi bir artış gözlemlediklerini belirtti. Biliç, boğulma vakalarının önüne geçmek için ise önlem alınması gerektiği, alınmadığı takdirde ölümlerin daha da artacağının altını çizdi.

 ‘Suya girmeyi önleme amacıyla levha astık’

 Yüzme bilmeyenlerin serinlemek amacıyla özellikle Dicle Nehri olmak üzere göl ve göletlerde suya girmeleri sonucunda boğulma vakaları ile karşılaştıklarını belirten Biliç, “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak Dicle Nehri, göl ve göletlerin kenarlarına suya girilmesinin yasak olduğu uyarıları astık. Bizim amacımız bu levhaları özellikle burada yüzme bilmeyen, tek başına ailesinden habersiz nehre gelen ve tehlikeli hareketlerde bulunan insanların suya girmelerini önlemek amaçlı asılmıştır. Halende sıcaklardan dolayı boğulma vakaları ile karşılaşmaktayız. Bizim amacımız boğulma vakalarını Dicle Nehri üzerinde en azami seviyeye indirmektir. Bu yönlü çalışmalarımız devam etmektedir” şeklinde konuştu.

 ‘Debisi ve akışını bilmeyen kişi suya girmemeli’

 Sualtı arama kurtarma ekiplerinin aynı zamanda itfaiye erleri olarak görev yaptığını belirten Biliç, ihbarı aldıkları anda en kısa sürede olay yerine intikal ettiklerini söyledi. Dicle Nehri’nin görüş mesafesinin sıfır noktasında olduğunu vurgulayan Biliç,“Dicle Nehrinde kaybolan bir cesedi aramanız teknik olarak aramaya uzak bir durum.  Bizim cesede ulaşabilmemiz el ve ayak temasları ile mümkündür.  Onun dışında teknik olarak kamera veya farklı bir cihaz ile ulaşılabilmesi neredeyse imkânsıza yakın bir şey. Dicle Nehri’nde girdaplar söz konusudur. Nehir’in altında debisi ve akış çok fazladır. İnsanlar su yüzeyinde suyun akışının az olduğuna kanıp suya giriyor. Bu nedenle yüzmeyi bilmeyen bir yurttaşın suda boğulma olasılığı daha yüksek olabilir. Suyun debisi ve akışı hakkında bilgi sahibi olmayan kişilerin suya girmemesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

 ‘Bilmediğimiz sulardan uzak duralım’

 6 kişilik arama kurtarma ekiplerinin sadece Diyarbakır’da değil diğer bölgelere de hizmet verdiğini belirten Biliç, “Halkımızdan önemle ricamız şudur; bir anlık serinleme adına kendi ailenizi çevrenizi acıya,  gözyaşlarına boğmayın. Dicle Nehri her sene can almaktadır. Lütfen bilmediğimiz sulardan uzak duralım” dedi.

Editör: TE Bilişim