Ahmet Sümbül / Yazı Dizisi (3)

Güneydoğu Ekspres Diyarbakır - Diyarbakır'da Kız ve Erkek Sanat Enstitüleri’nin temeli 1950'lerde atılır. Bu enstitüler sayesinde 1960'lı yılların ortasından itibaren çeşitli sanat dallarında öğrenciler kendilerini geliştirir. Buradan mezun olan öğrenciler hem bir meslek sahibi olur, hem de bilgi ve tecrübeleri doğrultusunda mezun olduktan sonra kendilerine iş kurarlar. Diyarbakır Kız Sanat Enstitüsü, ders programlarında ilkokul müfredatını uygulayarak, öğrencilerin başka bir ortaokula devam edebilmelerinin önünü açar.

1959 yılında Milli Eğitim Bakanlığı, Kız ve Erkek Sanat Enstitülerinin birinci kısımlarına ortaokul müfredatı uygulanması kararı alır. Böylece Kız veya Erkek Enstitüsünde okuyup mezun olan bir öğrenci daha sonra lise, öğretmen okulu veya Kız ve Erkek Sanat Enstitülerinin ikinci kısmına devam edebilme hakkını kazanır. Enstitülerde yetişen öğrenciler, öğrendikleri bilgi ve icra ettikleri sanatlarını daha sonra kentte düzenlenen sergilerde halkın beğenisine sunarlar.

Kız Sanat Enstitüsü'nde 400 öğrenci ders görür

Kız Sanat Enstitüsü 1957 yılı Mart ayı etkinliğinde ise bir usul değişikliğine giderek sergiyi enstitü yerine halka açık kalabalık bir alanda açar. Bunun yanında mağaza vitrinlerinde de el işi ürünleri sergilenir. Enstitü müdiresi Muazzez Sümer, 18 Mart 1967 tarihinde Diyarbakırda yayınlanan Demokrasiye Güven gazetesine yaptığı açıklamada, Kız Sanat Enstitüsünün 400 civarında öğrencisi olduğunu, okulda 40 civarında fakir öğrenci bulunduğunu ve bunların okul ihtiyaçlarının okul tarafından karşılandığını, halkın verdiği destekle bu öğrencilere ayrıca yardımlarda bulunulduğunu belirtir. 

İlçelerde gezici kurslar açılır

1958 yılında Kız Sanat Enstitüsü bünyesinde Gezici Kadınlar İlçe Kursu açılır. Bu çalışmayla ilçelere gidilerek Diyarbakır’a gelemeyen kadınların meslek ve sanat öğrenmelerine imkan sağlanması hedeflenir. Bu kursa katılan öğrenciler, eğitimlerini tamamladıktan sonra aynı yılın Haziran ayında düzenlenen törenle diplomalarını alırlar. Yapılan törende dönemin Diyarbakır Valisi Şevket Özanalp, mezun olan 47 kadına diplomalarını verir. Aynı tarihlerde Sanat Enstitüleri dışında Öğretmen Okullarının da sanatsal etkinlikler anlamında ciddi çalışmaları olur. Bu çalışmalar, dönem sonlarında resim, yazı ve iş sergisi ismiyle halkın beğenisine sunulur.

Singer Dikiş Nakış Kursu

Genç kızların eğitilmesi ve bir alanda kendilerini geliştirmeleri bağlamında Kız Sanat Enstitüsü'nün dışında farklı kurslar da açılır. Bu kurslardan bir tanesi de Singer Dikiş Nakış Kursu’dur. 3 Temmuz 1957 yılında, Dicle Gazetesi'nde yer alan bir haberde, kurs sorumlusu Şükrüye Vanlı tarafından bir ay gibi kısa bir zaman zarfında 23 öğrenciye kurs verilerek eğitimlerinin tamamlandığı, kursun sonunda elde edilen 300 civarında ürünün Ziya Gökalp İlkokulu salonunda halk açık bir şekilde sergilendiği yazılır.

Hava saldırılarında korunma kursları verilir

Mart 1957 tarihinde Diyarbakır’da Pasif Korunma Kursu ve konferansları verilir. Savaş esnasında halkın kendini hava saldırılarından nasıl koruyacağını öğreten bu kurslar, Türkiye’nin birçok ilinde verilir. Diyarbakır’da da Teknik Ziraat salonunda on gün boyunca bu kurs verilerek vatandaşların bu konuda bilinçlenmesi sağlanır. Verilen bu kursta hava saldırısı sırasında nasıl korunacağı, ilk yardımın nasıl yapılacağı, toplanma yerlerinde ne tür tedbirlerin alınacağı anlatılır.

Okuma yazma kursları

Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra Türkiye genelinde okur-yazar oranın arttırılması için ciddi çalışmalar yapılır. 1929 yılında Millet Mektepleri açılarak 15-45 yaş grubu arasında olan vatandaşlara okuma yazma öğretilmeye başlanır. Millet Mektepleri sayesinde ilk yıllarda 500 bin vatandaş okuma-yazma öğrenir. Diyarbakır'da da bir yandan okuma yazma bilmeyenlere okur-yazarlık öğretilirken, diğer yandan da okuma bilenlere okuma alışkanlığı kazandırılması için bir çok proje hayata geçirilir.

Amerikan kitaplarından kütüphane

Örneğin bu proje kapsamında, 2 Ekim 1952 tarihinde Diyarbakır Lisesi binasında 200 adet Amerikan kitaplarından oluşan koleksiyon Valinin de katıldığı bir törenle halkın kullanımına açıldı.

Bu kütüphane koleksiyonunda, tarım, teknik, tıp, Amerikan tarihi, biyografi, roman gibi kitaplar yer alırken, İngilizce öğrenmek isteyenlere de ayrıca bu türde kitaplara ulaşmaları sağlanır. Bu kitap koleksiyonu birkaç ay Diyarbakır'da halkın kullanımına sunulduktan sonra tekrar Ankara'ya gönderilir.

Müftülükten cezaevlerine dini ders verilir

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan araştırmada, Diyarbakır'da 1955 yılında okuma-yazma oranının yüzde 19.72’ye çıktığı tespit edilir. Bu tarihlerde aynı şekilde Diyarbakır Müftülüğü tarafından da cezaevinde tutuklu ve hükümlü bulunanların ıslahına yönelik programlar yapılır. Bu programlar kapsamında cezaevindekilere yönelik haftada bir defa din dersi verilmesi ve sinema izletilmesi de hayata geçirilir.

Mahkumlara törenle diploma

13 Şubat 1957 yılında Demokrasiye Güven Gazetesi’nde bu kurslara yönelik yapılan bir haberde şunlara yer verilir: "Cezaevinde tutuklu bulunan mahkumlardan okuma-yazma bilmeyenlere Diyarbakır Valiliği koordinesinde cezaevi müdürlüğü tarafından okuma-yazma kursu açılmış ve kursu başarıyla bitiren 38 mahkuma Valinin de katıldığı resmi bir törenle diplomaları takdim edilmiştir. Bu çalışmalar sayesinde herhangi bir sebeple cezaevine girmiş olan vatandaşların topluma daha yararlı bireyler haline gelmeleri sağlanmıştır."

Sinemalarda sigara içilmesine 5 lira ceza

Günümüzde Diyarbakır'da sinemalar kapanıp AVM'lerde cep sinemasına dönüşürken, 1950-60'lı yıllarda Diyarbakırda yazlık ve kapalı sinemalar halkın tek eğlence mekanıydı. Halkın sinemaya olan yoğun rağbeti, belediyenin sinema salonlarında bir takım tedbirler almasını gerekli kılar. Bu tedbirler kapsamında belediye, sinema salonlarında sigara içenlere ve gürültü yapanlara zabıtaca uyarı yapılması kararı alır. Bu uyarıları dikkate almayan ve sigara içmeye devam edenlere, emniyet görevlilerin de yardımıyla 5 lira para cezası kesilmeye başlanır.

Sinemalar haremlik-selamlık olarak ayrılır

Sinemaların özellikle kış aylarında en önemli eğlence etkinliklerinden birisi olması, halk özellikle bu aylarda sinema salonlarına daha çok rağbet gösterir. Halkın doldurduğu salonların genelinin soğuk olması bazı şikayetlere neden olur. Sinema salonlarına yeni düzenlemeler de getirilir. Diyarbakır’da Orduevi Sineması hariç diğer bütün sinemalarda oturma düzeni haremlik-selamlık olarak ayrılır.  Haftanın Salı ve Cuma günleri sadece kadınlar matinesi olarak düzenlenmeye başlanır. Bu uygulama, kentteki bazı aydınlar tarafından yerel gazetelerdeki köşelerinde eleştirilir.

Öğretici Filmler Merkezi kurulur

Sinema ile ilgili 1953 yılında Diyarbakır merkezli Öğretici Filmler Merkezi kurulur. Bu merkez gelişerek sonraki tarihlerde Mardin, Siirt, Van, Muş, Bitlis ve Hakkari’de şubeler açar. 26 Ekim 1954 günü Öğretmen Okulu salonunda her derecedeki okul öğrencilerine, Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın Amerika ziyareti sırasında filme alınan "Tarihi Bir Ziyaret" ve "Birleşmiş  Milletler Yıl Dönümü" isimli filmlerin gösterimi yapılır. Öğretici filmler gösterimi daha sonra cezaevlerinde de gösterime sunulur. Gösterimler, Dicle, Kulp ve Çüngüş’te de halka sunulur.

'Açık-saçık' filmlere toplatma

Öğretici ve eğitici filmlerin dışında aileye hitap etmeyen açık filmlerin de bazı sinema salonlarında gösterimlerinin yapılmasının ardından Diyarbakır Valiliği, 3 Mart 1955 tarihinde bu filmlerin kentin değişik yerlerine asılan afişlerinin toplatılması kararı aldırır. Bu afişleri asanlar ile bu tür filmleri oynatan sinema sahipleri hakkında soruşturma açılarak, afişler ve filmler polis tarafından toplatılarak el konulur.

Halk Evi kapatılır

1800'lü yıllarda Diyarbakır'da 7 adet kütüphane bulunmaktaydı. Cumhuriyet döneminde ise kentte Milli Kütüphane ve Ulu Cami'nin müştemilatında bulunan kütüphane mevcuttu ve halk bunlardan faydalanabiliyordu. Milli Kütüphane daha sonra, şu an Dağkapı meydanında bir hastane olarak yer alan bölgedeki Halk Evi'ne taşındı. Demokrat Parti iktidara geldikten sonra Halk Evleri binalarını hazineye devrettikten sonra bu binalar kapatıldı. Diyarbakır Halk Evi'de kapatılarak burada bulunan yaklaşık 20 bin kitap Ulu Cami müştemilatında bulunan kütüphaneye nakledildi.

Adil Tekin ilk sergisini açar

1 Ocak 1955 tarihinde Vali tarafından Milli Kütüphane'nin açılışı yapıldı. Burası sonraki yıllarda çeşitli sergi ve etkinliklere de ev sahipliği yapar. 11 Nisan 1955 tarihinde Adil Tekin tarafından burada açılan sergide, Diyarbakır fotoğraflarla kronolojik olarak anlatılır.  Adil Tekin, 2 Mart 1958 tarihinde, Diyarbakır’da fotoğrafçılığı kendilerine meslek edinenlerle birlikte Fotoğrafçılar Derneğini kurar. Bu dernek, bünyesine aldığı amatör ve profesyonel fotoğrafçıların ihtiyaçlarını temin etme ve meslek kalitesine arttırmayı amaçlar.

Amerikan Haberler Merkezi'nin fotoğraf sergisi

Fotoğrafçılar Derneği, kuruluşundan kısa bir süre sonra Amatör Fotoğrafçılık Kursu açar. 15 gün süren kursta atölyelerde amatör fotoğrafçılığın teorik ve uygulamalı eğitimi verilir. 5 Aralık 1955 tarihinde de Amerika Haberler Merkezi'nin Diyarbakır Valiliğinin organize ettiği "Amerikan Resim Sanatından Seçme Eserler" isimli sergi bir hafta süreyle halka açık bir şekilde sergilenir. (Sürecek)

Editör: TE Bilişim