DİYARBAKIR - Çocuk ve Ergen Uzman Klinik Psikolog Nuran Günana, son günlerde sosyal medyada yayılan çelme takma oyununa ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Şimdilerde sosyal medyada yer alan bazı tehlikeli içeriklerin çocuklar ve gençler üzerindeki zararlarının daha çok konuşulur hale geldiğini hatırlatan Nuran Günana, “Maalesef ki sosyal medyada yer alan bu içerikleri tamamıyla ortadan kaldırmak pek de olası bir durum değildir. Ancak bunun etkilerini daha tehlikesiz bir hale getirmek tabi ki mümkün. Bu konuda, tehlikeleri fark etmek ve önlem almak oldukça önem taşıyor. Şu sıralar bu akımların en çok konuşulanı ‘Kafa Kırıcı’ olarak nitelendirilen, ‘çelme takma’ oyunu. Üç kişiyle oynanan oyun, yandakilerin ortadaki kişiye zıpladığı sırada çelme takarak düşürmesi ile sonlanıyor. Böylesine tehlikeli bir oyun gençler arasında hızla yayılmaya başladı. Bu durumun önlenmesi konusunda bakanlıklar devreye girdi” diye konuştu.

Ailelere büyük görev düşüyor

Günana, sosyal medyada yayılan böylesine tehlikeli trendlerin önüne geçmek için alınması gereken önlemlere de değinerek en önemli görevin ailelere düştüğünü söyledi.

Günana aileler için şu önerilerde bulundu:

“Ailedeki bireyler arasındaki etkileşimlerin ve duygusal bağların güçlendirilmesi bu hususta önemli yer teşkil ediyor. Aile bireyleri birlikte kaliteli vakit geçirme konusunda bilinçlendirilmeli, çeşitli eğitim programları ve seminerlerle destek sağlanmalı. Ayrıca, ebeveynler çocuklarını internetin kötü etkilerinden korumak maksadıyla ‘Güvenli İnternet Hizmeti’ vb hizmetlerden faydalanabilirler, onlara sınır getirebilirler ve çocukların internette ne ile zaman geçirdiğini kontrol edebilirler.

Adı her ne kadar ‘sosyal medya’ olsa da çocuk ve gençlerin gittikçe yalnızlaştığı bir ortam oluşmasına sebep oluyor. Onları, ailesinden, çevresinden, arkadaşlarından toplumdan uzaklaştırıyor. Hayattan ve gelişmelerden geri kalmalarına neden oluyor. Bu sebeple, çocuk ve gençlerin sosyal medyayı kararında kullanmalarını sağlayacak aile tarafından yeni kararlar alınması gerekiyor. Ebeveynler, çocuklarıyla birlikte dışarıda vakit geçirmeli (örneğin hafta sonları müzelere gitmek, birlikte spora yazılmak, doğa yürüyüşlerine çıkmak) veya onları spor, sanat gibi sosyal aktivitelere yönlendirmeleri gerekiyor.”

Editör: TE Bilişim