<p>&nbsp;</p><p><strong>&nbsp;</strong></p><p>Birka&ccedil; g&uuml;n &ouml;ncesine kadar T&uuml;rkiye&rsquo;nin kaderini belirleyecek olan se&ccedil;ime gidilirken her nedense o eski heyecan, tartışma ve sahadaki &ccedil;alışmaları g&ouml;remiyorduk. Fakat zaman daraldık&ccedil;a ve de meydanlara &ccedil;ıkan liderlerin hem dili, hem de &uuml;slubu sertleştik&ccedil;e, bu durum tersine d&ouml;nmeye başlandı. Haliyle bu gerginlik gazete sayfalarına, televizyon ekranlarına ve sokağa yansımaya başladı.</p><p>Oysaki uzun yıllardan bu yana neredeyse her se&ccedil;ime bir operasyonla giderdik. Bu kimi zaman Ergenekon,</p><p>Kimi zaman Balyoz,</p><p>Kimi zaman KCK,</p><p>Kimi zaman 17-25 Aralık,</p><p>Kimi zaman ise, FET&Ouml; operasyonu olurdu.</p><p>Durum b&ouml;yle olunca g&uuml;ndem hep değişir, ger&ccedil;ek g&uuml;ndem konuşulmaz, yerel dinamikler yani sivil toplum kuruluşları ve yerel medya unutulur;</p><p>Ne hayat pahalılığı,</p><p>Ne dış bor&ccedil;,</p><p>Ne işsizlik,</p><p>Ne yolsuzluk,</p><p>Ne yasaklar,</p><p>Ne dış politika,</p><p>Ne de i&ccedil; politika konuşulurdu.</p><p>&Uuml;lke onca se&ccedil;imden sonra tabiri caiz ise, fabrika ayarlarına d&ouml;nd&uuml; ve muhalefetin itmesiyle ger&ccedil;ek g&uuml;ndemler konuşulmaya başlandı. Durum b&ouml;yle olunca da hem liderler, hem de adaylar yereldeki sivil toplum kuruluşları ile yerel medyayı hatırlamaya başladı. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; anketler bu se&ccedil;imde pabucun pahalı olduğunu ortaya koyuyordu. Dolayısıyla safların yeniden sıkılaştırılması gerekiyor.</p><p>Yereldeki sivil toplum kuruluşu ve medyanın hatırlanması aslında tesad&uuml;f değil. &Ouml;zellikle kendini ifade edebilecek platform bulamayan bazı siyasi parti lideri ve adaylarının sivil toplum kuruluşlarına ziyaretlerini arttırması ve yereldeki medya &uuml;zerinden kendilerini ifade ettiğini g&ouml;r&uuml;yoruz.</p><p>Yaklaşık 5 ay &ouml;nce Diyarbakır Yerel Medya Derneği&rsquo;ni kurmuştuk. Y&ouml;netim Kurulu&rsquo;nda g&ouml;rev yapan arkadaşlarımızla yerel medyanın sıkıntılarını ve yapılması gerekenler konusunda destek ziyaretleri ger&ccedil;ekleştirdik. Bu ziyaretler esnasında g&ouml;rd&uuml;k ki, siyasi partiler milletvekili listelerini hazırlarken, sivil toplum kuruluşlarından g&ouml;r&uuml;ş almamış. Halbuki milletvekili aday listeleri her zaman &ccedil;ok &ouml;nemli olmuştur. Ve isimler belirlenirken o kentin sevilen ve benimsenen isimleri listelerde yer alırdı. Bu konuda yerel dinamiklerden g&ouml;r&uuml;ş ve bilgi alınırdı. Ya da temay&uuml;l yoklamasına gidilirdi.</p><p>Doğu ve G&uuml;neydoğu Anadolu B&ouml;lgesi&rsquo;nin neredeyse tamamında, başta 16 yıldan bu yana tek başına iktidarda bulunan AK Parti olmak &uuml;zere, neredeyse t&uuml;m siyasi partilerin listelerine bir tepki oldu ve bu tepkiler kamuoyuna da yansıdı.</p><p>Milletvekili listesini hazırlayan veya hazırlatanlar tepkileri g&ouml;rm&uuml;ş olacaklar ki, hem sivil toplum kuruluşlarını, hem de yerel medyayı hatırladı. Son birka&ccedil; g&uuml;nden bu yana bakıyoruz da, adaylar peş peşe sivil toplum kuruluşu ziyareti ger&ccedil;ekleştiriyor ve daha &ouml;nce almaları gereken g&ouml;r&uuml;şleri almaya &ccedil;alışıyorlar.</p><p>&lsquo;Yandaş&rsquo; ve &lsquo;Candaş&rsquo; medyanın artmasıyla birlikte neredeyse unutulmaya y&uuml;z tutan yerel medya da, bu se&ccedil;im &ouml;ncesi yavaş yavaş hatırlanıyor. Daha &ouml;nce s&ouml;z konusu medya &uuml;zerinden istediklerini ger&ccedil;ekleştirenler, diğer siyasi parti adaylarının yereldeki medya ve sosyal medyayı etkili kullandığını g&ouml;r&uuml;nce tutumunu değiştirme eğlimine girdi.</p><p>S&ouml;z&uuml;n &ouml;z&uuml;, yereldeki sivil toplum kuruluşu ve medyayı unutanlar, 24 Haziran&rsquo;da bedel &ouml;dememek i&ccedil;in pozisyonlarını g&ouml;zden ge&ccedil;iriyor.</p><p>Sevgiyle kalın.</p>