<p>Türkiye nasıl kurtulur? Türkiye bu badireleri nasıl atlatır? Türkiye nasıl düze çıkar? Türkiye nasıl özgürleşir? Türkiye’de barış nasıl sağlanır? Türkiye’de ne zaman “Önce insan.” denir? Türkiye’de hiçleştirme ne zaman biter? Türkiye’de ne zaman ayrımcılığa hayır denir?..</p><p>Günlerdir hep bu soruların cevabını düşüne duruyorum.</p><p>Ansiklopedileri karıştırıyorum. İnterneti yokluyorum. Bizim durumumuzda başka ülkeler var mı, bu durumdan kurtulan var mı, varsa nasıl becerdiler sorusuna cevap arıyorum. Dediğim gibi aylardır hep bunu düşünüyorum. Ne çare bulabildiğim bir çözüm biçimi yok. Yok! Yok! Yok…</p><p>İnternette kara kara düşünüyor, bir şeyler arıyordum. Günler böyle geçti. Umutsuzluğum, devam ediyor.</p><p>Ben böyle çaresizleştiğimde önemli insanların sözlerini yoklarım, ararım, tararım. Çoğu kez iyi de oluyor. Okuyup rahatlıyorum.</p><p>Bugün de öyle oldu. Umutsuzca aranırken, gözüme İmam Gazali’nin bir sözü çarptı. Şöyle diyordu Gazali; “<strong>Layık olmadan makam sahibi olanlar; astlarını ısırıp, üstlerine kuyruk sallarlar.</strong>”</p><p>Acaba bu tip insanlar bizde çok mu?</p><p>Acaba bu tıp insanlar mı üstlere hata yaptırıyorlar?</p><p>Acaba bu Layık olmadan makam sahibi olanlar mı üstlerin düşünce dünyalarını daraltıyor, görmelerini, tanık olmalarını engelliyor?</p><p>Hani küçük bir örnek; başbakan geliyor diye geçeceği yolun üstün körü asfaltlanması, tretuvarların düzenlenmesi üç günlüğüne, daha benzeri birçok küçük örnek. Ki çok daha büyük, çok daha üstü yanıltıcı… Örnekler var diye düşünüyorum.</p><p>Ve iddia ediyorum; Türkiye’nin bugüne kadar bu duruma gelmesinin en büyük nedenlerinden bir İmam Gazali’nin dediği gibi, <strong>Layık olmadan makam sahibi olanlar; astlarını ısırıp, üstlerine kuyruk sallayanlardır.</strong></p><p>Bu devlet yönetiminde böyle, parti yönetiminde böyle, dernek yönetiminde böyle…</p><p>Ne yazık ki böyle…</p><p>Hani Nasrettin Hoca’ya demişler ya Hoca hırsızın hiç mi suçu yok?</p><p>Şimdi siz de arkadaş üstlerin hiç mi suçu yok, diyeceksiniz haklı olarak.</p><p>Söyleyeyim;</p><p>Çok…</p><p>Neden mi çok?</p><p>Onu da söyleyeyim; yağlanmayı, poh pohlanmayı, evet efendim zati alileriniz çok haklı, sözlerini duymayı… Çok seviyoruz.</p><p>Biriniz çıkar da;</p><p>- Hocam üstlerde dün astlar gibi olabilir mi diye sorarsanız, ne yalan söyleyeyim bu sorunun cevabını verecek güçte ve cesarette değilim derim.</p><p>Sonra zaten sorunuzun cevabını İmam Gazali çok güzel bir biçimde vermiş, beni günaha sokmayın.</p><p>Şimdi sıra beğendiğim sözde;</p><p>Kirveme öğütler;</p><p><strong>Kirvem, dün köpek dediğine bugün öpek diyen tedavisi zor bir hastalıktır yalakalık. İnsanların yalakalığa eğilimi, zayıflığından ve cahilliğinden kaynaklanır. Çünkü dürüstlüğün ve onurun yükü ağırdır.</strong></p><p>Dostça kalın…</p><p>“Diyarbekir 5 Nolu Cezaevi, <strong>MÜZEYE </strong>dönüştürülsün.”</p><p>“SUR İÇİ; <strong>DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ OLSUN.</strong>”</p><p>“Sur İlçesinin adı “<strong>ESKİ DİYARBEKİR</strong>” olsun.”</p><p> <strong>“ŞEHRİN STADI, ŞEHRİN ÖZGÜRLÜK MEYDANI OLSUN.”</strong></p><p><strong>Daha da önemlisi;</strong></p><p><strong>YAKIP YIKILAN BÖLGELERDE EVLER, ASLINA UYGU VE DİYARBEKİR EVLERİNE YAKIŞIR BİR BİÇİMDE YAPILSIN. </strong></p>