Amedspor’un Şanlıurfa deplasmanı ve Diyarbekirspor’un iç sahada Gölcük maçı ile uzun zaman sonra 6 puan alarak, takımlarımıza Play-Off ve düşme potasından uzaklaşma anlamında nefes aldırdı.
Diyarbekirspor ile başlarsak;
İç saha da, çok soğuk bir hava da ve mutlak 3 puan için çıkılan Gölcük maçın da, ilk dakikalar baskı yiyip topa sahip olamasak da, maçın iyilerinden Feyyaz’ın zorladığı ve Reşo ile gelen gol, piyango gibi geldi.
İlk yarı golleri bulup, maç sonunda bu skorları koruyamayan takımımız bizi şüphelendirse de, vasat olduğumuz bir günde skoru koruyarak çok şükür 3 puanı hanemize yazdırdık.
Feyyaz’ın ilerdeki top tutması,
Reşo nun etkili bindirmeleri,
Orta sahanın topu özellikle 2. yarıda iyi karşılaşması,
Şenol hocanın maçı istemesi ile gelen 3 puan, kötü oynadığımız maçta bizim için ileri ki haftalara umudumuzu taşımamıza sebep oldu.
Artık seri yakalamamız gereken ligde, tek hedef Play-Off iken, çok dikkatli olmalı iç saha başta olmak üzere dış sahadan da puanlar ile dönmeliyiz.
Amedspor için kolay görünen, ama takım olarak alamadığımız güvenden dolayı ne olur, ne olmaz dediğimiz Şanlıurfa deplasmanı çok şükür 5/0’lık skor, motivasyon ve moral açısından iyi oldu.
Özellikle Üstün’ün golleri ile bizim için çok çok önemli ve tek yolun 3 puan olması gereken Sarıyer maçı öncesi ne kadar ölçü olmasada, bizleri bir nebze olsun mutlu etti. (Penaltılardan birinin neden yine Üstün ile kullanılmadığını anlamadım)
Artık direk olarak düşmemeye oynayan takımımız da, hatlar arası koordine sağlanıp, gol yollarındaki kısırlık biter ve en önemlisi seyirci desteği özlenen kıvama gelirse, ben Sarıyer macından 3 puan alacağımıza inanıyorum. (Almak zorundayız)
Başka bir yazıda görüşmek üzere,
Esen Kalın Spor'la Kalın.
