Değerli dostlar yazıma başlarken trafik kazasında hayatını kaybeden Çiğdem kardeşimize Allah’tan rahmet ailesine sevenlerine ve Direniş Grubu’na da Başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun.
Gelelim takımlarımızın zorlu haftasına;
Amedspor için hep dediğimiz bir şey var,
Nedir o?
Bu takımın hedefi Play-Off olmalı ve ona göre içeride dışarıda bana göre düşülen son yılların en zor grubunda her hafta, her maça istekli, hırslı, mücadele gücü yüksek, ne yaptığını bilen takım halinde hareket edebilen hep konsantre bir şekilde oynamalı.
Son Erzincan beraberliği ile dış saha galibiyet hasretini sürdüren takımımız, özellikle iç saha da bu farkı galibiyetler ile kapatmalı ki, ilk 5 için şansı her zaman var olsun.
Bu var olma yolunda özellikle ilk haftalarda üstlerde olan veya oraya aday rakipleriyle oynayacak Amedspor, bunlardan biri olan Hekimoğlu karşısına özellikle orta sahada yapılan değişiklik ve çokta anlam veremediğimiz bir kadro ile çıktı.
Hekimoğlu bu ligin 2. konumunda olan maddi manevi ve oyuncu grubu anlamında güçlü diyebileceğimiz takımına karşı ilk yarıyı penaltıdan attığımız golle önde kapatmamıza rağmen, özellikle orta alan hakimiyeti rakipte göründü.
Buna rağmen savunmanın dikkati rakibin faydalanamadığı veya olgunlaşmayan atakları ile takımımız 2. yarı öncesi sos veriyordu.
Gelelim 2. Yarıya;
Maalesef korktuğum başıma geldi.
İkinci yarı başlar başlamaz bir anda skor 2-1 e geldi.
Yediğimiz goller inanın farklı görünse de maalesef hep bir birinin kopyası görünüyor ve çözüm bulamamakta bize her maç sıkıntı yaratıyor.
Allah’tan mücadeleci oyuna bir ateş gerekirken o ateşi Yusuf yaktı ve bu maç böyle bitmez diyince maçı uzatmalarda da olsa galip gelmeyi bildik.
Burada güçlü rakibe karşı 3 gol bulmak çok önemli tabi ki, ama özellikle rakiplerin puan kaybettiği ve Play-Off’a bir adım daha yaklaştıran galibiyetin dış sahada da sürmesi gerekliliği açık bir şekilde görünüyor.
Son olarak zorlu maç trafiğinde her ne kadar üst sıralarda olan rakiplerimizle oynayacak olsak da bana göre bu sürecin en zorlu maçı önümüzdeki Şanlıurfa deplasmanı olacaktır.
O maç için AMAN DİKKAT!
DİYARBEKİR İÇİN ÖNEMLİ 1 PUAN
Diyarbekirspor'a gelirsek;
İlk iki sırayı paylaşan takımların maçında ekibimiz deplasmanda zorlu rakibine karşı ilk yarı iki takımında bir birini tarttığı orta saha mücadelesi şekilde geçerken, Diyarbekir takım olarak iyi savunma yapıp, az da olsa pozisyonlar buldu.
2. yarı da daha atak olacağımız pozisyon bulmada aktif olacağımız lig başından beri en başarılı olduğumuz deplasman karnemize de güvenerek goller bulacağımızı düşünürken, 58. dakika da hiç olmayan bir pozisyon da golü yedik maalesef…
Yediğimiz gole bakarsak açıkçası bize yakışmadı.
Golden sonra gol için bastıran takımımız geride açıklar verse de istediği pozisyonları yakaladı ve golümüz geldi. (Takım ne zaman topu kanatlara yayarsa etkili her topta tehlike yaratabiliyor.)
Golü yedikten sonraki oyuna isteğe bakıyorum da neden gol gelmeden bunu yapamadık, neden alabileceğimiz maçta 1 puana razı olduk, demeden de geçemiyor insan.
Zorlu deplasmandan alınan bir puan ile lig sonuna kadar nefes kesecek çekişmenin fitili de yanmaya devam ederken, artık her hafta final haftası gibi olacağı da net görüldü.
İki takımımıza da bundan sonraki maçlarında başarılar dilerken, başka bir yazıda görüşmek üzere,
Esen Kalın Spor’la Kalın.
