Hepimiz bir yalanın taşıyıcılarıyız
Kimimiz inanarak taşıyor, kimimiz farkında bile değil
İnandığımız yalanlarımızdan yeni bir kıta keşfediyoruz
O kıtanın diğer müdavimleri de yine çoğaltılmış "bizleriz"
"Biz", koca bir yalananın ansiklopedisi gibi
Oku oku, bitmeyen bir derya
Belki de "biz" içinde yalnızlığımıza kılıf uyduruyoruz
Belki de bir sigara dumanıydık önceki hayatımızda…
&
Dünden kalmışlığın, küflenmiş bir sonbahar öğleden sonrası
Her tarafı kazıklanmış bir yolun aptal yolcuları gibi yürüyoruz darmadağın
Suç mahalindeki gölgemiz birazdan ete kemiğe bürünecek
Taşıdığımız yalanlar, bir bir duraklardan inerken aslında sarhoştuk
Hiçbir şey hatırlamıyorduk, hatırsız zamanların yolcusuyduk
En son gördüğümüz yapraksız ağaçlar, ağaçsız ormanlar, ormansız şehirlerdi
Her bir çöp kutusuna ayrı ayrı hayaller ve umutlar doldurduğumuz şehirler...