Diyarbekir, ırklar mozayığıdır. Kürtler, Türkler, Ermeniler, Süryaniler…

Diyarbekir, diller mozayığıdır. Kürtçe, Türkçe, Zazaca, Ermenice, Süryanice…

Diyarbekir, dinler mozayığıdır. Müslümanlık, Hıristiyanlık, Yahudilik, Ermenilik, Ezidilik…

Diyarbekir mezhepler mozayığıdır. Hanefi, Maliki, Şafii, Hambeli… ve Ortadoks, Katolik. Mezhepleri ve türevleri…

Diyarbekir, tarihler mozayığıdir on dört bin yıl ötesine dayanan bir ömür…

Bunun izlerini Çayönü kazılarında görebilirsiniz…

Diyarbekir, Türkiye’nin yegane, tek peygamberler şehridir.  Hz. Elyesa ve Hz. Zülkefil ile Nebi Harun, Nebi Zennum peygamberler Eğil İlçesinde yatmaktadır…

Diyarbekir sahabeler yatağıdır. Yüzün üstünde Sahabe yatmaktadır Diyarbekir’de.

Bir kez olsun Hazreti Süleyman Camiine uğrayanlar bu gerçeğe kendi gözleriyle tanık olacaklardır…

Dahası bir o kadar evliya ve embiya bulunmaktadır, benim kara bahtlı kentimde…

Ve Diyarbekir, medeniyetler mozayığıdır. Kadim bir kenttir. 33 değişik medeniyet bu kutsal kentte vücut bulmuştur.

                                      &

Diyarbekir, damak tadı mozayığıdir.

Türk, Kürt, Acem, Ermeni mutfağının en güzel lezzetleri burada hayat bulur.

Polonyalı seyyah Simeon 1600’lü yıllarda, dünyanın en lezzetli üzümlerinin Ergani ve Eğil’de yetiştiğini, bu üzümlerden dünyanın en lezzetli şaraplarının yapıldığını anlatır.

Diyarbekir, karadutun anası, karpuzun anayurdudur.

Diyarbekir meyan kökü şerbetinin babasıdır,

Diyarbekir’in; binlerce yıl Kürt, Türk, Ermeni, Süryani, ve Yahudi halklarıyla iç içe yaşayan kültürlerin bir araya gelişinden doğan çok özel bir mutfağı vardır.

Örneğin;

Koruklu Lule kebabı, Şişte kaşhe, Sarmalı Ciğer Kebabı, Kelle Paça, Nergizleme, Fırında Pirzola güveç, Belloh, Ayvalı Kavurma, Meftune, Tırşık, Kaburga Dolması, Pıcık, Nardan aşı, Mumbar Dolması, Patlıcan Dizme, Kibe-Mumbar, Poçıkli Habenisk, Ekşili Dolma, Duvaklı Pilav, Mahlepli Diyarbakır çöreği, Serbizer, Serbırun, Kengerli Lebeni, Kenger güveci, Elma Dizmesi, Sumak Suyu, Paluze tatlısı, Burma Kadayıf… Diyarbekır’e özgü mutfak ürünleridir. Lezzetleridir.

Emin olun çok eksiği var bir gram fazlası yok.

Özetle Diyarbekir bir dünya şehri değil. Dünyanın ta kendisidir.

Sıra haftanın öğüdünde…

Kirveme öğütler;

Diyarbekir’e güneş olmaya doğmuşam  kirvem. Ölene kadar aydınlatacağım. Ölünce görevi, dilerim biri benden devralır.

Güzel bir hafta dileğiyle

Dostça kalın.

DİYARBEKİR’E BİR MİNİAAMİD YAKIŞIR

Anzele, büyük bir Balıklıgöl haline getirilip, turizme kazandırılsın.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.

SURİÇİ DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ HALİNE GETİRİLSİN.

ŞEHRİN ESKİ STADI, ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI OLSUN.

Daha da önemlisi,

SUR İÇİNDE, YAKILIP YIKILAN BÖLGELERDE EVLER, ASLINA UYGUN VE DİYARBEKİR EVLERİNE YAKIŞIR BİR BİÇİMDE YAPILSIN.

Ve sevgili meslektaşlarım, dernek yöneticileri, STK Yöneticileri; Zerzevan Kalesi,        Çayönü, Mitras Tapınağı, Kortik Tepe, Hilar Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını koruyalım, gün yüzüne çıkaranları sahiplenelim.