Ulaştırma Bakanlığı, üç gündür kent gündemini meşgul eden anlamsız, manasız ve gereksiz bir tartışmaya nokta koydu.

Yanlış hesap bu kez Bağdat’tan değil, Ankara’dan döndü.

Öncelikle bu tartışma neydi, onu bir hatırlatalım.

Merkezi Malatya’da bulunan Devlet Demir Yolları 5. Bölge Müdürlüğü, geçen ay ihaleye çıktı ve kentin içinden geçen 12 kilometrelik demiryolu çevresini ihata duvarı ile kapatmaya başladı.

İhale şartnamesine göre kent merkezini başından sonuna kadar ikiye bölen tren hattının her iki yanına 50 cm yüksekliğinde beton duvar, üzerine 180 cm yüksekliğinde panel çit ve 50 cm yüksekliğinde jiletli tel yapılması planlandı.

Yani, Diyarbakır’ın merkez Sur ve Yenişehir ilçeleri ile Bağlar ve Kayapınar ilçeleri bağlantısı, totalde 2 metre 30 santimlik bir ihata duvarı ile kapatılacaktı.

Önce kentin duyarlı 21 Sivil Toplum Örgütü, kamuoyuna ve hükümete çağrı yaptı.

Ardından Mimarlar Odası ve TMMOB Diyarbakır İl Temsilciliği, yürütmenin durdurulması için Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurdu.

Sonra Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Ulaştırma Bakanlığı’na “kamu ve toplum yararı yok, derhal ihaleyi durdurun” çağrısı yaptı.

Burada bir noktaya açıklık getirmek gerekecek.

Demiryolları’nın “yaya güvenliği” gerekçesiyle almış olduğu tedbir kararı doğru, ancak yöntem yanlış.

Çünkü 1935 yılında ilk faaliyete konulan Diyarbakır’daki demiryolu hattının çevresi boş tarlaydı. Zamanla kent yerleşime açıldı ve demiryolu güzergahı, kentin tam ortasında kaldı.

Şimdi duvar örülmüş olsaydı, Batıkent’te karşı binada oturan halasına, dayısına, teyzesine gitmek için 1 kilometre yol yürümek zorunda kalacaktı.

Ofis’teki esnafın Bağlar’la olan her türlü hukuku bitmiş olacaktı.

Okulundaki hemen duvar yetmiyormuş gibi 2 metre 30 santimlik duvarı, çiti, jiletli teli gören öğrencinin psikolojisi bozulacaktı.

Neyse ki Diyarbakır halkının ve STK’larının sesi bu kez adrese ulaştı.

Şimdilik bu karar askıya alınmış durumda.

Oysa geçmişe baktığımızda tarih, utanç duvarlarının yapılışını da yıkılışını da ayrı ayrı yazdı sayfalarına. O dönemi yaşayan bilir, bilmeyen de mutlaka okumuştur.

Almanya, 1961 yılında Doğu Almanya ‘da bulunanların Batı Berlin’e kaçmalarını önlemek amacıyla ördüğü Berlin Duvarı’nın utancına 30 yıl dayanabilmişti sadece.

Biz ne bu duvara ne de yıkılışına ev sahibi olmak istemiyoruz.

Saygılarımla