Menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında gözaltında tutulduğu İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğü'nden Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi’ne getirildi.

24 Ocak'ta "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlamasıyla gözaltına alınan Ayşe Barım'ın ifade işlemleri devam ederken yönetmen Ali Bilgin de destek için adliyeye geldi.

Soruşturmayla ilgili gelişmeleri takip etmek üzere İstanbul Adliyesi'ne gelen CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da açıklamalarda bulundu. 

“HUKUKA VE ADALETE UYGUN DEĞİL”

Sezgin Tanrıkulu, "Ayşe Barım şu anda adliyenin yedinci katında, birazdan görevli Cumhuriyet Savcısı tarafından sorgusu yapılacak. Cuma gününden bu yana gözaltındaydı. Bu soruşturma da birkaç saat sürecek. Sonra sonucunu öğreneceğiz. Yani savcının hangi işlemi yapacağı konusunda şu anda bir fikrimiz yok. Ancak soruşturmanın yapılış biçimi, kamuoyuna duyurulması, üç gün süreyle gözaltında tutulması ve soruşturmanın Gezi Davası ile ilişkilendirilmesi çok da hukuka uygun, adalete uygun bir sonuçla ilgili gözaltına alınmadığını ortaya koyuyor” dedi.

“YARGI SİYASAL ARACINA DÖNÜŞMÜŞ DURUMDA”

Ayşe Barım'a 12 yıl önceki Gezi olaylarına bağlanarak gözaltı işlemi yapıldığını söyleyen Tanrıkulu, "Bu, tamamen hukuka aykırı. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yarattığı korku ikliminin bu adliyeye yansımış olması. Yoksa 12 yıl önce gerçekleşmiş, sonuçlanmış halen bir kısım yargılamaları Anayasa'ya aykırı bir biçimde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına aykırı bir şekilde devam eden bir yargı ortamı var ama milyonlarca kişinin, 80 ilde katıldığı bu olayları 12 yıl sonra Ayşe Barım'a, onun ajansıyla birlikte çalışmış sanatçılara bağlamak olsa olsa bugünden sonra Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Türkiye'yi hangi rejimle yönettiğinin işareti olur. Bunları kabul etmek mümkün değil. Adalet ve Kalkınma Partisi korkuyor. O korkusuna alet olarak da yargıyı araç olarak kullanıyor. Yargı uzun zamandır Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bir siyasal aracına dönüşmüş durumda” diye konuştu.

Kaynak: CUMHURİYET