Değerli okuyucularım;
Diyarbekirspor için Play-Off adına, üstündeki Nazilli maçı son viraj öncesi, en önemli maçlardandı.
Ne yaparsın bu maçlarda?
Baskılı başlar,
Elindeki en formda oyuncuları sahaya sürer,
Kanatları etkili kullanıp, son haftalarda eksik kalan forveti beslersin.
Bunları nispeten yapmaya çalışan takımımız, gol yollarındaki kısır döngünün sürdüğü maçta, hakemin doğru karar ile yanlıştan dönüp verdiği golle kazandı.
Rakip 10 kişi kaldıktan sonra ataklar bulsak da, doğru tercihleri yapamama ve son vuruş eksikliği ile maç o gol ile bitti.
Önceki haftalarda da dediğim gibi bu maçlarda iyi oyun mu, kötü veya vasatta olsa alınan 3 puan mı, tabi ki 3 puan…
Peki bu oyun bizi nereye taşır derseniz;
İşimiz hiç kolay değil ama eksikliklerin asgariye inmesi, bu maçta ki gibi çok daha etkili taraftar ve futbol şansıyla da, zoru başarabiliriz diye düşünüyorum, "istiyorum"…
Son olarak Şevket gerçek bir kaptan gibi hareket ediyor ve öyle de oynuyor.
Tebrikler Kaptan.
AMEDSPOR NEREYE GİDİYOR
Bu başlığa tek uygun cevap ne derseniz
İnan'ın bizde bilmiyoruz…
Veya biliyoruzda, aklımıza getirmek istemiyoruz.
Gümüşhane maçının önemi veya değeri için bir yazmaya gerek yok sanırım.
Fakat öne de geçtiğimiz maçta, haklı haksız kart ve penaltı düdükleri ile mağlup olduk.
Bakın net söylemekte yarar var.
Bu takım kendi sahasındaki maçlarda puan kaybederse, bu kadar sıkıntılı dış saha performansı ile o aklımıza getirmek istemediğimiz düşünmemek için kendimizi sıktığımız, DÜŞME korkusu maalesef iyice hissedilir.
Tek çare iç saha da maç vermemek.
Başka bir yazıda görüşmek üzere,
Esen kalın Spor'la kalın.
