Fenerbahçe’de mevcut başkan Ali Koç basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Sarı lacivertlilerin gündeminde çok sayıda olay var. Bir yandan başkanlık yarışı, bir yandan önümüzdeki sezon planlaması, sponsorluklar, tesisleşme, pilot kulüp, federasyonun rezerv lig uygulaması, kulübün mali yapısı, geçtiğimiz sezon yapılan algı operasyonları ve daha niceleri. Şüphesiz ki bunlar önemli konular ancak Fenerbahçe’de merak edilen en önemli konu teknik direktör pozisyonu için kimin geleceği? Mevcut hoca Emre Belözoğlu ile yola devam edilecek mi edilmeyecek mi? Tabi hâl böyle olunca ilk sorulardan biri de teknik direktör pozisyonu ile alakalı bir soru oldu. Mevcut başkan Ali Koç, bu soru üzerine Emre Belözoğlu ile yola devam edilmeyeceğini, gelecek hocanın yardımcılığını teklif ettiklerini ve bunun üzerine Belözoğlu’nun biraz düşünmek istediğini açıkladı.

Emre Belözoğlu, gerek futbolculuk döneminde, gerek sportif direktörlük döneminde, gerekse teknik sorumlu pozisyonunda kulüp ne zaman isterse, ne zaman yardıma ihtiyaç olsa, her seferinde elini taşın altına koymuş ve hiçbir sorumluluktan kaçmamıştır. 3 Temmuz sürecinde Volkan Demirel ile beraber tüm sorumluluğu üstlenmiş gemisini terk etmemiştir. Kendi insiyatifi ile takımın saha içi ve saha dışı liderliğine soyunmuş, tarihin en erken şampiyonluğunda Ersun Yanal yönetimindeki Fenerbahçe’de takım kaptanlığı yapmıştır. Sahada ve saha dışında bulunduğu her pozisyonda kulübün menfaatleri doğrultusunda hareket etmiş bu camianın evladı, takımın bünyesinde mutlaka bulundurulmalıdır.

Emre Belözoğlu Teknik direktör pozisyonunda da Fenerbahçe taraftarları için güzel bir futbol izletmiştir. Sportif direktörken de kısıtlı imkânlarla kurduğu kadro ortada. Başkan Ali Koç, Emre Belözoğlu ayrılığının ileride bir gün yollarının kesişeceği bir ayrılık olarak görüyorum. Aldığı her görevde başarılı işlere imza atan Emre Belözoğlu’nun futbol aklının yabana atılmaması gerektiğini düşünüyorum. Galatasaray’da bir gün Fatih Terim emekli olursa bile, Fatih Terim’in futbol görüşünden yararlanılmalı, Beşiktaş ve Trabzonspor veya ülkenin herhangi bir başka takımı kendi yarattığı değerleri bir köşeye atıp “bu olmadı yenisini getirelim” görüşünden sıyrılmalı.

Fenerbahçe ve Emre Belözoğlu hakkında ilerleyen günler bize ne gösterecek hep birlikte göreceğiz. Olası bir ayrılık durumunda bu hikâyenin tamamlanmayan kısmını tamamlamak adına, mutlaka bir gün bu yollar yine kesişecektir.