Bu ilk mi? Hayır… Son mu? Maalesef hayır. Neden? Çünkü Müslümanlar başsız, Müslümanlar lidersiz, Müslümanlar dağınık.  Eğer böyle bir tablo olmasaydı İsrail bu pervasızlığı gösterebilir miydi? Hepimiz biliyoruz ki İsrail bu cesareti İslam ülkelerindeki dağınıklığın yanında birde İslam ülkelerinin işbirlikçi yönetimlerinden alıyor. Buna AKP iktidarı da dahildir. AKP 20 yıldır tek başına iktidar, iki İslam ülkesini bir araya getirememiş İsrail’i zora koyacak bir adım atmamış hatta bazı uluslararası kurumlarda önünü açmıştır. AKP iktidarının İsrail’le sadece ekran üzerinden “kavga” görüntüsü vermiştir. Diğer yanda, ekonomik ve siyasi ilişkileri ise artarak devam etmiştir. Tarih bize göstermiştir ki İsrail laftan sözden kınamaktan anlamıyor. İsrail ateşli hutbelerden anlamıyor. İsrail basın açıklamalarından mitinglerde anlamıyor. İsrail'in anladığı tek dil var o da güçtür. Gün İslam ülkeleri liderlerinin kınama günü değil hep birlikte balyoz gibi İsrail'in tepesine inme günüdür. Gün İsrail'in anlayacağı dilden en yüksek perdeden konuşma günüdür. Bakıyoruz İktidar da STK ve vatandaşlar gibi İsrail’i kınıyor. Ey iktidar! Sen bir STK’a değilsin sen iktidarsın. STK ve vatandaşların beklentilerine göre icraat yapmakla yükümlüsün.”

Editör: TE Bilişim