Yaban hayatı uzmanı Ahmet Emre Kütükçü, “Orman Yangınları Sırasında Yaban Hayvanları İçin Tahliye Planı Yapılsın, İlkyardım Merkezleri Kurulsun” talebiyle change.org'da bir imza kampanyası başlattı.

21 Haziran'da Marmaris'te başlayan ve bölgenin yaban hayatı için önemli bir koruma alanı olan Bördübet Yaban Hayatı Geliştirme Sahası'na da yayılan orman yangınında toplam 4 bin 500 hektar alan yandı.

Yani yanan alan, 6 bin 302 futbol sahası büyüklüğüne eşit.

Orman yangınları sadece ağaçlara değil, yaban hayata ve ekosisteme de büyük zararlar veriyor, biyoçeşitlilik kaybına yol açıyor.

Bölgenin en önemli yırtıcı türlerinden karakulağa da ev sahipliği yapan Bördübet de bu yangın sonucunda ciddi ölçüde zarar gördü.

"En uzaktaki sesleri bile algılayabiliyor"

İşitme yetenekleri üst düzeyde olan kedigiller familyasından karakulak (Caracalcaracal). Karakulaklarla ilgili doktora çalışması yapan yaban hayatı uzmanı biyolog Dr. Yasin İlemin, karakulağın Afrika, Orta Asya ve Anadolu'nun güneybatısında yaşayan bir yaban kedisi olduğunu belirtti.

"Karakulakların kulakları 20 farklı kas grubu ile kontrol edilir, muazzam bir işitme yeteneğine sahiptirler. Kulakları çok iyi duyabiliyor, büyük ve arkası simsiyah kulaklarının ucundan sarkan püskülleri sayesinde havadaki ses titreşimlerini ve en uzaktaki sesleri bile algılayabiliyorlar. Ayrıca diğer yabani kedi türleri içinde vücudu en esnek ve atik olanı. Dikey olarak 3 metre sıçrayabiliyorlar. Yaptığımız araştırmalarda ülkemizdeki karakulakların özellikle keklik gibi kuş türleri ile beslendiğini tespit ettik."

Yaban hayatı uzmanları, ormanlarda yaşayan canlıların hem yangın sırasında hem de sonrasında ciddi anlamda zarar gördüklerini belirtiyor. Yangın sırasında yaşam alanlarındaki alevlerden kaçmaya çalışan hayvanlar yoğun strese maruz kalıyor, özellikle de güvenli geçiş yolları ve kaçış alanları yok edilmişse, sığınma alanlarında maden vb. yapılaşmalar mevcutsa büyük stres ve travma yaşayabiliyorlar. Bazı türler fiziksel olarak da zarar görebiliyor, hayatını kaybedebiliyor. Bazı türler ise toprak altına sığınıyor, sıcaklık toprak altında derinlere indikçe düştüğü için hayatta kalabiliyorlar.

Yangından zarar gören hayvana ne yapılmalı?

Yüksek Orman Mühendisi Doç Dr. Cihan Erdönmez hayvanların orman yangınları sırasında doğrudan etkilendiklerini belirterek şöyle diyor:

"Eğer yangından doğrudan zarar gören, yaralı bir hayvan bulduysak öncelikle ellememeli, bir bezle sararak alandan uzaklaştırmalı, sıcak tutmaya çalışmalıyız. Eğer bulduğumuz canlı, büyük veya küçük memeliler gibi duygusal sinir sistemi güçlü olan bir hayvansa stresini azaltmak için gözlerini kapatabiliriz. Debelenmelerini önlemek için bir kutuya veya kafese koyabilir, yaralanmış yerlerine ilaç sürmek yerine bölgeyi ılık suyla yıkayabiliriz. Ve sonrasında da en kısa zamanda veteriner hekimlere ulaştırmalıyız."

Change.org'da yangında zarar gören yaban hayvanları için kampanya başlatan Yaban Hayatı Uzmanı Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü ise şu bilgileri veriyor:

"Orman yangınları, ormanı yuva edinen yaban hayvanları için büyük bir stres kaynağı ve travmadır. Canlıların yangından kaçabilmesi için güvenli kaçış yolları ve sığınaklar bırakmadığımız sürece, yaban hayatını yangınlara feda etmeye devam edeceğiz. Yangınlarda endemik türleri, yani dünyada sadece ülkemizde yaşayan canlıları da kaybediyoruz. Son Marmaris yangınında, bölgeye endemik Marmaris semenderi (Lyciasalamandraflavimembris) tehlikeye girdi. (BİANET)

Editör: TE Bilişim