DİYARBAKIR - Çocuklarının PKK mensupları tarafından kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019'dan itibaren farklı kentlerden Diyarbakır'a gelerek HDP il binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin umutlu bekleyişi devam ediyor. Çocuklarının kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan aileler, çocuklarının nasıl dağa kaçırıldığını anlattı. HDP il binası önünde bekleyişini sürdüren annelerden Fatma Akkuş, 6 yıl önce 14 yaşında dağa kaçırılan kızı Songül için 433 gündür oturma eylemi yaptığını, kızına kavuşana kadar da eylemi sürdüreceğini söyledi.

"Kızımı HDP’ye kaydettiler, dağa kaçırdılar"

Kızının kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan anne Akkuş, "Kızım Diyarbakır’da bir tekstil atölyesinde 12 gün çalıştı. Çalıştığı sürede kızımın beynini yıkadılar ve buraya HDP’ye getirip kayıt yapıp dağa kaçırdılar. Kızım kaçırıldıktan sonra bir ay boyunca beni oyaladılar bana tek bir söz bile söylemediler. 4 yıldan sonra ben kızımın bir videosunu internette gördüm. O videodan beş gün sonra HDP’lilerin elemanları geldi bize ve bana, ‘Kızın sağdır yaşıyor’ dediler. Ben de onlara dedim kızım sağ ve yaşıyorsa sesini duymak istiyorum dedim ve onlara tepki gösterdik" dedi.

"Kızım vatanına dön"

Kızı Songül gelmeden HDP il binası önünden ayrılmayacağını belirten anne Akkuş, "Kızımı onlardan almadan buradan asla gitmem. Onlar göndermiş onlar kızımı bana geri getirecektir. Kızıma da sesleniyorum, senin elinden kalemi aldılar silah verdiler. Kızım seni kandırdılar dağa kaçırdılar. Kaç gel teslim ol vatanına dön ve seni orada ölüme terk ettiler beni de burada kapılarında rezil etmişler. Kızım dön, vatanına dön, milletine dön ve kapım sana sonuna kadar açıktır. Yeter artık bu hasretlik bitsin" diye konuştu.

"Çocuklar hepsi buradan gitti ve burası Kandil'dir"

2019 yılı Ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğlu Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını kaydeden baba Celil Begdaş da, "Aileler geldi 433 gündür biz bu kapıdayız ama ben daha önce de bu kapıda bekledim. Ben oğlum kaybolduktan sonra geldim HDP önünde bekledim. Çocuğumun beynini yıkayıp buraya getiriyorlar ve sahur vakti kapıda beklerken, arka kapıdan kaçırıp sonra da dağa götürdüler. Ben ve polis ekipleri bekliyorduk, ama polisler içeri giremediler arama izni olmadığından kaynaklı olarak. O gün arama izni olsaydı ve polis içeri girmiş olsaydı benim çocuğumla birlikte 16 çocuğu kurtarmış olacaktı. Benim oğlumun montu ve kimliği bu partinin içinden çıktı. Dağa kaçırılan bütün çocuklar buradan gitti ve burası Kandil'dir. Bütün dağa kaçırılan çocuklar HDP’nin arka kapısından dağa kaçırıldılar. Ben buradan HDP’ye sesleniyorum, bu halkın çocuklarını bırakın. Oğluma da sesleniyorum, kaç gel teslim ol" şeklinde konuştu. (İHA)

Editör: TE Bilişim