Haber / Fuat Bulut

Güneydoğu gezisi kapsamında Batman ve Diyarbakır’da temaslarda bulunan AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, 942 gündür HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde eylem yapan aileler ile bir araya geldi. Kurtulmuş, “Buradaki mesele siyasi bir mesele değildir. Bu bir insanlık meselesidir” dedi.

AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri Mehdi Eker, Oya Eronat ve Ebubekir Bal ile Vali Münir Karaloğlu’nun da yer aldığı ziyarette ailelerle tek tek selamlaşan Kurtulmuş, daha sonra açıklama yaptı. Diyarbakır annelerinin yanında bütün dünyaya seslenmeyi bir vazife olarak gördüğünü ifade eden Kurtulmuş, "Terör örgütünün özelikle emperyalist çevrelere hizmet eden, kardeşi kardeşe düşman etmeyi vazife gibi gören terör örgütlerinin vasıtasıyla dağa kaçırılan ufacık evlatlarımızın hazin hatıraları önünde aileleriyle dayanışma için buradayız. Maalesef küçük yaşta hayallerinden kopartılmışlar. Küçük yaşta anne, baba, akrabalarından kopartılmışlar. Sonu ne olduğu belli olmayan, kime hizmet ettiği son derece açık olan bir emperyalist çetenin kucağına doğru itilmişler. Bu aileler burada haklı olarak dünyanın gözü önünde evlatlarını arıyorlar. Burada dağla irtibatta olduklarını gördükleri, düşündükleri insanlara sesleniyorlar. Bunların içerisinden bir kısmı geldiler, ailelerine kavuştular. Ümit ediyorum ki, geri kalan buradaki evlatlarımızın hepsi bir şekilde dağdan kurtarılarak, örgütün elinden Türkiye’ye getirilerek burada hayatlarına kavuşturulacaklardır” dedi.

"Buradaki mesele siyasi bir mesele değil, bir insanlık meselesidir” diyen Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti:

“Herkesin, her siyasi partiden her faklı görüşten insanın bu insanlık dramına bir şekilde karşı çıkması, hayattan koparılan, akıbetleri ne olduğu belli olmayan gencecik evlatlarımızın sulh ve selamet içerisinde ülkelerine, memleketlerine, ailelerine gelmelerini sağlamak için seslerini yükseltmeleri gerektiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Burada, bu çadır içerisinde 84 milyon milletimizin tamamı vardır."

İki günlük gezisini değerlendirdi

Daha sonra Cuma Namazı’nı Kurşunlu Camisi’nde kılan Kurtulmuş, iki günlük Güneydoğu gezisini şöyle değerlendirdi:

“Çok yoğun, oldukça dolu bir program yaptık. Çok farklı toplum kesimleri ile görüşme, konuşma imkanımız oldu. Her iki şehrimizde de üniversitelerimizde konferanslar yaparak gençlerle buluşma imkanımız oldu. Onların sorularını mikrofonu onlara vererek onların sorularıyla sohbetlerimizi genişlettik. Sivil toplum kuruluşlarıyla, kanaat önderleri, oda ve borsa temsilcileri ile bir araya geldik. Vefa programları ya da il danışma meclisleri yaparak teşkilatlarımızda çok geniş anlamda onlara dokunarak, onların taleplerini, beklentilerini dinledik. Benim gördüğüm gerçekten bölgede çok büyük bir huzur ve sükunet havasının varlığıdır. Her şeyin başında insanların kendini güvende hissetmesi gelir. Buradaki tek istek huzur ve güvenlik ortamının sonuna kadar devam etmesidir.

İnşallah Diyarbakır halkı kıyamete kadar barış içinde yaşayacak. 30 senedir söylüyoruz anadili ana sütü kadar helaldir. Kimin hangi ana dilini konuşarak dünyaya geleceğine kendisi karar vermiyor. Kültürel farklılıkları bir zenginlik olarak telakki ediyoruz. Ancak yıllardır bunun bir baskı unsuru olarak kullanıldığı, insanların kendi dillerini kullanmakta son derece ciddi baskılar ve zorluklar yaşadığını biliyoruz. Bunların üstündeki bütün engelleri AK Parti iktidarı zamanında kaldırdık. Diyarbakır Cezaevi’nin de sembolik bir değeri vardır. İnsanlara nice haksız uygulamalar yapıldığını biliyoruz. Dolayısıyla bir şekilde bu sembolik değerin tekrar kazandırılması, kültüre, edebiyata, sanata kazandırılması ile ilgili yıllardır konuşuluyor. Burada inşallah ümit ederim ki doğru bir adım atılır ve Diyarbakır halkının sahipleneceği bir sembol olarak Diyarbakır Cezaevi tekrar halkın kullanımına açılır.”

Editör: TE Bilişim