Bursa'da, dünyanın en kaliteli inciri olarak kabul edilen ve İngiliz Kraliyet ailesinin mutfağına kadar giren siyah incirin üretiminin yapıldığı Çağlayan köyü, hasat zamanı, doğu illerinden göç alıyor. 1400 nüfuslu köy, hasat zamanı gelen mevsimlik işçilerle yaklaşık 2,5 katına çıkıyor.

Uzun raf ömrü, iri dış görüntüsü ve tadıyla dünyanın en kaliteli inciri kabul edilen, İngiliz Kraliyet ailesinin mutfağına kadar giren, 'Bursa siyahı' olarak da bilinen siyah incir; bu yıl, kalitesi, yüksek verimi ve 27 liraya kadar çıkan satış fiyatıyla çiftçilerin yüzünü güldürdü. Her yıl ağustos ayında başlanan ve 2 ay süren incir hasadında bu sene verimli dönem oldu. Bursa'daki siyah incir üretiminin yaklaşık yüzde 50'sinin sağlandığı Çağlayan köyü, 2 ay süren hasat zamanında, başta doğu illeri olmak üzere birçok şehirden mevsimlik göç alıyor. Köy nüfusu 1400'ken, hasat zamanında Siirt, Batman, Şırnak, Hakkari, Balıkesir ve Diyarbakır başta olmak üzere diğer illerden köye gelen mevsimlik işçiler ile yaklaşık 3 bin 500 kişiye ulaşıyor.

“Özellikle doğu illerinden mevsimlik işçiler geliyor”

Köyün ana geçim kaynağının incir olduğunu belirten Muhtar Mustafa Cebeci, "İncir hasadımız bu yıl iyi. Fiyatlar güzel başladı. Köy halkımızın mücadelesiyle incir bu yıl erken oldu. Hasada erken başladık. Kilo fiyatı 27 liradan başladı. Diğer köylerde de incir hasadı başlayınca, fiyat 8 liraya kadar indi. Birçok ilden hasat için vatandaşlar geliyor. Özellikle doğu illerinden geliyorlar. 2 ay çalışıyorlar. Bir sene evlerini geçindirecek kadar para kazanıp dönüyorlar. Batman, Diyarbakır, Siirt, batıdan dersek Balıkesir tarafından gelenler var. 2 bin civarında işçi geldi. Köyün nüfusundan fazla işçi geldi. Köyün nüfusu 1400 kişiydi. Şu an 3 bin 500 civarında nüfusumuz var" dedi.

“Günde 100 ton incir ihracata gidiyor”

Her işverenin evinde misafirlerini ağırlayacak odası olduğunu söyleyen Cebeci, "İşçilerin yemesi, içmesi, hepsi ev sahibine ait. Avrupa ülkelerine TIR'la ürün gidiyor. Şu an Uzakdoğu ülkelerine ihracat başladı. Onlar da uçakla gönderiliyor. Günlük yaklaşık 100 ton civarında ihracata gidiyor. 35-40 ton iç piyasamız oluyor. Bu şekilde sevkiyat yapılıyor" diye konuştu.

Çocukluğundan beri incirle uğraştığını belirten üretici Ümit Kalat, "Babamız, dedemiz bu işi yapıyordu. Biz de sürdürüyoruz. Bu yıl hasat, kalite, tonaj, fiyatlar güzel. Son zamanlarda fiyat biraz düştü ama yine de Allah bereket versin diyoruz. Hasadı tek başımıza yapma şansımız yok. İşçilerle yapmak zorundayız. O yüzden dışarıdan işçi getiriyoruz. Kalacak yerlerini hazırlıyoruz. Onlara bir anlamda istihdam sağlıyoruz. Bizim de işimiz görülüyor. Kendi başımıza bu işi yapma imkanımız yok. Bursa sanayi şehri olduğu için işçi bulamıyoruz. O yüzden Bursa'dan işçi bulma şansımız yok. Günlük yevmiyeler 80-100 lira arasında değişiyor" dedi.

“Çalışmak için geldik”

Bitlis'in Hizan ilçesinden geldiğini söyleyen Şaban Öbüz (18), "10 gündür burada çalışıyoruz. Sabah 5'te kalkıp, incir tarlasına geliyoruz. Öğlen molası verdikten sonra tekrar tarlaya dönüyoruz. Akşama kadar çalışıp dinlenmeye çekiliyoruz. Ertesi gün yine başlıyoruz. Bu şekilde çalışmamız devam ediyor. Çalışmak için geldik. Memleketimizde fazla iş imkanı yok. Boş durmaktansa gelip çalışmak istedik" şeklinde konuştu.

10 gün önce çalışmak için Bitlis'ten geldiğini belirten Barış Yaman (18), "Arkadaşlarımla birlikte geldim. Günlerimiz güzel geçiyor. Hava sıcaklığı biraz bizi zorluyor. Sabah kalkıyoruz. Kahvaltıdan sonra direkt bahçelere iniyoruz. İncir toplamaya başlıyoruz. İki günde bir bahçeleri tekrar geziyoruz. Olgun olanları topluyoruz. Yemekten sonra tekrar çalışıyoruz. Bahçeler bitince akşam yemeği yiyip yatıyoruz" dedi. (DHA)

Editör: TE Bilişim