DİYARBAKIR - Türkiye'de kuraklığın etkili olmasıyla bazı baraj ve göllerde su seviyesi düştü. Kuraklıkla karşı karşıya kalınırken, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdare Başkanlığı Genel Müdürü Mehmet Fırat Tutşi, Diyarbakır'a 4 yıl yetecek içme suyunun mevcut olduğunu söyledi.

Kentin içme suyu üzerine konuşan Fırat Tutşi, Türkiye’nin içme suyu sıkıntısı yaşayan bir ülke olduğunu, Diyarbakır açısından da bu durumun çok kötü olmadığını söyledi.

Tutşi, “Diyarbakır merkeze, kentten 32 km uzaklıktan saniyede 3 metreküp su geliyor. Dicle Barajı enerji, sulama, içme suyu ve taşkın amaçlı yapılmış bir baraj. Bu barajın maksimum hacmi 590 milyon metreküp. Dicle Barajı’ndan Diyarbakır merkez, Ergani ve Eğil ilçesine yılda ortalama 100 milyon metre küp su alınıyor. Şu anda Dicle Barajı’nın doluluk oranı yüzde 51.5. Hacmi 435 milyon metreküp. Bu da barajdaki mevcut su. Tarım ve enerji amaçlı kullanılmaması durumunda kent merkezinin dört yıllık suyu var” dedi.

Suyumuzu boşa kullanmayalım

Su israfının yaratacağı tehlikeye dikkat çeken DİSKİ Genel Müdürü Tutşi, “Suyumuzun boşa kullanılması, gereksiz israf, bahçe sulanması durumda doğal olarak Diyarbakır ihtiyacına yetiştiremezsiniz. Mevcut kapasitemiz şehir nüfusuna içme ve kullanma suyu açısından yetiyor” diye belirtti. 

Özellikle kayıp ve kaçakların azaltılacağı yönünde çalışmaların sürdüğünün altını çizen Tutşi, vatandaşın suyu düzgün kullanması yönünde çalışmalarının olduğuna değindi. Tutşi, “Abone yaparak, suyun gereksiz kullanımın önüne geçmeye çalışıyoruz, şehir merkezimi 10 basınç katına 126 dma bölgesine ayıracak akıllı su yönetimi (Scada) sisteminin kurulmasına yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Bu sistemle basınç kontrolü sağlanarak şebeke kayıpları azaltılacak ve kayıp kaçaklar önlenecek. Bu sayede su kayıplarımızı ortalama yüzde 10-15 oranında önleyeceğiz” diye ekliyor.

En ekonomik üretim tasarruftur

Şehir merkezinin ve ilçelerin su ihtiyacını sondaj, kaynak ve barajlardan karşıladıklarını sözlerine ekleyen Tutşi, özellikle kırsal mahallelerde ihtiyaç halinde sondaj kuyuları açarak içme suyu sağladıklarını söyledi.

Yeraltı su kaynakları son derece önemli ve bu önem her geçen gün daha da artıyor önemine dikkat çeken Tutşi, “En ekonomik üretim tasarruftur . Yer altı su kaynaklarını tarımsal amaçlı kullanmamak vahşi sulama yapmamak, suyu boşa akıtmamak, suyun kıymetini bilmek ve gelecek nesillerimize daha sağlıklı su yetiştirmek hepimizin görevi” çağrısında bulundu.

“En basitinden bir musluğun hafif açık kalması bile ayda 18 tona tekabül ediyor” diyen Tutşin, “Diş fırçalarken, tıraş olurken suyun açık bırakılması 4 kişilik bir ailede 48 tonun boşa akması demek. Bulaşıkların elde yıkanması, çamaşır makinalarının tam doldurulmadan çalıştırılması halinde 26 ile 40 ton arasında suyun boşa aktığı bilinmesi lazım” dedi.

Editör: TE Bilişim