Diyarbakır'da yaşayan Vedat-Fidan Gür çifti, yaklaşık 2 buçuk yıl önce çocukları İlyas'ı kucaklarına aldı. Doğduktan iki ay sonra yüksek ateş ve ishal şikayeti ile hastaneye kaldırılan İlyas'a tanı konulamadı. Baba Gür, çeşitli hastanelere gitmelerine rağmen bir türlü teşhis konulamayan İlyas'ı daha sonra Kayseri'ye götürdü. Burada da hastalığına tanı konulamayan küçük İlyas, bu süre zarfında 4 kez havale ve 1 kez de kalp krizi geçirdi.

Açık kalp ameliyatı olan baba Vedat Gür, 2 buçuk yıldan beri çocuğunun hastalığı ile uğraştıklarını belirterek çaresiz olduğunu söyledi.

"İlaçlarının birçoğunu devlet karşılamıyor”

Çocuğuna en son kalp kası hastalığı şüphesi konulduğunu kaydeden baba Vedat Gür, İlyas'ın tedavisi için elinde avucunda ne varsa sattığını ifade etti.

Baba Gür, "Türkiye’de bu hastalığın tedavisi yok. 5 antibiyotik vermemize rağmen ateşi düşmüyor. En son geçtiğimiz yıl Kayseri’ye götürmüştük. Oradan da sonuç alamayınca Diyarbakır'a geldik. Ekim ayında kalp krizi geçirdi. Şu an kalbinin yüzde 16’sı atıyor. Birçok organı zarar gördü. Ambulans uçakla Ankara’ya götürdük. Uzun süre burada da tedavi oldu. Ancak doktorlar yapabilecekleri bir şeyin olmadığını söylüyor. İlaçlarının birçoğunu devlet karşılamadığı için kendim alıyorum. Bugüne kadar 4 kez havale geçirdi. Geceleri eşimle nöbetle uyuyoruz. Evim kira çaresiz bir şekilde evde bekliyorum" dedi.

İşsiz olduğunu belirten baba Vedat Gür, “Asıl mesleğim demircilik ama 2 buçuk yıldır doğru dürüst çalışamadım. Bazen haftalık ve gündelik işlerde çalışıyorum. Ağır iş yapamıyorum çünkü geçtiğimiz yıl bende açık kalp ameliyatı oldum. Maddi olarak bayağı zor durumdayız. Yetkililerden yardım bekliyorum" diye konuştu. (İHA)

Editör: TE Bilişim