Kardaş gelme zalım gurbet eline.

Gurbette bulunmaz koyun yoğurdu.

Sitemle isyanlar düşer diline,

Bilemezsin seni nerenden vurdu.

                     &

Bizim oraları özler dururum,

Niye geldim diye başa vururum,

Susuz kalmış ağaç gibi kururum,

Gurbette bulunmaz tulum peyniri.

                       &

Havası nemlidir ter basar seni,

Zemheri, ayazda buz keser seni,

Halinden anlamaz hiç asar seni,

Gurbette bulunmaz yayık ayranı.

                        &

Duyulmaz burada horoz sesleri,

Günün gecen kaplar gider sisleri,

Çekmeni istemem acı hisleri,

Gurbette bulunmaz otlu peyniri.

                        &

Gelip buralara perişan olma,

Dizlerine vurup yoklukta kalma,

Dara düşünce el kapısı çalma,

Gurbette bulunmaz sana acıyan,

                        &

Dediğimi sakın yabana atma,

Gelip buralara feleğe çatma,

Damında kal kardaş, betonda yatma,

Gurbette bulunmaz Hevsel Bahçesi.

                         &

Büyük sohbetleri ne hoş fasıldı,

Sütün, yumurtanın tadı nasıldı?

Gurbet duvarıma çile asıldı,

Gurbette bulunmaz kelle paçası.

                        &

Tandır ekmeğine hasret kalmışız,

Boşuna soluğu burda almışız,

Yaşayamadık hiç çoktan ölmüşüz,

Gurbette bulunmaz imam duası.

                        &

Bizim oraları özler durursun,

Niye geldim diye başa vurursun,

Susuz kalmış ağaç gibi kurursun,

Gurbette bulunmaz anan gibisi.

                       & 

Şair Demir der ki; hep telef olduk,

Sakalı ağarttık saçları yolduk,

Yaban illerinde el gibi kaldık,

Gurbette bulunmaz küççem gibisi.