Günümüzde memuriyet, görev, sorumluluk ve benzeri kavramlar kullanılırken akla kafa-kol ilişkileri, keyfilik, aile şirketi gibi derin bürokratik travmaların gelmemesi neredeyse imkansız olagelmektedir.

Toplumumuza hizmet veren kurumların çoğunluğunu kamu kurumları oluşturmaktadır. Ve kamu hizmeti sunumunda görev alanlar ise atama yoluyla veya seçilerek hizmetin başına gelmektedir. 

Geçenlerde de yayınladığım bir yazıda bahsetmiştim; görevi memlekete hizmet olan idari amirlerinin maalesef ki birçoğu halk ile bütünleşmeyen, tepeden bakan ve kendinin/çevresinin çıkarını kollayan bir pozisyonda olması tabii ki bizleri üzmektedir.

Paranın, menfaatin, koltuğun insanları değiştirmemesi oldukça zordur. Bu zorluklar altında hizmet etmek ise bir o kadarı daha zordur.

Yüreğini, benliğini bedenini hizmete adamak, yoksullarıyla halkını memleketini unutmamak bu dönemde hizmet adamı olmak başka bir erdemliktir.

Halka hizmette böyle kişiliklere rastladığımızda kıymetini bilmeli, sahip çıkmalı ve onlara yardımcı olmalıyız diye düşünüyorum.

Kar, yağmur, çamur, gece, gündüz fark etmez onlar için. Onlar hizmete gönül vermiş kişilerdir.

Onları 7'den 70'e herkes sever, herkesle selamlaşırlar, onlar halkın adamlarıdır. Mütevazıdırlar.

Hangi makamda olurlarsa olsunlar, halkın içindedirler. İç içe yaşarlar.

Gurur kibir yoktur. Güler yüzlüdürler.

Halk onlarda kendilerini bulur.

Evet bu saydıklarımın en bariz örneği ve umut kaynağı olan bir atama yapıldı. Bu isim Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı’na yeni atanan değerli Nihat Nurbaki’dir.

Sayın Nurbaki’yi geçmiş dönemlerde Diyarbakır ve ilçelerine sunmuş olduğu hizmetlerini bilirim.

TEDAŞ Müdürlüğü döneminde Diyarbakır halkı için yaklaşık 2 yıl didinip durdu.

Kimi zaman gece yarısı ayazda, karda bir elektrik direğinin devrilmesi, kimi zaman aniden patlayan bir trafonun arızasını gidermesi için arıza ekipleriyle trafonun veya direğin başına geçerdi.

Kimi zaman yer altına alınan enerji hatlarının çekileceği ilçede yürütülen çalışmaların başına geçer çalışanlarla birlikte işe koyulurdu.

22 yıl boyunca TEDAŞ'ta çalışmış son 4 yıl dan fazla bir süre boyunca Diyarbakır Dicle TEDAŞ Müdürlüğü yapmıştır, Nurbaki, TEDAŞ'ta Müdür olmasına rağmen, makam koltuğuna oturduğu nadir görülmüştür.

Dobra bir insan;  Yapacağı şeyleri göğsünü gere gere söylediği gibi, yapamayacağı şeyleri de eğmeden bükmeden söyler.

O yüzden bölge halkı kendisine çok güveniyor, seviyor.

Göreve başladığı günden beri çalışma alanları gezerek, işçilerle birlikte sohbet ederek çalışmalar hakkında bilgiler ediniyor.

Elbette yapacak çok işi var, gidilecek çok yolu Nurbaki'nin işi kolay da değil. Ancak bölgeyi tanıması, bölge insanı bilmesi ise en büyük avantajlarındandır.

Kentimizi gerçek anlamda yapılan tarımsal üretimle besleyen kırsal alan faaliyetleri göz önünde olmadığından ciddi şekilde ihmal edilmiştir. Çeşitli proje ve desteklerle kırsalda yaşayan halkımızın derdine derman olacağı konusunda hiçbir şüphem yoktur. Güzel çalışmalarını heyecanla beklemekteyim.

Sizler bu yolda kararlı bir şekilde devam ettikçe, halkımızın sevgileri, duaları ile birlikte biz basın mensuplarının da desteği hiç eksilmeyecektir.

Kendisine buradan sonsuz başarılar dilerim.

Allah yar ve yardımcısı olsun.