Ülkemizde futbolda hoca yetiştirme konusunda ciddi sıkıntılar olduğu biliniyor. Peki bu konuyla alakalı bir neticeye varıldı mı? İnsanları düşünceleri dikkate alınarak yardımcı olunmaya çalışıldı mı? Geçtiğimiz gülerde ‘Sistem herkese eşit şans vermeli’ başlığı altında bir yazı yazmıştım. Orada futbola tutkulu olan insanların bu işi meslek edinme çabalarıyla alakalı duyduğu sıkıntıları dilimin döndüğünce anlatmaya çalıştım. Ancak bu gün geldiğimiz noktada bu duruma destek sağlamak için çaba göstermek yerine tamamen önünü kesmek adına kararların alındığı ortada.

Ülkemizde bilindiği üzere Beden Eğitimi Ve Spor Yüksek Okulu kısaltılmasıyla BESYO, çeşitli üniversitelerde olan bölüm. Bu bölüm öğrencilerinin hayali sporla iç içe olmak ve bunu bir meslek haline getirmek. Bu fakültelerin aynı zamanda hayali antrenörlük olan arkadaşlara yönelik olan bölümleri de mevcut. BESYO fakültelerinden mezun olan öğrencilere TFF C lisansı veriliyor. Buraya kadar her şey normal. Asıl karışıklık sistemin dışardan sporcu geçmişi olmayan insanlara hiçbir şans vermemesinin yanında, kursun yüksek maliyeti.

Bu dönemde kursa katılmak için açıklanan fiyatlarda UEFA PRO LİSANS sahibi olmak için 100.000 lira para yatırmak gerekiyor. Bu paralar gerçekten ödenmesi güç paralar. Hele ki yeni mezun bir antrenör adayı için neredeyse imkansız. Eğer buradan mezun olacak kişiler için bile bir olanak sağlanamıyorsa, dışardan gelecek olan kişilerin hiç şansı yok demektir. Bu durumun mümkün olan en kısa zamanda bir çözüme kavuşması gerektiğini düşünüyorum. Başka türlü teknik adam, antrenör yetiştirme olanağımız zor. Bu gün büyük takımların başkanlarının açıklamaları bu söylenenleri destekler nitelikte. Hepsi aynı durumdan şikâyetçi. Ortak sorun alt yapılara hoca bulamamak. Yetiştirici bir konumda bulunmak istiyorsak, bu sistemin bir getirisi olmadığını kabul etmemiz gerekiyor.

Hoca sistem ikilisini ortak paydada buluşturmak gerekiyor. Sistem işlerse hoca yetişir. Sistemler antrenör adaylarına yardımcı olmalıdır.