Habertürk Televizyonu’nda çalışan Gazeteci Hande Sarıoğlu, dans ettiği görüntüleri Instagram hesabına koyduğu için işine son verildi.

Habertürk yönetimi görüşmede, Sarıoğlu’nun sosyal medya paylaşımlarıyla kanalın ciddiyetine zarar verdiğini öne sürdü.

Hande Sarıoğlu, Habertürk yönetiminin kendisini geçmişte de sosyal medya paylaşımları üzerine uyardığını söyledi. “Renkli bir kişiliğe sahip olduğunu fakat kanalın görüşüne de saygı duyduğunu” belirten Sarıoğlu, Habertürk’teki görevinden kendi isteğiyle ayrıldığını söyledi.

Sarıoğlu,“Karşılıklı aldığımız bir karar. Haber kanalının ciddiyeti, bir ağırlığı vardır. Fakat ben de kendi karakterimden vazgeçemiyorum. Ben renkli bir kişiliğim. Daha önce de kanal yönetimi beni uyarmıştı. ‘Daha dikkatli olmalısınız’ denildi. Ben de renkli kişiliğimden vazgeçemeyeceğimi, söyledim ve karşılıklı anlaşarak, istifamı verdim. Kanalımı çok seviyorum, beni hiçbir şekilde mağdur etmedi. Ben ne yaptığımın, paylaşımlarımın farkındayım. Dans gösterim de renkliydi, bunun farkındayım. Ancak dans ettim diye de tu kaka değilim” dedi.

Bu açıklamaya baktığımızda kanalın hedef olmamak için bir anlaşma yapmayı teklif ettiğini ve Sarıoğlu'nu ayrılmaya zorladığını anlıyoruz. Bir kadın dans edince neden kanalın ciddiyeti bozuluyor ki. Habertürk Televizyonu’nda daha önce osurdukları için de gündeme gelen bazı erkek sunucular vardı. Ama onlara ilişkin herhangi bir uyarı yapılmamıştı. Söz konusu erkekler olunca osursa da, dans etse de ciddiyet bozulmuyor ama kadın olunca hemen ciddiyet bozulmuş oluyor.

Bu aslında erkek egemen medya yapısının kadınlara yönelik de bakış açısını yansıtıyor. Ahmet Hakan, Fatih Altaylı ve diğer birçok erkek sunucunun çıplak fotoğraflarını da paylaştıklarını biliyoruz. Ama bunlara yönelik de televizyonlar herhangi bir uyarı yapmamıştı. Kadınlar toplumun her alanında olduğu gibi televizyonlardaki erkek zihniyetinin de mi 'namusunu' oluşturuyor!

Bir kadın medyada yer almak istiyorsa illa erkek gibi mi davranmak zorunda. Kadınları nasıl bir çemberin içine hapsetmek istiyorsunuz? Burada söz konusu sadece Hande Sarıoğlu değil. İsmin ne olduğu önemli değil ama medyanın kadınlara bakış açısını anlamak açısından dikkate değer bir gelişme bu. Hatırlarsanız daha önce bir spor programında da futbolcu Ümit Özat, gazeteci Simge Fıstıkoğlu'na yönelik cinsiyetçi ifadeler kullanmıştı.

Ümit Özat, kadınların futboldan anlamadığını ve Simge Fıstıkoğlu ile futbolu tartışmayacağını söylemişti. Bu konu da gündem olmuştu. Anaakım medyada aslında kadınlara bakış açısı bu şekilde. Bu aslında sadece anaakım medyada değil alternatif medya kuruluşlarında da benzer örnekleri geçmişte hatırlıyoruz.

Kadınlar kimsenin ciddiyetinin kılıfı olamaz. Kadınlar hem haber sunabilir, hem de dans edebilir. Kadınlar ne yapmak istiyorlarsa onlar bilir. Erkeklerin ve erkek medyanın kadınların iradesine bu şekilde müdahale etmesi asla kabul edilebilir değildir.

Hande Sarıoğlu Habertürk'te spor programları sunuyordu. Çocukluğundan beri gazeteci olmak isteyen bir kadındı. Şimdi Habertürk'te iyi veya kötü bu işi yapıyordu. Ama tıpkı diğerleri gibi o da sosyal medya hesabını istediği gibi kullanabilir. Habertürk'te çalışan diğerlerinin sosyal medya hesaplarına bir bakın.

Fatih Altaylı sosyal medya hesabından her şeyi paylaşıyor. Niye Altaylı'nın paylaştıkları Habertürk'ün ciddiyetini bozmuyor da bir kadın olan Sarıoğlu'nun paylaştıkları bozuyor. Maalesef medyada hâlâ kadınlara yönelik çok ciddi bir cinsiyetçi yaklaşım var. Bu yaklaşım bitmediği sürece bu medyadan hiçbir şey olmaz.