<p>&nbsp;</p><p>Şuan&nbsp; Saadet Partisi Genel Başkanı olan Temel Karamollaoğlu, 2 Temmuz 1993&rsquo;te Sivas&rsquo;ta Madımak Oteli yakıldığı zaman belediye başkanı idi. Refah Partisi r&uuml;zgarı esiyordu. Dolayısıyla Milli G&ouml;r&uuml;ş geleneğinin y&uuml;kselişi s&ouml;z konusuydu. Sivas, 12 Eyl&uuml;l Askeri darbe sonrasında &lsquo;sol kale&rsquo; olmaktan &ccedil;ıkarılmış belki de &lsquo;hesaplaşma&rsquo; s&uuml;reci yaşanıyordu.</p><p>Ben de 1988 yılında Cumhuriyet &Uuml;niversitesi Sosyoloji B&ouml;l&uuml;m&uuml;ne kayıt yaptırmış, olayın vuku bulduğu yıl son sınıf &ouml;ğrencisiydim. Aynı zamanda gazeteciliğe başlamış, &Ouml;zg&uuml;r G&uuml;ndem Gazetesi&rsquo;nde muhabir idim. Haber yapma heyecanı ve aşkı ile dopdoluydum. Bunun yanında &ccedil;alıştığım kurumun habercilikte dik duruş sergilemesi, cesaretli davranması aslında b&uuml;t&uuml;n &ccedil;alışanlarının toplam emeğinin bir sonucuydu.</p><p>Bu nedenle devlet yetkilileriyle g&ouml;r&uuml;şmek i&ccedil;in medeni cesaretimiz tamdı ve bunu sonuna kadar kullanmak istiyorduk b&uuml;t&uuml;n zorluklara rağmen. Bu duygu ve d&uuml;ş&uuml;ncelerle ilgili ve yetkililerin karşısına rahat&ccedil;a &ccedil;ıkıp diğer gazetelerde &ccedil;alışanların sormakta cesaret edemedikleri veya &ccedil;alıştıkları yayın kuruluşlarının işine gelmeyen soruları sormazlardı, hatta bundan ka&ccedil;ınırlardı. Bu nedenle biz onlara &lsquo;boyalı basın mensupları&rsquo; derdik. Şu d&ouml;nemde AK Parti iktidarının karşıtlığını yapan ve demokrasi havarileri kesilen bir&ccedil;ok &uuml;nl&uuml; gazeteciye o zaman yaklaşımımız bu y&ouml;ndeydi.</p><p>Neyse Madımak Oteli olayına gelelim. Sivas&rsquo;ta d&ouml;rt yıl kalmış bir sosyoloji &ouml;ğrencisi ve gazeteciliğe başlamış biri olarak şehrin yapısını, basının biliyordum. Bu nedenle toplumsal nabzını tutmakta zorluk &ccedil;ekmiyordum.</p><p>Madımak Olayı ger&ccedil;ekleştiği g&uuml;n Sivas&rsquo;ta değil, Mardin&rsquo;deydim. Fakat olaydan hemen sonra Sivas&rsquo;a gittim. Her şey hala tap taze. Şehir gergin, Sivas insanı suskun ve kimsenin ağzını bı&ccedil;ak a&ccedil;mıyordu deyim yerindeyse. D&uuml;nyanın g&ouml;z&uuml; burada, T&uuml;rkiye&rsquo;nin dikkati Sivas&rsquo;a odaklanmıştı. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; 37 aydın ve sanat&ccedil;ı,&nbsp; kimlikli insan yakılarak &ouml;ld&uuml;r&uuml;lm&uuml;şt&uuml;. Onlarca yaralı var ve &uuml;nl&uuml; Yazar Aziz Nesin &ouml;zel bir y&ouml;ntemle kurtarılmıştı.</p><p>Ateşe verilmiş Madımak Oteli&rsquo;nin etrafı hasırla &ccedil;evrelenmişti d&ouml;rt bir yandan. Belki bu pozisyon bu olayların b&uuml;t&uuml;n ayrıntıları hasıraltı edileceğinin ilk adımı ve habercisiydi.&nbsp; T&uuml;rkiye&rsquo;de t&uuml;m demokrat ve sol &ccedil;evre yaşanan bu durumdan dolayı &uuml;zg&uuml;n ve &ccedil;ok &ouml;fkeliydi! Yakılanların &ccedil;oğu Aleviydi. Bu nedenle T&uuml;rkiye ve Sivas&rsquo;taki Alevi vatandaşlarımız bir kez daha &ouml;tekileştirildiğini d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorlardı haklı olarak.</p><p>Haber yapmak ve ger&ccedil;eğin kapısını aralamak amacıyla biz de kendi &ccedil;apımızda ve kısıtlı imkanlarla davranıyoruz burada. &Ccedil;ok zor esnaf konuşmuyor, insanlar suskun ve yetkililere ulaşabilmek &ccedil;ok zor. Olaylarla ilgili &ccedil;eşitli iddialar atılıyor ortaya, yetkililer su&ccedil;lanıyor, siyaset&ccedil;iler ağır bir şekilde eleştiriliyordu! Medya burada kamp kurmuştu adeta.</p><p>Bu atmosferde g&ouml;r&uuml;şmeler yapmam gerekiyordu Sivas&rsquo;ı bilen biri olarak. Sivas Belediye Başkanı sayın temel Karamollaoğlu ile de g&ouml;r&uuml;şmek istiyordum. Bu nedenle belediyeye gittim, &ouml;zel kaleme talebimi ilettim. Bekletildim tabi ki bir s&uuml;re. Başkan bey m&uuml;sait olunca i&ccedil;eriye alındım. Temel bey bu g&ouml;r&uuml;şmeyi hatırlamayacaktır elbette, ama ben mesleğimin vermiş olduğu coşku, &ccedil;alıştığım kurum olan &Ouml;zg&uuml;r G&uuml;ndem&rsquo;in olayların arkasındaki sır perdesini aralama cesaret ve felsefesi kapsamında sorularımı soruyorum. Nafile, başkan beyden &lsquo;a&ccedil;ık&rsquo; olabilecek bir kelime alamıyorum. Meslek icabı sıkıştırmaya &ccedil;alışıyorum, başkan bey gerek kıvrak zekasıyla gerekse konum gereği ortaya koyduğu tavırla aramızda yaşanan d&uuml;ello sona erdi. &Ouml;zetle ben &lsquo;Nuh&rsquo; dedim sayın başkan &lsquo;peygamber&rsquo; demedi.</p><p>G&ouml;r&uuml;şme ile ilgili bende oluşan hissiyat, Sayın Karamollaoğlu&rsquo;nun Madımak Olayı ile ilgili olarak bilgi sahibi olduğu y&ouml;n&uuml;nde. Ama a&ccedil;ıklamadı bilgileri, bana g&ouml;re hala kendindeki bilgilerini hala kamuoyu ile paylaşmış değil.</p><p>Dedim ya otelin etrafı hasırla kapatılmıştı, ama daha sonra olayla ilgili g&ouml;zaltına alınan ve tutuklanan insanların yargılanmasından bir sonu&ccedil; &ccedil;ıkmadı ne yazık ki! Bu nedenle T&uuml;rkiye&rsquo;de demokratik sol &ccedil;evre mahkeme s&uuml;recine de &ccedil;ok tepki g&ouml;sterdi o zamanlar. Fakat bug&uuml;n sol &ccedil;evre Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu&rsquo;na sempati duyuyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; nasıl olsa o da Tayyip karşıtı, Erdoğan karşıtı. Anlayışını ve stratejisini bu yaklaşım ile bina eden sol &ccedil;evre etik ve tavır alabilme sıkıntısını yaşamaktadır. Bu s&uuml;re&ccedil;te solun yaşadığı tıkanıklık ve devamında ilkesizlik bu noktada maalesef.</p><p>Madımak Olayı ile ilgili ayrıntılar, o d&ouml;nem Sivas&rsquo;ta g&ouml;rev yapan b&uuml;t&uuml;n yetkililerin beyninde hala &lsquo;derin&rsquo; bir sır olarak duruyor. Temel Karamollaoğlu da bunlardan biri. Bug&uuml;n Madımak Olayı hala insanların vicdanını sızlıyor, ama o d&ouml;nem g&ouml;rev başında olanlar hari&ccedil; Temek Karamollaoğlu da bunlardan biri. Madımak Olayı b&uuml;t&uuml;n y&ouml;nleriyle aydınlatılmalı diyen K&uuml;rtler, ne yazık ki bug&uuml;n o olayı sır olarak mezara kadar g&ouml;t&uuml;rmek isteye Temel Karamollaoğlu&rsquo;ya sempatiyle yaklaşıyor ne yazık ki!</p><p>Erdoğan karşıtlığı algı siyaseti sol ve demokratik değerlerin altını dinamitlemiş durumda&rsquo;</p><p>Saygıyla&hellip;</p><p>&nbsp;</p>