Altılı Mas 14 Kas 2022’de 8.ci kez toplandı ancak yine ‘Kazanacak’ aday bulunamadı. Her zaman 2023 seçimlerinin adayı kim olacak sorusuna cevap arandığı gündemle toplanan ve bu konuda kamuoyunda bir beklenti oluşturan Altılı Masa yine ‘Kazanacak’ aday belirleyemeden dağıldı. İYİ parti lideri Meral Akşener’in ortaya attığı ‘Kazanacak Aday’ neden açıklanmıyor? Acaba Meral Hanım kendisini mi ima ediyor? Eğer bu böyle değilse, bu memlekette yok mu bir babayiğit çıkıp da kardeşim ‘Kazanacak Aday’ olarak ben çıkıyorum meydanlara. Mesela Memleket Partisi Lideri Muharrem İnce, cumhurbaşkanı adayıyım, diyor. Yine Altılı Masa bileşenlerini ‘iktidarın Kuklaları’ olarak niteleyen Yenilik Partisi Genel Başkanı adaylığını açıkladı. Önümüzdeki yüzyılda Türkiye’yi Yönetecek iddiasını taşıyan muhalefet cephesi neden bir aday çıkar/a/mıyorlar? Herhalde seçimden sonraki ilk pazarteside adaylarını açıklayacak Altılı Masa!

Aday Masadan mı Çıkacak Yoksa Masa dışından mı?

Yukarıdaki soru kamuoyunda hep cevabını bekledi. 2023 seçimlerinde Sayın Erdoğan’ın rakibi Altılı Masadaki genel başkanlarından hangısı olacak? Aslında kamuoyunun beklentisi böyleydi. Ama gün geçtikçe beklentiyi ‘çiğleştiren’ bir süreç ve strateji izlemeye başladı sihirli masa.

Hatırlanacağı üzere CHP Lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, 2023 seçimlerinin adayı parti genel başkanları arasından çıkmayacak, dedi. Bu açıklamadan sonra kamuoyu araştırma şirketleri madem aday, genel başkanlardan çıkmayacak o halde Erdoğan’ın rakibi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu veya Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş olabilir, ihtimalinden hareketle anket yapmaya başladı. Anketlerden hatırı sayılır bir yüzdelikle İmamoğlu’nun ismi ön plana çıktı ve kamuoyu üzün bir süre bu isimle beklenti yaşadı. İmamoğlu olmasa Mansur Yavaş olabilir tezi de masanın B planını oluşturdu hep. Bu arada Kemal Bey, Ana muhalefet lideri olarak neden Erdoğan’ın rakibi olmasın sorusu da gündeme gelmeye başladı. Anketlerden Kemal Bey’in yüzdeliği düşük çıkmaktaydı.

Fakat yaşanan sürecin belli bir aşamadan sonra yavaş yavaş her iki büyükşehir belediye başkanının ismi yıpranmaya başladı. İmamoğlu, konuyu sıcak tutan davranışlarda bulunurken Mansur Yavaş ‘Sessiz’ kalmayı tercih etti ki ta ismi Akşener tarafından telaffuz edilmesine kadar. Bu arada Kılıçdaroğlu, adayı Altılı Masa belirleyecek ve belediye başkanları da aday olmayacak açıklamasında bulundu. Kemal Bey, bu çıkışla belediye başkanlarının önünü kapatmış oldu. Bu noktadan sonra kendi ismini gündeme getirmeye başladı. Kendini süreç içerisinde tam hazırlayan ve psiko-siyasi bir noktaya getiren Kemal Bey’e karşı Akşener bir hamle yaptı:

“Kazanacak Aday”dedi ve Kemal Bey’i bir moral bozma ve huzursuzluk yaşama sürecine soktu. Akşener, ‘Kazanacak Aday’ derken kendisini buna şartlandıran ana muhalefet liderinin ismini ve karizmasını çizerken gerekçesini ortaya koymadı. Kemal Bey’e “Bak kardeşim, sen şu veya bu gerekçelerle seçimi kazamamazsın” demedi, dediyse de biz duy/a/madık!

O Halde Kazanacak Aday Kim?

Sen kazanamazsın, o kazanamaz, bu kazanamaz, şu kazanamaz  derken o halde kim kazanacak? Geriye ‘Ben kazanırım’ kalıyor. Lütuflarıyla ‘Kazanacak Aday’ kim o halde. Kim ne derse desin, Meral Akşener “Kazanacak Aday” derken kendisini işaret ediyor.

Altılı masada aday belirsizliği adeta bir tavır haline gelmiştir ve bileşenler birbirlerine karşı bunu birer hamle olarak kullanmaktadır. Küçük, büyük bileşenlerin neredeyse her biri kendi adayını ortaya koymaktadır. Bu yolla gündeme gelen her aday kamuoyunda enine boyuna tartışılmaktadır. Sonraki hafta başka bir isim ortaya atılmaktadır ve bu süreç gelinen noktada böyle devam etmektedir. Bu durum muhtemel adaylarının yıpranmasına yol açmaktadır. Ortam sıkışınca ve ipler gerilince haydi Masaya, denmektedir. Bu durum Çocuklar Duymasın dizisini akla getirmektedir. Ana ve baba aralarındaki tartışmayı çocukları duymasın diye Haydi Mutfağa demekteydi. Altılı Masa da kamuoyu duymasın diye aynı taktiklere başvurmaktadır. Bu yola başvuran ana ve baba çocuklara kötü örnek olma ihtimalini ortadan kaldırırken Altılı Masa bileşenleri kamuoyundan gizli bir şekilde yaptıkları hamlelerle hem masaya olan güvensizlik hem de aday yıpranmasının yaşanmasına neden oluyordu.

Bu gidişle ve bu siyaset tarzıyla Altılı Masa galiba bir aday çıkaramayacak. İşi kazanacak aday kavramına gömerseniz, aday potansiyeli olan her kimsenin kazanamayacak handikapları vardır. Zaten mevcut cumhurbaşkanına demiyor musunuz ‘Daha şimdiden kaybetmiş Sayın Erdoğan. Millet İttifakının adayı Türkiye’nin 13.cü Cumhurbaşkanı olacak” diye. O hal de sayın Erdoğan’ın da kazanma yönünde bazı handikapları var Altılı Masa’ya göre. Altılı Masa’nın aday belirleme tavrı böyle devam ederse korkarım ki, dışarıdan bir aday transfer eder.

Ne diyelim, 2023 seçimlerini kazanan Türkiye ve Türkiyeliler olsun, demokrasi çıtası daha da yükseltilsin.

Saygıyla…