Günaydın Türkiye.

Günaydın Sevgili Okurlarım.

Meğer kendi memleketimizde göçmen olmuşuz.

Neden mi?

Söyleyeyim.

Yazlıktan kesin dönüş yapmıştık. Tabi kışlık evde eksikler çok. Tamamlamaya çalışıyorum. Avcılara gidip interneti naklettireceğim. Metrobüse bindim. Sağıma soluma baktım. Konuşulanlara kulak verdim hayretler içindeyim. Bir tane Türkçe, hatta Kürtçe konuşan yok. Suriyeli Araplar, Afganlılar, Siyahiler, Filistinliler, Kongolular ve inanın memleketlerini saptayamadığım değişik kişilerle dolu metrobüs. Sağ olsunlar o kadar da rahatlar ki ikili koltuklarda, birer kişi yayılmış, ellerinde telefonlar. Hem arkadaşları ile konuşuyorlar uzaktan uzağa, hem de telefonlarla mesaj atıyorlar.

Bir diğer gün Bezm-i Alem Üniversitesi Hastanesinde kontrolüm vardı. MetrobüsleŞirinevlere, oradan da Metroyla Emniyet durağına gideceğim.

Benzer kompozisyon fazlasıyla Metroda da var. Entarili erkekler mi dersin, yüzü peçeliler mi dersin, fesliler mi dersin…

Özlemle baktım benden birini görmek için. Gözlerim arar oldu.

Ne mırıldandıysam, yanımda Türkçe konuşan biri ya baba kendi memleketimizde göçmen olduk deyiverdi.

Yıllardır görmediğim bir yakınımı görmüş gibi sarılıp öpesim geldi.

Kendi memleketinde göçmen olmak bu olsa gerek…

Bir bakalım kimler ne demiş.

(Gazetelerden)

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, "Kürtçenin her yerde özgürce konuşulabildiği ve bu bağlamda kimsenin dili, dini, ırkı, âdeti, geçmişi, kimliği dolayısıyla ötekileştirilmediği bir dönem başlatacağız" ifadelerini kullandı.

Bakalım yarın ne diyecek!?

Canan Kaftancıoğlu;

“Sahi mafyadan aylık 10 bin dolar rüşvet alan siyasetçi kimdi?

Sahi 128 milyar dolar nerede?

Sahi söz verdiğiniz halde 3600 Ek Gösterge’yi 42 aydır neden vermediniz?

Sahi Tügva’nın kamunun mallarına çökmesine kim izin verdi? “ diye sormuş.

Tabi bana sormuyor, bilesiniz…

                                           …

MEB'e bağlı ilkokulun müdürü Ülkü Ocağı Başkanı oldu.

Daha bu ne ki demeyiz dilerim.

                                              …

Bilim Kurulu üyesi Yavuz: Önlemleri erken bıraktık, aşılama yetersiz, ölüm sayıları düşmüyor

Bunu söyleyen rast gele biri değil ha...

                                             …

Gergerlioğlu’nun "Feryatlar yükseliyor. insanlar, elektrik faturalarından bahsediyorlar, ayrımcılıktan bahsediyorlar" açıklamasına yanıt veren AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, "Eğlenceli konuşma için teşekkür ederiz" karşılığını verdi.

Sorumluluk dediğiniz bu mu acaba.

                                              …

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddianamesi tamamlandı: 5 ayrı suçtan hapsi istendi.

Eyvallah.

Söyledikleri için her hangi bir soruşturma yok. Ama söylediği için cezalar yağdırılmış bile...

Ne diyebiliriz ki...

                                          …

Orduyu kendinin zanneden, kendi kendini aldatır. Ordu, kendi kanunları içinde yaşar. İsmet İnönü

                                      …

Nagehan Alçı: Başkanlık sisteminin Türkiye’ye fayda sağlayacağını söylemiş ve yanılmış bir gazeteciyim.

                                                …

Bugünlük bu kadar yeter sanırım.

&

Kulağa hoş gelen sözler

"Kürtlerin tarih boyunca Türklerle yaptığı en karlı alışveriş Mehmet Metiner'i verip Sırrı Süreyya Önder'i transfer etmek olmuştur!..''

Ahmet Türk

&

Bir söz de benden

Devlet, her yurttaşın, farklılıklarına saygı duyma ve koruma taahhüdüyle eşitlik ilkesine göre davranan rasyonel organizasyon demektir.

&

YAŞAMAN LAZIM;

MASKE TAK,

MESAFEYE ÖZEN GÖSTER,

KENDİNİ ve ÇEVRENİ TEMİZ TUT.

AŞI OL KARDEŞİM

AŞI OL!

&

Türkiye Ne Zaman düzelir?

“İktidar, iktidara düşkün olmayan ve iktidardan gelecek yararlara ihtiyacı bulunmayanlara verilmelidir.”

Platon

Platon’un dediği olduğu zaman Türkiye düzelir.

&

Ulu Camiye;

Engelli insanların da girebilmesi için

Rampa yapılmalı...

&

Şimdi de sıra haftanın öğüdünde

Kirveme öğütler

Bak kirvem,

Yarın “O, bana nasıl bir yol çizdiyse, ben o yolun adamı oldum. Ne eksik ne fazla…” demek insanı kurtarmaz.

&

Gelelim “Dilimde tüy bitinceye kadar” yazacakları        

Geleceğimizi çalmayın.

Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.

Sur içi DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ haline getirilsin.

Şehrin eski adlarından biri, SUR İÇİNE VERİLSİN.

Eski stadyumun yeri ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI olsun.

Daha da önemlisi,

Sur içinde, yakılıp yıkılan bölgelerde evler, aslına uygun ve Diyarbekir evlerine yakışır bir biçimde yapılsın.

İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle. 

Dostça kalın.