Mardin’de şehir hastanesinin kurulacağı yönünde konunun tekrar gündeme gelmesi yer seçimi ile ilgili farklı taleplerin ortaya çıkmasına yol açtı. Genel anlamda bu konuda Mardin merkezde oturan halkın talebinin yanında bir de Kızıltepe ve Midyat gibi ilçelerinin de talepleri olduğu bir gerçek.

Mardin’de 30.03.2017 tarihinde yapılan mitingde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sözü sağlık alanında yaptıkları iyileştirmelere getirdi ve şu cümleleri sarf etti:

“Sağlıkta reformu yaptık. Şuanda her vatandaşım istediği hastaneye gidebiliyor mu? “Eveeeet Sesleri”. En kısa zamanda Mardin’in şehir hastanesi de yapılacak. Hedefimiz 30 büyük şehre 30 şehir hastanesi. Hastaneye girdiğinizde bir kapıdan girip öbür kapıdan her türlü tedavi yapılarak çıkılacak.”

İşte bu sözlerden sonra Mardin’de Şehir Hastanesi ne zaman kurulacak? Nerede inşaatına başlanacak? Gibi sorular da sorulmaya başlandı. Bu ve benzeri sorular bazen sıkça sorulur oldu bazen de hiç sorulmaz oldu ve konu gündemden düşer gibi oldu. Sanki konu kapandı diye düşünülmeye başladığı bir sırada şehir hastanesi kurulacağı konusu yine gündeme geliverdi.

‘Nerede Kurulacağı Hala Belli Değil’

Mardin’de şehir hastanesi kurulacağı ve inşaatına başlanacağı sanki an meselesi. Fakat Nerede kurulacağı tartışmaları sürerken konu ile ilgili bir “fikir birliğinin” hala oluşmadığı görülmektedir.

Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki artık nerede kurulacağı konusu netlik kazanmalı. Bu konuda belirsizliğin devam etmesi hem halkı usandırıyor hem de halkın kafasında “acaba işin içinde rant mı dönüyor?” gibi şüpheler de oluşuyor.

Bu konu yılan hikayesine dönüşmemeli. On yıllardır GAP Projesi hala bitirilmedi; bizi umutlandıran artık bu projenin sonuna yaklaşılmış olması. Ama halk yaklaşık 50 yıl çekti; halkshamasi söylemlerden bıktı; devlete olan güveni de bu konuda sarsıldı. Hastane konusu kendi çapında GAP hikayesine dönüşmemeli. Dileğimiz odur ki bu konuda Mardin halkının güveninin sarsılmaması ve şehir hastanesinin inşaatına hemen başlanması.

Halktan Gelen Talepler Normal

Hükümetin bir yerde yapacağı yatırımlarla ilgili halkın taleplerinin oluşması normal ve bu, bir demokratik gerektir de.

Şehir hastanesinin inşaatına yönelik taleplerin üç faklı şekilde konuşulduğunu ileri sürebiliriz.

1-Mardin merkezli talep, 2- Midyat’ın talebi 3- Kızıltepe’nin Talebi

Taleplerin olması kadar doğal bir şey olamaz. Ama bu kez Kızıltepelilerin taleplerini daha sesli ve daha kararlı bir şekilde dile getirdiklerine tanık oluyoruz.

Kızıltepelilere göre, şehir hastanesi Mardin-Kızıltepe arası bir yerde kurulmalı ve Havaalanına yakın olmalı.

Bize göre de makul ve mantıklı bir talep. Şehir hastanesinin havaalanına yakın olması gerekmektedir. Böyle bir konumda havayolunu kullanan hastaların daha kısa bir sürede ve daha ivedilikle hastaneye ulaşmaları söz konusu olur. Bu durum hastaya avantaj sağlayacağı kesin.

Kızıltepe’nin hasta hinterlandına da bakmak gerekir. Kızıltepe’ye Viranşehir ve Ceylanpınar dahil olmak üzere Mazıdağı ve Derik ilçelerinden de hastaların kolaylıkla havaalanına ulaşmaları söz konusudur ki bu anlamda da bir hasta yoğunluğundan söz edebiliriz. Mardin merkez başta olmak üzere Mardin’in ve Kızıltepe’nin yüzlerce ova köylerinin havaalanına rahatça ulaşmaları da hesaba katılırsa Kızıltepe talebinin dikkate değer olduğu görülmektedir.

Şu noktaların altı çizilmelidir:

Birincisi, Kızıltepe’nin makul talebi “ilimiz genelinde oluşmuşküçük hesap yapanların koridorunda” boğulmamalı ya da onların taleplerine kurban edilmemeli.

İkincisi, Mardin’de bir çok devlet kurumu var doğal olarak, il olması hasebiyle. Devlet kurumları bir yerleşim yerini devlete bağlanmasında rol oynar. Kızıltepe’nin büyük bir ilçe olması nedeniyle devletin sosyal ve siyasal kurumları ne kadar güçlü olursa şehrin devletle bütünleşmesi daha kolay olur. Aksi durumda şehir “ötekilik” duygusu yaşar ki devletin sisteminden kopmasına yol açar.

Bir de burada bir parantez açmak gerekirse, Kızıltepe’nin sosyo-politik gücünün ortaya çıkması için eski sayın milletvekilleri Selahattin Dağ, Mehmet Halit Demir ve AbdürrahimAkdağ  başta olmak üzere ilçenin STK temsilcileri Kızıltepe’nin sistemle barışık bir çizgiye gelmesi için bir kez daha öne çıkmalı. Bu durum, Kızıltepe’nin tarihi için yeni bir hamle olacaktır şüphesiz. Bunun neticesinde Kızıltepe kazanılacak, hepimize hizmet eden devlet de Kızıltepe’yi kazanacaktır. Peki kim kaybedecek? Elbette ki şiddet ve yıkım kültürü geliştirmek isteyen ve Kızıltepe’yi yalnızlaştırmak arzusunda olan bir kültürün sahipleri kaybedecektir.

Bu bağlamda yaklaşırsak şehir hastanesi bir sağlık kurumu olarak şehri devletin sosyal yapısına bağlar. Bu gibi nedenlerle şehir hastanesinin Kızıltepe’ye yakın bir yerde kurulması, şehir halkını devlete daha da yaklaştıracak bununla beraber şehir halkı bu anlamda mutlu da olacaktır. Tam da bu noktada başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere ilin eski ve yeni siyasetçileri ve devletin bürokratları Kızıltepe’den gelen bu talebi haykıran sese kulak vermelidir, diyoruz.

Saygıyla…