Geçen hafta Türkiye İstatistik Kurumu, başta buğday olmak üzere birçok tahıl ürününe ait verileri açıkladı.

Yapılan hesaplamalara ve ön görülen tahminlere göre TÜİK’in verileri yine toz pembe!

Nasıl mı?

Ülkede son yıllarda kuraklığın tarımsal üretimi düşüreceği, tarımsal ürünlerin önemli ölçüde ithalatla karşılanacağı, bunun da ekmek, makarna ve un gibi temel gıda fiyatlarına zam olarak yansıyacağı belirtiliyor.

Kuraklık nedeniyle tüm ürünlerde rekolte düşüşü olacağını belirten TÜİK'e göre özellikle buğday için yüzde 7.3'lük üretim kaybı bekleniyor.

TÜİK'in 1.5 milyon tonluk kayıp hesabına karşılık sahada gözlem yapan Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne (TZOB) göre bu yıl ki rekolte kaybı 2 milyon tonu aşacak.

Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) ise kaybın 4 milyon ton, üniversitelerin Ziraat fakülteleri de 3 milyon ton rekolte kaybının olacağını belirtiyor.

TÜİK verilerine bakarsak geçen yıl 20.5 milyon ton olan buğday rekoltesi bu yıl 1.5 milyon ton azalarak 19 milyon tona düşecek.

Diğer verileri de eklersek yolun sonu buğday ve diğer tahıl ürünlerinde ciddi bir azalma yaşanacak.

Ekmek, makarna, un gibi temel gıda ürünlerine zam anlamına gelen bu durum, üreticinin de vatandaşın da moralini şimdiden bozmuş durumda.

Kış mevsimi bitiyor.

Gerek Doğu ve Güneydoğu’da, gerekse ülke genelindeki kar yağışı bu yıl oldukça iyiydi.

Gözler Mart ve Nisan’da yağacak yağmurda.

Suyun kıymetini bilirsek, vahşi sulama ve gelişi güzel açılan sondaj kuyularından vazgeçersek, tarımsal üretime de darbe vurmamış oluruz.

Ayrıca, artan mazot ve gübre fiyatları karşısında tarımsal üretimden vazgeçme noktasına gelen çiftçilerimizi de sahadan çekmemek için gerekli tüm destekler sağlanırsa bizleri bekleyen krizi hafif atlatmış oluruz.

Saygılarımla