Türkiye’de demokrasinin daha da geliştirilmesi ve parlamenter sisteme tekrar geçilmek istenmesi iddiasıyla Millet İttifakını oluşturan siyasal partilerin bir araya gelmesiyle Türk siyasal tarihine yeni bir kavram geçti. Söz konusu kavram,  ittifak altı siyasi partilerden oluştuğu için kamuoyu bu oluşumu “6’lı Masa” olarak adlandırdı.

Fakat bir muhalif parti olan HDP Genel Başkanı bu oluşumda yer bulamadığı için bir sıkıntı hemen kendini dayattı. Bir türlü masada yedinci parti olamayan HDP, kimi zaman kendisine 6+1 dendi. Kimi zaman da HDP’ye 6’lı Masanın “gölgesi” dendi. Gelinen noktada HDP ile bu partiler arasında bir iletişimin olduğu aşikar olmakla beraber bu sıkıntının giderilmediği de bir gerçek.

HDP’nin adının bu masada anılmaması hem Kürtlerin önemli bir kısmını hem de HDP’nin taban ve tavanını rahatsız etmektedir. Bunun farkında olan HDP’li üst düzey aktörlerin girdikleri sıkıntılar nedeniyle seslerinin ve tepkilerinin yükseltildiği de duyulmaya, görülmeye başlandı. Bu rahatsızlık nedeniyle tepki furyasına Edirne Cezaevinde tutuklu olan eski eş başkan Selahattin Demirtaş da katılmaya başladı. Sadece tepki göstermekle kalmayan Demirtaş, dilini ve dozunu sertleştirerek 6’lı Masa’ya müdahalede bulundu. Hatta onun bu tepkisini bir kesim kamuoyu tarafından “6’lı Masa”ya ayar veya dizayn verme olarak adlandırıldı. Her ne olursa olsun HDP’nin 6’lı Masa”dan artık rahatsızlık duyduğu veya duymak zorunda kaldığı gün gibi ortada.

Kürtlerin Demokratik İnkarı mı Sözkonusu?

Kürt sorununa karşı ürkekçe davranan 6’lı Masa’nın pratiği veya çalışmaları Kürtleri rahatsız etmeye başladı. 6’lı Masa Kürtleri tarihi bir inkarla mı gömmek istiyor? Bunun adı kibarca “Demokratik” İnkar mı? Parlamenter sisteme geçeceğini iddia eden bu masa neden HDP’yi kabullenemiyor? Kaygılarının temelinde sadece muhafaza oyları kaybetmek mi var? Bunun sadece böyle olduğunu düşünmüyoruz elbette. Hatta Demirtaş da böyle olduğunu düşünmemektedir ki, işi köklü değişiğime götürecek kadar ileriye taşımak niyetindedir. Bunun böyle olduğu 12 Mayıs’ta bir grup aydına eşi Başak Demirtaş aracılığıyla gönderdiği mektubun satır aralarında görmek zor değildir.

6’li Masa, davranış ve söylemlerine bakılırsa, 2023 seçimlerine kadar deyim HDP’yi “idare” etmek istemektedir. Tek kelimeyle amaçları HDP’nin sahip olduğu oyları siyasal amaçları daha doğrusu “Erdoğan Karşıtlığında” kullanmaktır. Bilindiği üzere Şans Topu diye bir oyun vardır. Büyük ikramiye çekilen beş tane sayıyı ve artı bir sayısını bilmektir. Artı bir, 1-14 arası sayılarından bir tanesini çekilen beş sayı ile birlikte tek kolonda tutturmaktır. Bunun adı büyük ikramiye! İşte HDP de altının yanında artı bir olarak değerlendirilmek istenmektedir.

Büyük ikramiyeyi şayet, Millet İttifakının adayı veya 6’lı Masanın adayı kazanır, mevcut cumhurbaşkanı kaybederse ve Babasının kızı Meral Akşener “Perde Arkası” konuşulanları unutup “Dün dündür, bugün bugündür” derse HDP ne yapabilecek? 

Her şey açık bir şekilde kamuoyunun gözleri önünde yapılmalıdır. Sözler verilmemeli sadece, HDP özelinde Kürtlerin irili-ufaklı talepleri sözleşmelerle imza altına alınmalı ve bu sözleşmeler Kürtlerle paylaşılmalıdır. Bu sözleşmelere dair Kürt aydınları görüşlerini beyan etme fırsatı bulabilmelidir.

Yapılma olasılığı olan Kürtlerin demokratik inkarı, tarihsel kazanımlara dönüştürülebilir. Aksi olura tarihe hesap verecek olanlar HDP’liler olacaktır. Burada önemli olan siyasi sezginin güçlü bir biçimde uygulamaktır.

Saygıyla…