Bir yılı aşkın bir zamandır görmedim kadim şehir Diyarbekir’imi.

Boynu kopasıca bu koronanın.

Bir yere kıpırdayamıyorum ki…

Ne haldadır bilmiyorum.

Vallahi çokça merak ediyorum.

Acaba;

Sahi ne oldu?

Münir Karaloğlu’nun talimatıyla 6 burcun yapımı ile ilgili müjde verilerek, ihale sürecinin tamamlandığı açıklanmıştı.

Sahi ne oldu?

Sahi ne oldu?

2003 yılından bu yana tren garının ve tren yolunun kent dışına çıkarılmasına dair son derece yerinde bir fikir dönem dönem dile getiriliyordu.

Sahi ne oldu?

Sahi ne oldu?

20 yıldır her yerel seçim öncesi neredeyse tüm adayların vaatleri arasında yer alan "Diyarbakır Tramvay" projesi.

Sahi ne oldu?

Sahi ne oldu?

Diyarbakır'da 'Akıllı şehir' projesi

  1. Valisi Münir Karaloğlu başkanlığında düzenlenen bir toplantıda, koronavirüs salgını nedeniyle aksamalara neden olan 'Akıllı şehir' projesinin hızlandırılması için karar alınmıştı.
    Vali Münir Karaloğlu, başkanlığında kent ulaşımına yönelik problemlerin ve çözüm önerilerinin ele alındığı toplantıda, 'Akıllı şehir' projesi değerlendirilmişti.
    Toplantıda, 10 Mart 2020 tarihinde Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve ASELSAN arasında ön protokolü Akıllı ulaşım, trafik yönetimi, alternatif enerji kaynakları, çevre uygulamaları, vatandaşa ulaşım, şehir iletişim altyapısı, akıllı ödeme sistemleri ile akıllı şehir izleme ve yönetim sistemini kapsayan 'Akıllı şehir' projesine yönelik çalışmaların hızlandırılması talimatını verilmişti.

'Akıllı şehir' projesinin yanı sıra Diyarbakır'ın ana ulaşım planının da ele alındığı toplantıda ana ulaşım planı çerçevesinde, kentin hızlı gelişimine paralel bir şekilde artan nüfusuyla ilgili, şehir içi ulaşım ağı ve buna bağlı olarak otobüslerin güzergahları ile sefer saat ve sayılarının yeterliliği, üstyapının durumu çözüme kavuşturulacaktı.

Sahi ne oldu?

Sahi ne oldu?

795 yıllık sancak hala gurbet ellerde mi?

Biliyor musunuz bilmem. Hz. Süleyman Camiinde bulunan sahabelere ait ipekten yapılmış 795 yıllık sancak; Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından eserin muhafazasının uygun koşullarda ve hırsızlık olaylarına karşı güvenilir olmadığı kanaatiyle 8 yıl önce Gaziantep Mevlevi Hane Vakıf Müzesine teslim edilmişti.

7. Kolordu Komutanlığının, MİT’in, Jandarma teşkilatının ve de polis teşkilatının bulunduğu bir il olan kadim şehir Diyarbekir’de korunamıyor, Gaziantep’ korunsun diye gönderiliyor.

Taş yağacak başımıza taş.

Bu davranış aslında yukarıda sıraladığım kurum ve kuruluşlara bile büyük bir hakarettir.

Sahi ne oldu?

Sur İlçesi, Diyarbekır'ın iki gözüdür.

Orayı tarihi dokusunu bozmadan restore etmeliyiz, demiştim.

Sahi ne oldu?

Sahi ne oldu?

Hangi aklı evvelden türemiş uçuk bir fikir.

Diyarbekir’in tamda orta yerinden gecen tren yolunun etrafı duvarlarla örülmek istendi.

Ben o tarihte;

Hoş geldin Yeni Berlin. Hoş geldin 21. yüzyılda Diyarbekir'in kalbine bir bıçak gibi saplanan Berlin duvarı.

Hoş geldin.

Diyarbekir’e yapılmadık bir bu kalmıştı.

Onu da yapın demiştim.

Demiştim.

Sahi ne oldu?

Sahi ne oldu?

Kaç kez yazdım. Ölüme terk edilmiş, her an yıkılacak durumdaki Çifte Han…

Sahi şimdi ne oldu?

Ne olacak,

Onca yazımda belirttim, yıkıldı yıkılacak diye kimse kulak asmadı.

Sonunda duvar yıkıldı.

Neyse ki yıkıldığında o sokaktan geçen olmadığı için göçen ya da yaralanan olmadı.

Sahi sonra ne oldu?

Gidin bakın görürsünüz, hali pür melalini Çifte Hanın…

Sahi ne oldu?

Dünya Mirası,

Harabelik mi?

Diyarbakır Surları kan ağlıyor…

Mardin Kapı’da uyduruk o mahalle duruyor mu?

Sahi şimdi ne oldu?

Sahi ne oldu?

Ulu Cami’nin Ana Kapısının önündeki o hiç bir işe yaramaz heyula alt çarşı ve Dağ Kapı’daki doğal güzelliği katletmiş, güzelim Emirgan Çay Bahçesini yerle bir etmiş, meydan ve altındaki alt çarşı hala duruyor mu?

Sahi şimdi ne halde?

Bir şey olacağı yok.

Gözler kör kulaklar sağır.

&

Yıllar oldu yazıyorum;

Geleceğimizi çalmayın, diyorum.

Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın. İstiyorum.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün, yüzleşme gerçekleşsin. Her kes neyin ne olduğunu bilsin.

Nerde…

Sur içi DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ haline getirilsin.

Kalıcı ve yoğun işçi çalıştıran bir müessese yok. Bari turizm gelirleri ile insanlar ekmek bulsun diye haykırıyorum. Ne duyan var, ne gören.

Şehrin eski adlarından biri, SUR İÇİNE VERİLSİN. Fark fark edilsin…

Eski stadyumun yeri ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI olsun.

Diyarbekirli nefes alsın yıllardır top koşturulan yerde insanlar anılarını dile getirerek kahvesini yudumlasın.

Daha da önemlisi,

Sur içinde, yakılıp yıkılan bölgelerde evler, aslına uygun ve Diyarbekir evlerine yakışır bir biçimde onarılsın/yapılsın. Çünkü oralar tarihe mal olmuş, nedeni bilinen bölümlerdir.

Yani bilhassa surlar sanki dün yapılmış görünümü vermesin.

Yalnızca insanlar tarafından harap hale getirilen bölümler aslına uygun onarılsın.

Ancak savaş sırasında topla, gülleyle delinen hasar gören yerler aynen bırakılsın.

Gelip seyredenler altların konulan izah/açıklama yapan makinalardan ne zaman, hangi savaşta, neyle delindiğini, yıkıldığını çeşitli dillerde dinleyip öğrensin.

                              &

“ Bugün size fıkra gibi ancak gerçek bir olayı anlatarak yazıma son vermek istiyorum.

İnternette okumuştum size de aktarayım istedim.

Ablam, geçmiş olsun diye telefon eden ama konuşurken sürekli öksüren komşusuna "Sen de git test yaptır…" demiş.

Komşunun cevabı ibretlik…

"TEST YAPTIRAYIM DA ADIM MI ÇIKSIN?"

                                   &

Yukarıdakiler kör ve sağır.

Sanki aşağıdakiler çok mu hassas…

Bu zihniyette ki insanlar için doktorlar, sağlıkçılar ve en masumlar ölüyor…

                                 &

Türkiye ne zaman düzelir?

Bir başkasının yaşamına duyulan saygı, sevgi arttığında Türkiye düzelir.

                                &

Sıra haftanın öğüdünde.

Kirveme öğütler;

Kirvem, Mevlana diyor ki

Herkesi kendine eşit gör.

Her kim olursa olsun bir insanı küçümsemek, ahlaksızlık; çok büyük görmek de korkaklıktır.

İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle.

Dostça kalın.