Bir kez daha yazıyorum;

Sevgili okurlarım çeşitli zamanlarda değindim.

Bugün bir daha değinmek istiyorum.

Bu kez istek üzerine.

Son zamanlarda moda değimiyle gerek yazılı ve görsel basında, gerekse sosyal medyada Diyarbekir Surları konu edilerek Çin Seddi ile kıyaslama gibi yanlış bir yol tutuluyor.

Biri SUR,

Biri SET.

Bu kadar Basit.

Tabiri caizse okyanus ile deniz kıyaslanıyor.

Yanlış.

Çin'deki "SET"tir.

Diyarbekirdeki "SUR"dur.

Diyarbekir Surlarını setlerle kıyaslamayalım.

Diyarbekir Surları gerek uzunluk gerekse yükseklik ve gerekse tarihi geçmişi bakımından dünyada tektir.

Eşi benzeri yoktur.

&

Türkiye ne zaman düzelir?

Özgürlük, özgürlük, özgürlük diyen ve bunu Türkiye Halkına çok görmeyen hükümetler gelirse,

Halkından korkmak gibi fobiyi üzerinden atan, önce insan diyen yönetimler olursa ancak o zaman Türkiye düzelir.

&

İlginçtir;

İki genç avukatın ölümle pençeleşmesi bir sunucunun görevinden ayrılması kadar basında ve sosyal medyada yer bulmuyorsa yazıklar olsun bize.

&

Haberiniz var mı?

Belçikalı avukatlar ölüm orucundaki Timtik ve Ünsal'ı desteklemek için açlık grevindeler.

Hali pür melalimize bakın

&

Böylesi de var.

Koronavirüse yakalanan Nihat Hatipoğlu, hastalığına sevinen bir grup olduğunu söyleyerek "İslam'dan nefret sizi bu kadar mı kör, zavallı, sefih ve müptezel etti" dedi.

Sevgili okurlarım Hatipoğlu’nu sevmemek, “İslam’dan nefret etmekle eş değer mi?

Allah aşkına bilen biri bana bunu anlatsın.

&

Bunu biliyor muydunuz?

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, 2019 yılında cezaevleri için merkezi yönetim bütçesinden 6 milyar 993 milyon 138 bin lira ayrıldığını açıkladı. Cezaevlerine 2019 yılında ayrılan bütçe, aynı yıl Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Anayasa Mahkemesi gibi birçok kurumun yanında 6 bakanlığın bütçesini de geçti.

&

Sonuç olarak;

Bunca düşünen, yazan, çizen, ülkesi ve ulusu için politikalar üreten insanlar, özgürlükten yoksunken; çoğu zaman yazı yazmaktan utanç duyuyorum.

&

ACI HABER

238 gündür adaletsizliğe karşı, adil yargılanma talebiyle, bedenini ölüme yatırmıştı. Sonunda Dersimin asıl kızı avukat Ebru Timtik’ın kalbi 27 Ağustos Perşembe akşamı vazgeçti sessizce çarpmaktan.

Güle güle avukat kızım...

Yerin aydınlık olsun.

Aydınlık hep yoldaşın olsun...

Ah be kızım, ölüme yatmak bizim gibi ülkelerde ne yazık ki bir anlam taşımıyor. Kimseler umursamıyor.

Daha önce de yazmıştım ama…

&

Son söz.

Ahmet Arif'in de dediği gibi: "Çiçek gibi insanların kalbini kırdınız, umutlarını yok ettiniz, bahçeleriniz bahar görmesin."

&

Şimdi de sıra haftanın öğüdünde;

Kirveme öğütler;

Kirvem,

Sıradan hırsız paranızı, cüzdanınızı, bisikletinizi çalar. Politik hırsız ise geleceğinizi, hayallerinizi, bilginizi, eğitiminizi, sağlığınızı, gülümsemenizi çalar.

İkisi arasındaki fark; sıradan hırsız sizi seçer, siyasi hırsızı ise siz seçerseniz…

&

İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle.

Dostça kalın.

2021 yılı DİYARBEKİR YILI olsun

Geleceğimizi çalmayın.

Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.

Sur içi DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ haline getirilsin.

Şehrin eski adlarından biri, SUR İÇİNE VERİLSİN.

Eski stadyumun yeri ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI olsun.

Daha da önemlisi,

Sur içinde, yakılıp yıkılan bölgelerde evler, aslına uygun ve Diyarbekir evlerine yakışır bir biçimde yapılsın.

Ve sevgili meslektaşlarım, dernek yöneticileri, STK Yöneticileri; Zerzevan Kalesi, Çayönü, Mitras Tapınağı, Kortik Tepe, Hilar Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını koruyalım, gün yüzüne çıkaranları sahiplenelim.