İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan’ı genel merkezinde ziyaret etti. Yaklaşık bir buçuk saat süren görüşmenin ardından Akşener ve Babacan kameralar karşısına geçerek açıklama yaptı. Konuşmaya ilk olarak başlayan Babacan, yaptıkları görüşmede ülkede yaşanan sorunları ele aldıklarını belirtti. Ülkenin içinden geçtiği çoklu kriz ortamını ve bu kriz ortamında derin sorunlardan çıkışlardan çıkış içinde neler yapılması gerektiğini konuştuklarını belirtti.

Babacan, “Bir süredir üzerinde çalıştığımız parlamenter sistem var. Güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili 6 siyasi parti çalışmalarını hazırladılar. Biz bu çalışmayı çok önemsiyoruz. Ülkemizin içinde bulunduğu bu dar boğazdan çıkışın en önemli araçlarından birisinin sistem değişikliği olduğunu düşünüyoruz. Parlamenter sistemle ilgili de genel anlamda görüş alışverişinde bulunduk. Gördük ki çalışmalar birbirinden uzak çalışmalar değil ve aklın yolu bir. ” dedi.

Babacan, “Nasıl bir Türkiye hayal ediyoruz? Nasıl bir Türkiye görmek istiyoruz? diye baktığımızda gerçekten özlediğimiz tablo birbirinden farklı değil. Arkadaşlarımız 2 haftada bir toplanarak 4-5-6 ayrı sistemi en azından ilkeler bazından tek bir sistem haline getirebilecek miyiz diye bunun arayışında olacaklar” ifadesini kullandı.

‘UCUBE SİSTEMDE KALIŞ ÜZERİNE REKABET SİSTEMİ OLUŞACAK’

Daha sonra konuşan Akşener ise  “Türkiye’ye dair pek çok konuda istişarede bulundu. Bir de parlamenter sisteme dair dün kendilerinin açıkladığı daha önce de bizim açıkladığımız; biz ‘iyileştirilmiş güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş diyoruz. Diğer siyasi partiler güçlendirilmiş parlamenter sistem diyorlar. Hepimizin kendi renklerini içine kattığımız ama sonuçta bir ilkeler bütünü ortaya çıktı, şekilleniyor. Bir de seçime doğru gidiliyor, bu seçimde parlamenter sisteme geçiş ya da bu ucube sistemde kalış üzerine rekabet ortamı oluşacak” dedi.

AKŞENER: YA UCUBE SİSTEM YA DA PARLAMENTER SİSTEM

Akşener yaptıkları görüşmenin son derece faydalı olduğunu ve bu görüşmeleri sıklaştırma kararı aldıklarını belirterek, “Türkiye 20 yıldır hadi neyse son 10 yıldır istişare etmeyi unuttu. İstihare çok önemli bir konu. Farklı görüşlerin birbirini güçlendirdiğini istihare metoduyla görmek mümkün oluyor. Farklılıkların azaldığı, müştereklerin çoğaldığı bir dile doğru gidiliyor. Bir tek kişinin ben istedim oldu dediği bir Türkiye’de istiharenin önemi her şeyden fazla öne çıktı. Türkiye’de yaşayan herkes huzur, kendiyle barışmak istiyor, devleti yöneten insanların yargıya, ekonomiye talimat vermesini istemiyor. Yap işlet devret sisteminden vazgeçilmesini istiyor. Bütün bunların gerçekleşeceği bu fikirlerin tarihte seçim. O seçimde de muhtemelen ya bu ucube sistemin devamı üzerinden bir propaganda faaliyeti ya da bizlerin içinde olduğu güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişin üzerinde durulduğu, demokrasi, hukukun üstünlüğünün, adaletin yeniden uygulandığı bir yeni döneme geçiş anlamını taşıyacak. Bu istihareleri devam ettireceğiz” dedi.

‘CUMHURBAŞKANI ADAYI DEĞİLİM’

Açıklamanın ardından ikili gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazeteci Akşener’in ‘Başbakanlığa adayım’ açıklamasına işaret ederek Kılıçdaroğlu’nun bunun üzerine söylediği ‘Akşener’in başbakanlık görevini üstlenmesi bizim açımızdan son derece değerli olur. Ama bunlar ittifak içinde tartışılmış konular değil’ ifadelerini hatırlatarak yorumunu sordu. Akşener bu soruya, “ ‘Ben cumhurbaşkanı adayı değilim’ dedim net bir şekilde. Şimdi cumhurbaşkanı adayı değilseniz nereye adaysınız, nereye yürüyorsunuz diye gazetecisiniz sorarsınız. Ben de dolayısıyla ‘başbakanlığa adayım’ dedim.

Bunun anlamı nedir? partinizi birinci parti haline hep beraber sonuç alırsanız o zaman da başbakanlık görevi sizin olur. Yani cumhurbaşkanı adaylığı şahsi bir karar. Ben bir liderle bunu konuşmadım. Ama bu ülkenin önünü tıkayacak bir tutumun olmayacak demiştim. Sayın Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmesine de teşekkür ediyorum” yanıtını verdi.

‘KAHRAMAN HEP EGZANTİRİK AÇIKLAMALAR YAPIYOR’

Başka bir gazetecinin “İsmail Kahraman’ın anayasa ile ilgili açıklamalarını nasıl yorumluyorsunuz?” sorusuna ise Akşener, “Sayın Kahraman’ın açıklamaları yeni mi eski mi bilmiyorum. Ama hep egzantirik açıklaması olmuştur. Hep yaşına bağlamıştım. Kendisinin bir iftar sofrasına hem de rahmetli abimin arkadaşlarının yüzüne Miilet İttifakı içinde yer almamız sebebiyle şahsıma Meral Kılıçdaroğlu dediğini biliyoruz. Dolayısıyla kendini savunmak için ona bir protesto eden bir açık mektup yazdığımda bana FETÖ’cü demişti. Hep böyle oluyor. Sonuç olarak gördük ki ailesinin yarısı FETÖ’den kaçak. Dolayısıyla bu yaşlı arkadaşın evde oturup torunlarıyla ilgilenmesi ve kaçak göçek çoluk çocuğuyla onlara moral vermesinde büyük fayda var. Ve kendisini hatırlatmak için böyle egzantirik çıkışlardan uzak durmasında büyük fayda var” yanıtını verdi.

Editör: TE Bilişim