HABER MERKEZİ

DİYARBAKIR - HÜDA PAR Erbil Temsilcisi Abdussamet Yalçın, İstanbul Havalimanı'nda iletişim sorununun yaşanmaması için 36 dilde ve 80 lehçede 'anlık çeviri hizmeti' verilmesinde Kürtçenin olmayışı ve Sağlık Bakanlığı’nın 6 farklı dilde hazırladığı afişte Kürtçenin yok sayılmasına tepki gösterdi.

Türkiye’de 25 milyon nüfusa sahip Kürt toplumu ile birlikte Suriye, Irak ve İran vatandaşı çok sayıda Kürt’ün, sağlık hizmeti almak için Türkiye’ye geldiği halde bunların konuştuğu dile yer verilmemesinin bu toplumun yok sayılmasının sonucu olduğunu belirten Yalçın, hükümete çağrıda bulundu.

Geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün, "Bin yıl boyunca konuşulan bir dili siz nasıl yok sayarsanız?" şeklindeki beyanatını hatırlatan Yalçın, hükümetin halen bir muhalefet partisi gibi hareket ederek kendilerini sorunlardan beri görmelerini anlamanın mümkün olmadığını ifade etti.

Çözüm mercii olması gerekenlerin başkasını suçlamalarının yanlış olduğunu ifade eden Yalçın, "Kürt dili en az Türkçe, Farsça, Arapça kadar eski bir dil olup tarihte birçok devlet ve medeniyet kurmanın yanında 50 milyona yakın insanın ana dilidir. Böyle kadim bir kültür ve medeniyeti ifade eden bir dili yok saymak fecaattır." ifadelerini kullandı.

"Hatayı başkasında arama kolaycılığı bitmelidir"

Sağlık Bakanlığı’nın hastanelerde ilgili birimler için 6 farklı dilde afiş hazırlayıp Kürtçe yapmamasını değerlendiren Yalçın, "Kürt meselesinin çözümü ve Kürtçenin önünün açılması yönünde adımların atılmasının beklendiği bir süreçte bu tür uygulamalar hükümetin ciddi bir ayıbıdır. Kardeşlik temelinde birlik ve beraberliğin tesis edilmesi bu anlayışla mümkün değildir, dünyada neredeyse hiç duyulmamış diller için hastane ve havaalanlarında hizmet servislerinin kurulması, öte taraftan Kürtçe konuşan ziyaretçiler için böyle bir imkânın oluşturulmamasının bir izahı olamaz." dedi.

Kürtlerin sınır kapılarında ve Türkiye’deki hastane ile havaalanlarında yaşadığı sorunlara değinen Yalçın, "Türkçe bilmeyen çok sayıda Kürt vatandaşı vardır. Irak, Suriye ve İran’dan, hatta daha uzak ülkelerde yaşayan Kürtlerden Türkiye'yi ziyaret edenler, iletişim ve diyalog konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadırlar. Diğer dünya milletlerine sağlanan bu tür hizmetlerin Kürt toplumundan esirgenmesi medeni bir devlet yaklaşımı değildir. Bu ötekileştirici ve ayırımcı anlayış bir an önce bitmelidir. Bunu yapacak olan da hükümet yetkilileridir. Hatayı başkasında arama kolaycılığından vazgeçilmelidir." şeklinde konuştu.

 “Bu kadar ayrımcılık özel uğraşla mümkün”

Konuya dair Twitter hesabından tepki gösteren HÜDA PAR Halkla İlişkiler ve Tanıtım Başkanı Abdurrahman Cens ise, “Tayca, Teluguca, Danca diye ismi duyulmamış diller var, Yahudi’nin dili İbranice bile var ama bu memleket insanının bir dili olan Kürtçe yok. Bu kadar ayrımcılık özel uğraşla mümkün” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim