Diyarbakır, Marmara ve Ege kolları da diğer illerde yapılacak eylem ve buluşmaların ardından aynı gün yola çıkarak 14 Aralık'ta Ankara'ya ulaşacak.
YÜRÜYÜŞ PROGRAMI
DİYARBAKIR - 12 ARALIK CUMA
10.30: DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları'nın katılımıyla Batman'da Yılmaz Güney Sergi Alanı'ndan DEM Parti İl Binasına yürüyüş düzenlenecek.
ÇUKUROVA - 12 ARALIK CUMA
12.00 – Samandağ: Yürüyüş başlangıcı.
14.00 – İskenderun: Karşılama ve buluşma.
15.00 – Osmaniye Gişeler: Karşılama.
15.30 – Osmaniye Merkez: Buluşma.
19.00 – Mersin: GİŞ-DER ile buluşma.
13 ARALIK CUMARTESİ
10.00 – Akdeniz İlçesi: Buluşma ve uğurlama.
12.00 – Tarsus: Hal esnafı ile buluşma.
16.00 – Adana İnönü Parkı: Kitlesel buluşma; Gizerler İş Merkezi önünden parka yürüyüş. Barbaros Mahallesi semt pazarında tarım işçileriyle buluşma.
MARMARA - 12 ARALIK CUMA
11.00: Tekirdağ Çerkezköy’den DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın katılımıyla Marmara Kolunu startını verilecek.
14.00: Esenyurt Meydanı toplanma oradan Kartala ilçesine hareket edilecek.
13 ARALIK CUMARTESİ
10.00: Kocaeli Dilovası’nda Dem İlçesine gidilecek gün boyu ziyaretler gerçekleştirilecek.
17.00: Bursa Osmangazi Turgut Özal Parkı’na gidilecek. Bursa’dan gece yola çıkılacak.
EGE - 12 ARALIK CUMA
10.00: Ortaklar buluşma Cuma günü saat 10.00 ortaklarda buluşma
11.00: Aydın'da tarım işçileriyle buluşma gerçekleştirilecek.
12.00: Aydın'da fabrikada işçilerle buluşma gerçekleştirilecek.
17.00: Aydın Kent Meydanı'nda basın açıklaması düzenlenecek.
18.00: Aydın'dan kitle İzmir'e doğru yola çıkacak.
13 ARALIK CUMARTESİ
17.00: İzmir Alsancak Türkan Saylan Merkezi önünde buluşma gerçekleştirilecek.
18.00: İzmir Alsancak Gar önünde basın açıklaması düzenlenecek.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partinin Genel Merkezi'nde Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ile görüştü. Özer, sanal medya hesabından görüşmeye dair açıklama yaptı.
Özer, mesajında şunları kaydetti: "Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel ile yapacağımız bazı görüşmeler ve etkinlikler öncesinde Genel Merkezimizde bir araya geldik. Ayrıca bu görüşmemizde; mevcut gelişmeler, barış süreci ve demokratikleşme konusunda görüş teatisinde bulunduk. Bu çalışma ve çabalarımız, siyasi partilerle olan diyaloglarımız ülkemizin barış ve demokrasi hedefine yönelik olarak artarak devam edecektir."

Kazada, Suna Fidan, Mehmet Nur Fidan, Gülbahar Fidan ve Ramazan Fidan hayatını kaybederken Semire D., Selahattin D., Ahmet F., Mehmet F. ve Mehmet Nur Ü. yaralandı.
Kaza ile ilgili inceleme devam ediyor.

Yangının ailesiyle tartışan şahsın evini ateşe vermesi sonucu çıktığı, çocuklarını alıp evden ayrıldığı kaydedildi. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.

Eve gelen anne, kapının açılmaması üzerine durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekibi sevk edildi. İtfaiye ekipleri merdivenle daireye çıktı. Eve giren ekipler, çocuğu uyandırarak kapıyı açtı.

Komşuları tarafından yaklaşık iki gün önce görülen şahsın çeşitli hastalıkları bulunduğu, ilk belirlemelere göre ölümünün doğal yollardan gerçekleştiği belirtildi. Olay yerindeki incelemenin ardından Mevlüt Özdemir'in cenazesi Malatya Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.
Olayla ilgili başlatılan inceleme sürüyor.

Soruşturmayı derinleştiren Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) dedektifleri Aktaş'ın vücudunun farklı noktalarında darpizleri tespit edilmesinin ardından talihsiz adamın babası K.A., ağabeyi B.A. ve yengesi H.A.'yı gözaltına aldı.
BABA VE OĞLU KASTEN ÖLDÜRMEKTEN TUTUKLANDI
Jandarmadaki işlemleri tamamlanan yenge H.A., ifadesinin ardından serbest bırakılırken, baba K.A., ağabeyi B.A. adliyeye sevk edildi. Baba ve oğlu savcılık sorgusunun ardından çıkarıldıkları mahkeme tarafından 'kasten öldürme' suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. Baba ve oğul mahkeme çıkışında cezaevine götürülürken gazetecilerin olayı neden gerçekleştirdikleri sorularını ise yanıtsız bıraktı.

BAKIM EVİNE YERLEŞTİRİLEMEDEN HAYATINI KAYBETTİ
Aile üyelerinin geçtiğimiz dönemlerde engelli adama şiddet uyguladıkları öne sürülürken, birkaç köy sakininin olayla ilgili ihbarda bulunduğu ve bunun üzerine Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin eve gelerek tutanak tuttukları öğrenildi. Ekiplerin ayrıca Aktaş'ın bir bakımevine yerleştirilmesi için çalışma başlattığı da belirtildi. Ancak Aktaş'ın bakımevine yerleştirilemeden hayatını kaybettiği kaydedildi.
Diyarbakır’da akşam trafiği kilitlendi: Vatandaş, 2.5 saatte evine ulaşabildi! https://t.co/SxDZggiisQ pic.twitter.com/ar9XN8T1Bs
— Güneydoğu Ekspres (@ekspreshaber_) December 11, 2025
Tekel Kavşağı’ndaki bir apartmanda yaşayan bir vatandaş, yaşanan trafik keşmekeşliğini cep telefonu ile kaydederek haber merkezimize ulaştırdı. Görüntülerde, araçların uzun süre hareket edemediği, kavşağın metrelerce kuyruk oluşturduğu, sürücülerin ise adım adım ilerleyebildiği görülüyor. Vatandaş, yoğunluk nedeniyle evine ancak 2.5 saatte ulaşabildiğini ifade ederek duruma tepki gösterdi.

POLİS EKİPLERİ MÜDAHALE ETTİ
Görüntülerde ayrıca yunus ekipleri ve trafik polislerinin bölgeye gelerek müdahalede bulunduğu anlar da yer alıyor. Polis ekiplerinin kavşaktaki güzergâhlardan birini araç trafiğine kapatmasıyla birlikte sıkışıklığın kısa sürede çözüldüğü, akışın normale döndüğü görülüyor.
TEKEL KAVŞAĞI HER SABAH VE AKŞAM BÖYLE
Kent sakinleri, özellikle Tekel Kavşağı gibi yoğun bölgelerde kalıcı düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirterek yetkililere çağrıda bulunuyor. Kavşakta, her sabah ve akşam saatlerinde aynı sorunun yaşandığını hatırlatan vatandaşlar, bu kavşağa çıkan yolların rahatlatılması çağrısında bulundu.
"BU SORUNA ÇÖZÜM BULUNMALI"
Diyarbakır’da her gün tekrarlanan trafik sorununa çözüm aranırken, vatandaşlar “Bu çile artık bitmeli. Her gün sabah ve akşam saatlerinde aynı sorunu yaşıyoruz. Yetkililere sesleniyoruz, bu soruna bir çözüm bulunmalı" dedi.
Amedspor, liderlik aşkına çalışıyor! https://t.co/co1tX323sI pic.twitter.com/ASXRJ7DFWO
— Güneydoğu Ekspres (@ekspreshaber_) December 11, 2025
DİAGNE GÖZÜYLE İDMAN
Amedsporlu futbolcuların, Şeyhmus Özer Tesislerinde bugün yaptığı idman, neşeli geçti. İsrailli oyuncu Dia Saba'nın iki oğlunun da katıldığı idmanlarda, ligin gol kralı Mbaye Diagne, idman boyunca kamera ile çekim yaptı. Bir yandan çekim yapan Diagne, bir yandan da topa müdahale ederek, arkadaşlarına espirili sözler söylemesi, takımda gülüşmelere neden oldu.

KAZANMAK DIŞINDA SEÇENEK YOK
Teknik Direktör Sinan Kaloğlu yönetiminde başlayan antrenman, teknik ve taktik çalışma sonrası, yapılan çift kale ile sona erdi. Teknik Direktör Sinan Kaloğlu, şampiyonluk yolunda çok kritik bir maça çıktıklarını belirterek, kazanmak dışında bir seçeneklerinin olmadığını söyledi.

Şampiyon olmak için hata yapma şanslarının olmadığını belirten Kaloğlu, futbolculara da bunu empoze ediyor.
Gazze’de Filistinlilerin çadırlarını su bastı! https://t.co/YDoQ3CMgdp pic.twitter.com/4kIxRI8Dol
— Güneydoğu Ekspres (@ekspreshaber_) December 11, 2025
"ÇOCUKLARIMIN BOĞULMAMASI İÇİN BÜTÜN GECE UYANIK KALDIM"
Çadırını su basan Soha Qudeir, "Yermuk Kampı'ndaki yerinden edilmiş kişilerin çadırları dün gece şiddetli yağmur nedeniyle sular altında kaldı. Çocuklarımın boğulmaması için bütün gece uyanık kaldım. Şimdi soğuk ve yağmurdan dolayı hastalar. Durum son derece zor. Keşke bu zorlu dönemi atlatmamıza yardımcı olacak bir çadır, bir yatak veya herhangi bir şey alabilsem. Bütün gece çadırın içine su girmesini engellemeye çalıştık. Ama başaramadık. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Allah’tan başka kimsemiz yok" dedi.

"BU GECE NEREDE VE NASIL UYUYACAĞIMIZI BİLMİYORUZ"
Kampta kalan Filistinli Shafiq Dawas ise, İsrail saldırıları nedeniyle büyük acılar çektiklerini belirterek, "Bu çadırda iki aile kalıyor. Uyuduğumuz yataklar sırılsıklam oldu. Bu gece nerede ve nasıl uyuyacağımızı bilmiyoruz. Bizi yağmurdan koruyacak hiçbir şey yok. Her şey sırılsıklam oldu, yataklar, battaniyeler, mobilyalar, halılar. Dün gece hiç uyuyamadık. Uyanık kaldık ve yağmurun durması için dua ettik" dedi.
İsrail’in saldırıları nedeniyle Gazze’deki konutların yaklaşık yüzde 92’si tamamen veya kısmen tahrip olurken, Gazzeliler çadırlarda ya da çökme riski olan hasarlı binalarda hayatta kalmaya çalışıyor.
Amedspor, Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında 13 Aralık Cumartesi günü Diyarbakır Stadyumu’nda Bandırmaspor’u konuk edecek kritik maçın bilet fiyatlarını açıkladı. Taraftarların yoğun ilgi göstermesi beklenen karşılaşma için biletler satışa çıktı.
Kulüpten yapılan açıklamaya göre tribün kategori fiyatları şöyle:
Kuzey Kale Arkası: 100 TL
Güney Kale Arkası: 100 TL
Doğu (Maraton) Alt: 300 TL
Doğu (Maraton) Üst: 250 TL
Batı Alt: 700 TL
Batı Üst: 600 TL
VIP (215 ve 219): 2.000 TL
Misafir Tribünü: 130 TL
Zirve yarışında kritik öneme sahip mücadelede Amedspor, sahasında dolu tribünler önünde sahaya çıkmayı hedefliyor. Kulüp, taraftara “Erken alın, yerinizi ayırtın" çağrısında bulundu.
Diyarbakır’da futbol atmosferinin yeniden zirveye çıkması beklenirken, bu hafta sonu stadyumun büyük ölçüde dolması öngörülüyor.
Merkezin hayata geçirilmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Eker, atın tarih boyunca insan hayatını kolaylaştırdığını belirtti. Bakanlığı döneminde Türkiye'deki ilk hippoterapi merkezini 2013'te Bursa'nın Karacabey ilçesinde açtığını dile getiren Eker, şöyle konuştu:
"1-2 DÖNÜM ARAZİ, ÇADIR VE BİR KAÇ AT İLE EĞİTİCİLER YETERLİ"
"Görevim sırasında Diyarbakır Hipodromu da olmak üzere merkezlerin sayısını 5'e çıkardım. Bu açılışını yaptığım 6'ncı hippoterapi merkezi olacak. Türkiye'nin 30 büyükşehrinde hippoterapi merkezi kurulmasını istiyorum. Nasıl ki belediyeler, mahallelerde yüzme havuzları, voleybol, basket sahaları yaparlar. Belediyelerin atlı sporlar için de merkez kurmaları gerekiyor. Hep çağrıda bulundum. Basit bir şey. Çok büyük maliyetler de gerektirmiyor. 1-2 dönüm arazi, çadır, birkaç at ve eğitici gerektiriyor. Büyük masraflar ve maliyetler gerektirmiyor."

"BÖLGEMİZ VE ÜLKEMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR İHTİYAÇ"
Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat ise merkezin bölge ve ülke için önemli bir ihtiyaca karşılık vereceğini ifade etti. Eronat, merkezin açılışını yapmakla kalmadıklarını aynı zamanda birçok bireyin hayatına dokunacak, onlara yeni bir umut ve iyileşme fırsatı sunacak adımlar attıklarını söyledi. Merkezin alanında uzman ekibi, bilimsel yaklaşımları ve insana dokunan hizmet anlayışıyla sağlık ve rehabilitasyon alanında önemli bir ihtiyaca cevap verecek yapı olarak hayata geçtiğini belirten Eronat, şunları kaydetti:
"Hippoterapi, fiziksel, duyusal ve psikolojik gelişime katkı sağlayan, özellikle çocuklarımız ve özel gereksinimli bireyler için son derece etkili bir at destekli terapi yöntemidir. Modern altyapısı, güvenli uygulama alanları ve profesyonel ekibiyle bu merkez, ülkemizde örnek gösterilebilecek nadir merkezlerden biri ve veteriner fakülteleri arasında ise ilk olma özelliğini taşımaktadır."

Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sadık Yayla da Diyarbakır'ın hayvancılık alanında önemli bir kent olduğunu söyledi. Sosyo-kültürel yapısının yanında kentin hayvancılık alanında önemine değinen Yayla, mevcut hizmetlerine ek olarak, merkezin faaliyete geçirilmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti.
Açılışın ardından Eker ve Eronat, katılımcılarla merkezi gezerek yürütülen çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı, dezavantajlı çocuklar için düzenlenen terapide, öğrencilerle sohbet etti, çeşitli oyuncaklar hediye etti.
Törene, Dicle Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Aytaç Coşkun ve Prof. Dr. Mehmet Siraç Özerdem, Genel Sekreter Doç. Dr. Mustafa Uğurlu Arslan, akademisyenler, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, öğrenciler ve davetliler katıldı.
KOBİ’lere ve işverene dev destek paketi: 48 milyar liralık kaynak https://t.co/zDQPhbpOo0 pic.twitter.com/Jij7gfFUW0
— Güneydoğu Ekspres (@ekspreshaber_) December 11, 2025
İletişim Başkanlığı duyurduğu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamasında, şu bilgilere yer verildi:
"İstihdamını koruyan KOBİ’lerimize, çalışan başına verdiğimiz aylık 2 bin 500 liralık desteği, 2026 senesinde 3 bin 500 liraya yükseltiyoruz. Ayrıca, büyük ölçekli firmalarımızı da programa dâhil ediyoruz. Böylece toplam 48 milyar liralık bir destekle, 1 milyon 100 bin istihdamı koruyacak, emekçi ve sanayicimizin yanında olacağız. 2025 yılı için işverenlerimize asgari ücret desteği olarak, her bir işçimiz için bin lira veriyoruz. 2025 yılı Ocak–Kasım döneminde, istihdamın korunması amacıyla 53 milyar lira kaynak kullandık. ‘Kadın, Genç ve Mesleki Yeterlilik Belgesi Olanların Teşviki’ programında 24 ila 54 ay arasında sosyal güvenlik desteği sunuyoruz. Bu teşvik programının 2026 yılı sonuna kadar uzatılacağına dair müjdeyi de bugün burada paylaşmak istiyorum. Hayırlı uğurlu olsun."
İletişim fakültesi öğrencilerine yönelik hazırlanan programda, yapay zekanın habercilikte kullanımı, doğrulama süreçleri, dezenformasyonla mücadele, dron çekimleri ve mobil habercilik gibi alanlarda teorik ve uygulamalı eğitimler verilmesi hedefleniyor.
Programda konuşan İletişim Başkanlığı Gaziantep Bölge Müdürü Mücahit Taşkın, teknolojinin hızla geliştiği bir dönemde tüm dünyanın bir "yanılsama alanı" ile karşı karşıya kaldığını söyledi.

Taşkın, şunları kaydetti:
"Yapay zeka çağında habercilik, yalnızca içerik üretmek değil, anlamak, doğrulamak, çözümlemek ve topluma güven vermek demektir. Sizler, geleceğin gazetecileri, kameramanları, editörleri, sosyal medya yöneticileri ve iletişim uzmanları olarak bu sorumluluğu taşıyacaksınız."
Duyarlı Medya Derneği Başkanı Ayşe Altuğ da yapay zeka çağında habercilikle ilgili konuşma yaptı.
Açılış konuşmalarının ardından program, TRT Haber Koordinatörü Hüseyin Erdoğan’ın yapay zekanın iletişim teknolojilerine etkileri üzerine yaptığı sunumla devam etti.
Cumartesi günü sona erecek programda, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Buğra Ayan, TRT Haber Kanal Koordinatör Yardımcısı Ogün Öcek, TRT Haber Kameramanı Mikail Sevinç, TRT Haber Muhabiri Züleyha Cebeci ve TRT World Kıdemli Haber Prodüktörü Saliha Eren de gençlere deneyimlerini aktaracak.
Kar yağışı, buzlanma, çığ riski ve yol kapanmaları gibi birçok unsuru aynı anda yönetmeyi gerektiren karla mücadelenin kapsamlı bir süreç olduğunu ifade eden Kızılkaya, "Bu doğrultuda önceliğimiz vatandaşlarımızın günlük yaşamlarının aksamadan sürmesidir. Tüm kurumlarımız bu hedef doğrultusunda kendi sorumluluk alanlarında hazırlıklarını tamamlamıştır." dedi.

İlgili kurumların acil durumlara hızlı şekilde müdahale edebilmek için personel ve araçlarını hazır bulunduracağını belirten Kızılkaya, İl Özel İdaresi bünyesinde 47 araç ve 100 personel, Siirt Belediyesi bünyesinde 18 araç 68 personel, Karayolları 94. Şube Şefliği bünyesinde 27 araç ve 50 personel görevlendirildiğini ve 300 ton tuz stoku yapıldığını aktardı.
Toplantıya ilgili kurum müdürleri, teknik ekipler ve sahada görev yapacak birimler katıldı. Karla mücadelede kullanılacak iş makineleri ve araçlar da itfaiye bahçesinde sergilendi.
Youtube canlı yayınında yaptığı açıklamalar nedeniyle ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik' suçundan hakkında soruşturma başlatılan gazeteci Enver Aysever gözaltına alınmıştı. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma kapsamında Aysever, emniyetteki işlemlerinin ardından Küçükçekmece Adalet Sarayı'na sevk edildi. Savcılıkta ifade işlemleri tamamlanan Aysever, ‘tutuklama' talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Enver Aysever, hakimlik işlemlerinin ardından ise ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Sakık, 1990’lı yıllarda Devlet içinde yuvalanan karanlık çetelerin binlerce cinayet işlediğini belirterek, “Devlet içine konumlanmış kişilerce korunmuşlardır. Bu dönemle hesaplaşılmamış işlenen cinayetlerin üstü örtülmüş failler güvenlikçi kaygılarla cezasız bırakılmıştır. Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım sözde yıllardır aranmasına rağmen bulunamamıştır. Sözcü Gazetesi Ankara temsilcisi Saygı Öztürk’ü arayan bir şahıs kendinsin ‘Yeşil’ olduğunu söyleyerek Suriye’de yaşadığını ve Devletin yerini bildiğini söylemiş. daha önce Türkiye’de olduğunu Konya’da gözaltına alındığını ama bazı isimlerin araya girmesiyle serbest bırakıldığını anlatmıştır. Uzun zamandır aranan bir tetikçi ben buradayım demekte ve Devletin kendisine dokunamayacağını hatta koruyacağını ima etmiştir” dedi.
Sakık, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması amacıyla verdiği önergede şunları sordu:
*1990’larda işlenen nerdeyse bütün faili meçhul cinayetlerde adı geçen bir şahıs aradan geçen onca yıla rağmen neden yakalanmamıştır?
*Mahmut Yıldırım olduğunu söyleyen şahsın ifade ettiği üzere devletin kaldığı yeri bildiği halde kendisini gözaltına almadığı bilgisi doğru mudur?
*Kendisinin de dile getirdiği, yaşanan olay ve olgulara bakıldığında da korunduğu açık olan bu tetikçiyi kim veya kimler hangi amaçla korumaktadır?
*Bakanlığınız, yeşil kod adlı tetikçi katilin hangi bilgileri bildiği ve hangi ağ içinde suçlar işlediğine dair malumata sahip midir?
*Bu süreçte “Yeşil” kod adlı kişinin isminin tekrardan ortaya çıkması neyin işaretidir?"