Bugünler de tek gündemimiz var, o da Koronavirüs (Covid-19). 2019’un son ayında Çin’de ortaya çıkan ve bir anda tüm dünyayı sararak Dünya Sağlık Örgütü tarafından Pandemi, yani salgın ilan edilmesine neden olan virüs, insanlığı tehdit eder duruma geldi.

Koronavirüs ülke-ülke, kıta-kıta gezerek geçtiğimiz günlerde ülkemize geldi. Aslında bu süreyi daha iyi değerlendirebilirdik. Çünkü virüsle mücadele de ağır kayıplar vermesine rağmen katı önlemlerle başarılı sağlamış bir Çin ve çok fazla test yaparak başarılı olmuş Güney Kore gibi iyi, İtalya ve İran gibi kötü ve de Amerika Birleşik Devletleri ile İngiltere gibi kararsız örnekler bulunuyordu. Biz ne yaptık ne yazık ki, süreci iç politik çekişmelere kurban ettik.

Şimdi Koronavirüs ülkemizde ve hızla yayılıyor. Önümüzde bu kadar örnek olmasına rağmen, maalesef yine de ne yapacağımızı bilemez bir durum söz konusu. Her nedense tedbirleri bir anda alacağımıza tek-tek, gün-gün tedbirlerle ilerlemeye çalışıyoruz. Fakat bu tedbirlerin toplamı bir arada alınmadığı takdirde, virüsle mücadele de başarı sağlamak zor olabilir.

Bilim insanları çok önemli uyarılar yapıyor, ama siyasi irade bu uyarıları ne kadar dikkate alıyor o tartışılır. Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, önümüzdeki bir haftanın Türkiye için son derece kritik olduğunun altını çizerek, ‘Şu bir haftada herkes evlerine girmezse, insanlarla temasa devam ederse, bu işi kontrol etmemiz mümkün değil’ diyerek çok önemli bir uyarıda bulundu.

Koronavirüs salgınıyla birlikte sağlık emekçilerinin de ne denli önemli bir görev ifa ettikleri bir kez daha net anlaşıldı. Her zaman söylediğimiz gibi elbette ki, her meslek grubunun içinde olduğu gibi, sağlık çalışanlarının içinde de birkaç kötü örnekler olabilir. Ancak, bu münferit olaylar sağlık çalışanlarının fedakarlığını gölgeleyemez.

Yıllardan beri sağlıktaki şiddet gündemde olmasına rağmen bir türlü gerekli yasal düzenlemeler ve gerekli çalışmalar yapılmamaktadır. Bugüne kadar sağlık emekçilerinin uğradığı şiddeti ve çalışma koşullarının kötü oluşu hep görmezden gelindi.

Sağlık emekçilerinin uğradığı şiddetle ilgili Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel başkanlığındaki Bilim Platformu’nun, geçtiğimiz yılın son aylarında Sağlık Bakanlığı’nın sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti takip etmek için başlattığı ALO 113 Beyaz Kod Uygulaması verilerinden faydalanarak politika notu hazırladı. O politika notunda öne çıkanları şöyle sıralayabiliriz.

* Türkiye’de her gün ortalama 40 sağlık çalışanı, fiziksel, psikolojik ve sözel şiddet biçimlerinden birine maruz kalıyor. Her saat başı birden fazla sağlık çalışanı şiddete uğramaktadır.

* Sağlık çalışanlarının dörtte üçü çalışma yaşamlarında en az bir kere şiddete maruz kalmaktadır.

* 2005-2019 yılları arasında görevi başında öldürülen hekim sayısı 9’dur.

* Son 7 yılda şiddete uğradığını bildiren sağlık çalışanı sayısı 90 bini aşmıştır.

* Hekimlerimizin yaklaşık yüzde 95’i sağlık sektöründe şiddetin artmasında siyasilerin, sağlık çalışanlarını halk nezdinde değersizleştiren beyanatlarının etkili olduğunu belirtmişlerdir.

* Türkiye’de yalnızca 2015-2017 yılları arasında 431 sağlık çalışanı intihar etmiştir.

* Ülkemizde sağlık hizmeti almak üzere 2002 yılında hekime müracaat sayısı 209 milyon iken, bu rakam 2017 yılında 719 milyon başvuruya ulaşmıştır. 2002 yılında Türkiye’de bir yurttaş yılda ortalama 3 kez hekime başvururken, 2017 yılında bu sayı üç kattan fazla artarak 9’a ulaşmıştır. Oysa OECD ülkelerinde bu oran 7’nin altındadır.

* Dünya Sağlık Örgütü’ne göre sağlıklı bir muayene için hasta başına 20 dakika süre ayrılması gerekirken, Türkiye’de hekimler kamu kurumlarında ve özel sağlık kuruluşlarında hastalarına kimi zaman 5 dakikaya kadar inen sürelerde zaman ayırabilmektedir.

* Yurtdışında çalışmak üzere Türk Tabipleri Birliği’nden sicil verisi isteyen hekim sayısı 2012 yılında 59 iken, bu rakam 2019 yılında 906’ya ulaşmıştır. Bir diğer deyişle, yurtdışına gitmeyi hedefleyen hekim sayısında 7 yılda 15 kat artış olmuştur.

Bugün balkona çıkarak avuçlarımız patlarcasına alkışladığımız sağlık emekçilerinin durumu bu… Biz ise sağlık emekçilerinin kıymetini bugün mu anlıyoruz?

Sevgiyle kalın.