Dr. Aldemir, açıklamasında, "Çünkü vücudumuzun amiral gemisi olarak tanımlanan beynimiz; düşünce, duygu, davranış ve hareketleri koordine eden devrelerle düzenlenmiş milyarlarca sinir hücresinden oluşan bir muamma hala. Sinir sistemimiz tıpkı karmaşık bir otoyol ağı gibi vücudumuzu beynimize bağlıyor ve beynimiz gelen her veriyi analiz ediyor. Uzayan yaşam süresi ve değişen çevre koşulları nedeniyle beyin ile ilgili hastalıkların da artması onun hakkında daha çok bilgiye ulaşmamızı zorunlu hale getiriyor. Bu kadar muazzam bir organ hakkında yapılan araştırmaların ilerlemesi ve yararları konusunda halkın farkındalığının artırılması için düzenlenen küresel kampanya Beyin Farkındalık Haftası da bu amaca hizmet ediyor. Beyin ve sinirbilim konularına gösterilen önemin bu tür farkındalıklar sayesinde artıyor. Vücudumuzun çeşitli noktalarından beynimize her an milyonlarca sinyal ve ileti gidiyor. Beyin de bu bilgileri nöronlar aracılığıyla değerlendiriyor, eski bilgilerle karşılaştırıyor, nöronlar arasında yeni bağlantılar kuruyor” dedi.

Dr. Arzu Aldemir, beyin hakkındaki şehir efsanelerine de ışık tutan şu bilgileri paylaştı.

“Daha büyük beyne sahip olanlar daha mi zekidir?”

“Yanlış! Sinir hücreleri arası bağlantı yoğunluğu, beyin büyüklüğünden daha önemlidir. Örneğin, Albert Einstein'ın beyni, ortalama bir insanın beyninden daha küçüktü ancak sahip olduğu yoğun bağlantılar sayesinde ortalamanın üzerinde bir zekaya sahipti.”

“İnsan beyni, son 20 bin yılda giderek küçülmüş mü?”

“Doğru! Beynimizin küçüldüğü doğru. Bilim insanları, bunun altında yatan sebepleri şöyle sıralıyor:

‘Hava sıcaklığının artışı ile beraber küçülen vücut hacmi. İnsanların topluluklar halinde yaşamaya başlaması ve sosyal ilişkinin gelişimi ile, çevrelerinden aldıkları yardım sonucunda doğal seleksiyondan korunarak hayatta kalmaları. Hayvanlarda da izlendiği gibi, daha az saldırgan davranışlar yani bir nevi evcilleşme sonucu beyin hacminin küçülmesi’.”

“Beyin eş zamanlı olarak birden fazla işi yürütebilir mi?”

“Yanlış! Beyin, dikkat gerektiren birden fazla işi eş zamanlı sürdüremez. Ancak, bir işi yarıda bırakıp diğerine atlayarak ve sonrasında tekrar bir önceki işe dönerek çalışabilir. Ancak üstün zekalılarda bile, bu tarz bir çalışmanın başarıyı düşürdüğü izlenmiştir.”

“Yeni bilgiler öğrenmek, beyinde yeni hücreler oluşmasını sağlar mı?”

“Yanlış! Öğrenme süreci, beyinde yeni sinir hücreleri oluşturarak değil, var olan sinir hücreler arası bağlantılar gelişmesi ile gerçekleşir. Ne kadar tekrar yapılırsa, bağlantılar o denli yoğunlaşır.”

“Anne karnında, bütün beyin hücreleri dişidir mi?”

Dr. Arzu Aldemir:

“Doğru! Tüm insan yavruları, anne karnında henüz embriyo aşamasında iken bir dişinin beyin hücrelerine sahiptir. Gebeliğin 5-6. haftalarında bu hücreler, erkeklerde bulunan Y kromozomunun etkisi ile üretilen testosterona maruz kalarak değişime uğrar ve erkek beyni şekillenmeye başlar. Testosteron etkisi olmadan, tüm beyinler dişi beyni özelliklerine sahiptir.”

“Beyin ağrıyı hissetmez mi?”

“Doğru! Bu konu, beynin neresine dokunduğunuza göre değişir. Beyni çevreleyen zarlar ve diğer yapılar ağrıyı hissederken beynin kendisine dokunursanız hiçbir şey olmayacak, ağrı algılanmayacaktır.”

“Beyin gelişimi 18 yaşında tamamlanır mı?”

“Yanlış! Beyin gelişimi yetişkin yaşta da devam eder. Özellikle beynin ön bölgesinde bulunan ve mantık yürütme, karar vermeden sorumlu prefrontal korteks insanlarda ortalama 26 yaş civarında gelişimini tamamlayacaktır.”

“Beynin büyük kısmı yağdır mı?”

“Yanlış! Beynin yüzde 75-80 kadarı sudan oluşur. Su oranını dışarda bırakırsak, beyindeki yağ oranı yüzde 60’tır. Bu haliyle beyin, vücudun en yağlı organı kabul edilir ancak yağdan çok su içerir.”

“Beynimizin sadece yüzde 10 kadarını mı kullanıyoruz?”

“Yanlış! Bu inanış, geçmişte bazı araştırmacıların yanlış yorumlarına dayanır. Beynin büyük kısmı sürekli aktif haldedir ve beyinde istirahat halinde bile, örneğin uykudayken, bu aktivite büyük oranda sürmektedir.”

“Sağ beyin yarısını kullananlar daha üretken, sol beyin yarısını kullananlar daha mantıklıdır. Doğru mu?”

“Yanlış! Pek çok insan sağ ya da sol beyinli diye ayrılamaz. Ayrıca hem üretkenlik hem de mantık yürütme, her iki beyin yarısının beraber çalışması ile mümkün olabilmektedir. Dolayısıyla pek çok beyin fonksiyonu, beynin tek bir yarısına atfedilemez.”

“Omurilik gelişimi, 4-5 yaş civarında mı tamamlanır?”

“Doğru! Beynimizin aksine, omurilik gelişimi 4-5 yaşta tamamlanır. Çevresindeki yapılar ve omurga ise gelişmeye devam eder.”

“Memelilerdeki en büyük beyin, insandadır. Doğru mu?”

“Yanlış! Memelilerde bulunan en büyük beyin, ortalama 8 bin santimetreküplük hacmiyle balinalara aittir. Öte yandan beden büyüklüğüne oranla en büyük beyin, insanda bulunur.”

“İnsanlar beyinde sabit sayıda sinir hücresi ile mi doğar?”

“Yanlış! Beynin hafıza, ruh hali ve ödüllendirme ile ilişkili parçası olan hipokampus, yetişkin yaşa kadar yeni sinir hücreleri oluşturabilir. Öte yandan diğer beyin bölgelerinde yeni sinir hücresi oluşumu izlenmez.”

“Şekerli gıda tüketimi, dikkatte azalma ve hiperaktiviteye yol açar mı?”

“Yanlış! Yıllarca aileler tarafından gerçek olduğuna inanılarak, çocuklarda kısıtlanmış olan şeker alımının, kontrollü bir çalışma ile aslında böyle bir etkisinin olmadığı gösterildi.”

Beyin, az miktarda da olsa elektriksel aktiviteye sahiptir. Doğru mu?

“Yanlış! Beyin, uyanıkken 25 watt elektrik üretir ve bu da bir ampülü yakmaya yetecek kadar çoktur.” (İHA)

Editör: TE Bilişim