Mardin’de basın çalışmalarını incelemek, araştırmak ve derli-toplu bir eser haline getirmek gibi bir sorunum olmuştur hep. Bu nasip oldu bana, şöyle ki adeta bir taşla iki kuş vurmuş oldum. Hem Artuklu Üniversitesi tarih Anabilim dalı yüksek lisans programına girmiş olduğumdan tezimin konusu oldu, hem de bir gün bu çalışmanın mutlaka kitap olarak basılmasını hep hayal ettim.

İşte elinizdeki bu kitap bu hayalin gerçekleşmesi ile oldu. 2019 yılında Mardin Artuklu Üniversitesi’nde gerçekleştirdiğimiz Yüksek Lisans tezine dayanan bu kitapta Mardin basının çoğulcu özelliklerini ve en önemlisi çok partililik olgusunun yerel basında yol açtığı etkilerini göstermeye çalıştık. Bu nedenle çalışmamızın bugün Mardin’de siyasetle uğraşanlara yardımcı olacağını ummaktayız. Elbette bu çalışmanın hedeflenen okur kitlesi sadece basın mensupları olmayacaktır; başta siyasetçiler olmak üzere Mardin’i yakından tanımak isteyen herkese yardımcı olacağını ummaktayız.

Yazılı, görsel veya sanal olsun basın daima kamuoyunun oluşmasında en etkili araçlardan biri olduğu bir gerçek. Basının okuyucu ya da izleyicilerine sunduğu bilgiler ve görsel, işitsel malzemeler aracılığıyla oluşan atmosferde siyasal bilincin etkisi gelişim göstermektedir. Şu anda elinizde tuttuğunuz kitapta, basının bu etkisini 1950-1960 arasında Mardin özelinde ele almaya çalıştık.

Bu yazımızda kısaca Mardin’de yerel basının öyküsüne değinmek istiyoruz.

Mardin, bulunduğu konumuyla Cumhuriyet öncesinde de ve sonrasında da daima önemli illerden biri olmuştur. Bu önemine rağmen Mardin’in kendi yerel basınıyla tanışması o kadar gerilere gitmez. Zaten Osmanlı’nın Müslüman tebaasının matbaayla olan ilişkisi epey sorunlu olmuştur ki bu da yazılı basının Müslüman coğrafyada ortaya çıkışı gecikmiş/gecikilmiş bir zamana tekabül eder.

Mardin’de yerel basının doğup gelişmesi sürecinde bazı ilkler de yaşanmıştır. 1 Ağustos 1927 tarihi Mardin Gazetesi’nin yayına başladığı tarihsel an olmuştur. Bu tarihlerde gerek yaygın gerek yerel basın hala Osmanlıcayı kullanmaktadır. Ancak 1 Kasım 1928 tarihinde yapılan Harf Devrimi ile Arap Alfabesi terk edilmiş, Latin Alfabesi’ne geçilmiştir. Bu tarihten çok kısa bir süre sonra Mardin Gazetesi Latin harfleriyle yayın yapmaya başlamıştır ki bu adım, ilimizin yerel basın tarihi açısından hem Atatürk devrimlerine verilen destek siyasi ve kültürel bir anlama sahiptir. Gazete bundan böyle Mardin Halkevi çalışmalarını sayfalarında yer verecektir ki bu anlamda şehirde okuma-yazma oranını olumlu anlamda etkileyecektir. Anadolu Basın tarihinde Mardin’de bu anlamda yaşanan ilklerden söz edilebilir.

Cumhuriyetin kuruluşundan çok partili sisteme geçişe kadar olan süreçte Mardin basının çoğulcu bir nitelik gösterdiğini söyleyemeyiz. Ancak çok partili yaşamla birlikte hem ülke genelinde, hem de Mardin özelinde çoğulculuğun basına yansıdığı görülür.

Zaten şehir olarak Mardin’de objektif bir çoğulculuk vardı. Bilindiği gibi şehrimiz çok kültürlü, çok etnili ve çok dilli bir yapıya sahiptir. Çok Partili yaşamın şehre gelmesi toplumda bir hareketliliğin gelişmesine yol açmıştır. Buna basındaki çok seslilik de eklenince farklı dinamikler ortaya çıktı. Bu nedenle İncelemek istediğimiz zaman dilimi bir hayli önem kazandı.

Yaptığımız çalışma sonucunda Mardin merkezde yaklaşık 10 gazetenin yayın yaptığını gördük. Muhalif ve iktidar yanlısı bunun yanında ne iktidardan yana ne de muhalefetten yana ancak deyimleriyle ‘Mardin’den Yana’ olan gazetelerin de yayın yaşamanı sürdürdüklerini de gördük. Yani o yıllardaki Mardin’de siyasi bilinci yüksek olan bir kamuoyundan söz edebiliriz. Bu anlamda ortaya çıkan manzaranın bugünkü iktidar-muhalefet anlayışlarına ışık tutacağını söyleyebilirim. Bu çerçevede yazdığım kitabın bugünkü Mardin’i daha anlayabilmek için hem siyasetçilerin, hem de konuyla ilgili STK mensupları tarafından da okunması halinde yararlı olacağını düşünüyorum.

Bu kitap Artuklu Üniversitesi’ndeki yüksek lisans tezimize dayanmaktadır. Ancak tezin metninde okunurluğu kolaylaştırmaya yarayacak küçük değişikliklerin dışında Mardin’de matbaacılığın tarihine ilişkin bilgiler tez içerisinde dağınık biçimde bulunsa da biz bunu ayrıca ele aldık. Böylece yazılı basın özelinde matbaacılık ile yazılı basının birlikte gelişimine bütüncül bir bakış açısı kazandırmış olduk.

Çalışmaya başlarken insan neleri yaşayacağını bilmez, tahmin de etmez. Ne ortaya çıkaracağımı bilmiyordum ama önemli bir eserin ortaya çıkacağını düşünüyordum. Süreç içinde yol alırken yavaş yaşa sıkıntılar kapıya dayanmaya başladı. Fakat Mardin yerel basını hakkında bilgi sahibi olan dostlar konuşurken hem ortaya çıkacağı muhtemel olan sorunları hissetmeye başladım, hem de çalışmanın mutlu bir sonla biteceğini gördüm. Bu konuda ilk olarak Murat Avuk ve Semih Hocaoğlu dostlarla görüştüm. Verdikleri bilgiler yol haritamın oluşmasını sağladı desem abartı olmaz. Bu nedenle kendilerine tekrar teşekkür ediyorum. Çalışmanın kitapla taçlanması sürecinde beni her açıdan teşvik eden bütün dostlara şükranlarımı sunuyorum.

Nihayet mutlu sona ulaşmış bulunmaktayız. Mardinli hemşehrilerime böyle bir eser sunduğum için sevincimi ifade etmekte güçlük çekiyorum. 

Saygıyla…