CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son dönemlerde yaptığı çıkışlarla gündemi belirmeye ve kendini tartıştırmaya devam ediyor. Son grup toplantısındaki yaklaşık 10 dakikalık kısa konuşması bu çıkışlardan biriydi. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu tür çıkışları elbette menfi ve müspet değerlendirmelere yol açmaktadır. Bu gibi çıkışlarına yanlış diyen bir kesim olsa bile aslında bunun temelinde bir liderin siyasi cesaretinden de söz etmek mümkündür. Siyasette cesaret her zaman liderlere deyim yerindeyse puan kazandırır mı? Sanırım bu soruya elbette hayır denilecek ama pısırık liderlerin de siyasetin arenalarından unutulup gittikleri de bir gerçektir. Daha doğrusu siyasi partilerin başında bulunan genel başkan konumundaki bir çok politik şahsiyet hatırlanmaz bile.

Gelelim Kemal Kılıçdaroğlu’nun son grup konuşmasındaki konumuzla alakalı ifadelerine. Şöyle diyor Kılıçdaroğlu.

“Yol arkadaşlarım, bütün yol arkadaşlarıma sesleniyorum; size de bir çift lafım var: Bu engerekler ve çıyanlarla çatışma ne kadar sert olursa, zafer de o kadar yakın ve görkemli olacaktır.

Ne pahasına olursa olsun yürüyeceğiz. Bu millete, çetelere boyun eğdirmeyeceğiz. Ben o yoksulluğa mahkum edilen çocuklar için mücadele edeceğim. Yol arkadaşlarım, bütün yol arkadaşlarıma sesleniyorum; size de bir çift lafım var: Bu engerekler ve çıyanlarla çatışma ne kadar sert olursa, zafer de o kadar yakın ve görkemli olacaktır.

Ne pahasına olursa olsun yürüyeceğiz. Bu millete, çetelere boyun eğdirmeyeceğiz. Ben o yoksulluğa mahkum edilen çocuklar için mücadele edeceğim. Ya bana katılın ya şimdi şu anda yolumdan çekilin! Açık ve net söylüyorum.Açık ve net söylüyorum.”

Bu ifadelerden en çok tartışılan ve hala gündemdeki yerini koruyan Ya bana katılın ya şimdi şu anda yolumdan çekilin! Şeklindeki sözleridir.

Buradan Kemal Bey’in derinleştirmek istediği siyasete ve yürümek istediği yolda ‘Yoldaş’ görünümünde bir kesim üst düzey CHP’lilerin katılmak istemediği ve yolunda engeller oluşturdukları anlaşılmaktadır. Haliyle Kemal Bey bu durumdan hoşnut değildir.

Peki Kemal Kılıçdaroğlu’nun tepki gösterdiği bu durumun somut belirtileri var mı? Bize göre vardır ve CHP’nin bazı yetkililerinin yaptıkları açıklamalarının ayrıntılarına bakıldığı zaman bu belirtiler görülecektir. Özgür Özel’in son yaptığı konuşmada genel başkanlarının 2023’e aday olduğu taktirde kazanamayacağı şeklindeki ifadeleri buna örnek gösterilebilir. Öteden beri, CHP’nin önemli bir kesiminde genel başkanları aday olduğu durumda seçimi kazanamayacağı anlayışı hakimdir. Bu yanlış bir yaklaşımdır. Bu CHP kesimi bu niyet ve yaklaşımlarını geliştireceklerine, genel başkanlarının 2023’3 aday olması için var güçleriyle çalışmaları gerekmektedir.Bunu yapmıyorlar ve yaptıkları tersi açıklamalarla hem genel başkanlarının moralini bozmakta hem de 6’lı masadaki diğer yüzde1’lik bileşenlere koz ve cesaret de vermiş oluyorlar.

Kemal Kılıçdaroğlu, bize göre siyasette ‘Kemalleşme’ sürecini tamamlamış, soyadına yakışır bir şekilde Kılıç Kuşanma aşamasındadır şu anda. Hal böyle olunca siyasi sürece müdahale etme ve gündemi belirleme kabiliyeti daha güçlü bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Cesur Çıkışların Başlangıcı Adalet Yürüyüşü

Daha önce yaptığı Adalet Yürüyüşü de cesur çıkışlardan biri olarak tarihe geçmiştir. Yürüyüş, 15 Haziran 2017'de Ankara'da Güvenpark'ta başladı ve 9 Temmuz 2017'de Maltepe'de sonlandı. 420 kilometrelik yolu 25 günde yürüyen Kılıçdaroğlu, yürüyüşün sonunda Maltepe'de bir miting de düzenledi.Kılıçdaroğlu, bu mitingde kalabalığa yürüyüşün anlamı hakkında açıklamalarda bulundu. Kemal Kılıçdaroğlu için, cesur çıkışların başlangıcı denilebilir ki bu yürüyüş olmuştur.

Adalet Yürüyüşünden 2023’e olan hedefi konusunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı açıklamalarından ve ortaya koyduğu tepkilerden yalnız bırakılmak istendiği anlaşılmaktadır. Yalnız bırakmak isteyenlerin başında şüphesiz, kendisini İBB Başkanı yapan ve kendisini taca atmayan Ekrem İmamoğlu gelmektedir. Bir türlü 2023 için 13.Cumhurbaşkanı adayım genel başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğludurdemeyen, demek istemeyen Ekrem İmamoğlu taca atmak yerine kendini genel başkanının karşısına çıkarma hamlelerini yapmış ve yapmaya devam edecek gibi görünüyor.

İşte bu kapsamda Kemal Kılıçdaroğlu siyaset zekasını ortaya koymasa ve oyunu gereklerine göre kurgulamazsa Yalnız Yoldaş olmaktan kurtulmayacaktır.

Saygıyla…