Özel Haber/ Fuat Bulut

DTSO ve Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Diyarbakır’da büyük bir yıkıma neden olan depremde mağdur olan vatandaşlara büyük bir destek ve dayanışmada bulunuyor.
DTSO HİZMET BİNASI DEPREMZEDELERE AÇILDI


DTSO, depremin hemen ardından ilk olarak dışarda kalan vatandaşlar için de hizmet binasını açarak günde yaklaşık 500 kişiyi ağırladı. Depremzedelerin temel gereksinim ihtiyaçlarını gidererek hizmet binasında günde 3 öğün yemek ve battaniye desteğinde bulundu. Depremde dışarda kalmak zorunda kalan vatandaşlar için üyeleri ile görüşmelerde bulunan DTSO, kentin birçok noktasında 117 toplanma ve gece konaklama yerlerini ayarlayarak, vatandaşları bu noktalara yerleştirdi. DTSO toplanma merkezlerinde günde yaklaşık 72 bin kişiyi ağırlayarak, üyelerinden aldığı destekle burada vatandaşlara günde 3 öğün yemek ve temel gıda desteğinde bulundu. 
Gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e konuşan DTSO Başkanı Mehmet Kaya, depremin hemen ardından DTSO’nun da içerisinde yer aldığı Kent Koruma ve Dayanışma Platformu ile birlikte vatandaşları hizmet binasında ağırladıklarını ve burada Kriz Masası kurduklarını söyledi.


“ÖNCELİĞİMİZ İNSANLARIMIZIN BARINMA VE AŞ SORUNUNU ÇÖZMEK”
Mehmet Kaya, şöyle devam etti: 
“Diyarbakır depremde etkilenen 10 il arasında nispeten şanslı diyebiliriz. Rakamlara baktığımızda da bunu görebiliyoruz. Ama depremde ikinci bölge olmamıza rağmen etkilenmeye baktığımızda aslında oldukça sıkıntılı bir etkilenmeyle karşı karşıyayız. 23 binamız hasarlı ve yıkılmış, 7 bina tamamen yıkılmış. Can kayıplarımız var. Mevcut can kayıplarımız 100’ün üzerinde ama bunun artacağını biliyoruz. Ağır hasarlı yapıların olması ve bu depremin artçılarının devam etmesinden kaynaklı insanlarımız evlerine gitmeye çekiniyorlar haklı olarak. Bizim de uzmanlarında yaptığı öneri bu yönde zaten. Bu süre içerisinde evde değil de, toplama alanı gibi, araç gibi yerlerde kalmalarını istiyoruz.  Tabi bununla birlikte bu insanların barınma, yemek gibi sorunları önümüzde duruyor. Tabi kentimizin kendine özgü koşulları var. Bunlarda bizim kentimizin avantajlarıdır. Aile ilişkilerimiz çok güçlü, insanlar ailelerinin, yakınlarının yanlarına köylere gidiyorlar. Bu süreyi orada geçirmeleri bizi nispeten rahatlatıyor. Bölgede güçlü bir sivil oluşum var. Bu sivil toplum oluşumu hemen bir araya gelip kent dayanışma platformu adı altında. Saat 5’ten beri ayakta olan, çalışan arkadaşlardan oluşan güçlü bir platform. O anlamda da DTSO’yu kriz merkezi yaparak çalışmaya başladık. Bu çalışmadaki hedefimizde tamamen Diyarbakır’daki çalışmamızın ekseni insanlarımızın barınma ve aş sorununu çözmek. Yani dışarıdaki insanlarımıza güvenli alanlar yaratarak bu alanlarda kalmalarını sağlamak. Bu alanlarda kendilerine aş vermek. Buradan teşekkür ediyorum, özellikle iş insanlarımıza, özel okulların tamamı açık, her bir okulumuzda binden fazla insan hem barınıyor hem üç öğün yemeğini yiyor. Fabrikalarımıza teşekkür ediyorum, hepsi şuan insanlarımızı barındırarak onları ağırlıyor. Düğün salonlarımız, taziye evlerimiz var. Bu tür alanların hepsini tespit ettik. Bugün itibariyle 142 tane bu tür alanımızda insanlarımızın barınma ve aş sorununu çözdük. Bunu daha da geliştireceğiz. Bu daha 1. aşama yani insanların depremdeki sıcak duruşuna sıcak müdahale bu. Tabi bunun devamı olacak. Bu insanlarımızı 3/5 gün sonra o evlere götürme şansımız yok. Biz de bunun farkındayız. Ama ilk yapmamız gereken bu koordine merkezi dediğimiz ilk yapılması gerekenler insanlara bu destekleri vermek. Zamanla bunların bir süre sonra barınmayla ilgili yerlerinin tespitini yapıyoruz. Ağır hasarlı mı?, oturabilecekler mi? Buna bakacağız. TMMOB ve Çevre Şehircilik Bakanlığı iş birliğiyle yapacağız. Diyarbakır’da böyle bir şansımız var. Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, AFAD ve Valilikle koordineli bir şekilde çalışmaya gayret ediyor ve burada da önemli bir mesafe kat ettik. Bu depremde önümüzde bazı sıkıntılarımız olmakla birlikte aslında belki de örnek olabilecek, acıları ve insanların mağduriyetlerini azaltan bir mesaj veriyoruz. Sivil toplum, AFAD, yerel yönetim, Valilik, iş insanları birlikte çalıştığı zaman sorunlar minimize oluyor. Umarım devamında insanlarımızın mağduriyetini azaltmak için tespit edilen ağır hasarlı binalarla ilgili bir an önce işlemlerinin yapılıp, bu insanların normal hayata devam edecekleri alanları da bir an önce yaratmamız gerekiyor. Bunları sadece Diyarbakır için yapıyoruz ama bununla kalmıyoruz. Bize gelen çok yoğun yardım talepleri var. Hepsini kabul ediyoruz, bunları AFAD üzerinden Adıyaman’a, Kahramanmaraş’a, Hatay’a ve Gaziantep’e yönlendirerek onlara da destek sunuyoruz. Su, ekmek, gıda ve battaniye gibi o illerin ihtiyaçlarını da hızla cevap vermeye çalışıyoruz. Onlara da destek olmaya çalışıyoruz.”


30 KİŞİLİK UZMAN EKİP DEPREM BÖLGELERİNDE
DTSO ve Platform olarak depremin yıkıma uğrattığı kentler için de seferber halinde olduklarını ifade eden DTSO Başkanı Mehmet Kaya, şöyle devam etti:
“Çünkü o illerde durum içler acısı. Oradaki insanlar çok zor durumdalar ve bize ulaşıyorlar. Bugün Adıyaman ve Hatay’a 30 kişilik bir ekip gönderdik. Bunun da sayısını arttıracağız. 30 kişilik ekip ekipmanlarıyla depremde etkilenen illere gittiler. Çoğu mühendislerden oluşan bir ekip. İş makinası, el aletleri, makine gibi ekipmanlarını buradan götürüp oradaki kazı çalışmalarına destek verecekler. Aynı zamanda biz şuan lowbedleri temin etmeye çalışıyoruz. Yarına kadar 5 tanesinin gelmesini bekliyoruz. Ulaştığı takdirde iş makinelerini de lowbedlere yükleyip özellikle Adıyaman’a bir an önce ulaştırıp oradaki kazı çalışmalarına destek vermek istiyoruz. 
Amacımız o illerle köprü oluşturup, Diyarbakır’ın sorunlarını minimuma indirdikten sonra o illerimizdeki arkadaşlarla iletişime geçip neler yapabileceğiz bunu konuşacağız. Diyarbakır’da yaptığımız yardımları elimizden gelirse Adıyaman, Hatay, Gaziantep ve Maraş’taki insanlarımıza da yapmaya çalışacağız. Bugün ki çalışmamız daha çok Diyarbakır’ın şuan bize göre 200 bin civarındaki sokakta kalmış insanının konaklama ve aş sorunuyla ilgili süreci bitirmek.”

Editör: TE Bilişim