Diyarbakır’da 'dur’ ihtarına uymadığı iddia edilen Mikail Ekinci, jandarmanın açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti.

Alınan bilgiye göre, iki yıl önce yaşanan bir cinayetin şüphelisi olarak aranan 28 yaşındaki üç çocuk babası Mikail Ekinci için jandarma Çermik’in Adalar Köyü’ne operasyon düzenledi. Jandarmanın geldiğini gören Ekinci, motorla kaçmaya çalıştı. Ekinci, ‘dur’ ihtarı yaptıktan sonra jandarmanın açtığı ateşle hayatını kaybetti.

Ekinci ailesi: Canlı yakalanabilirdi

Mikail Ekinci’nin amcası Ali Ekinci, olaya dair şunları söyledi: "Sabah saatlerinde jandarmaya bir ihbar yapıldı. Askerlerin geldiğini gören Mikail motosikletle kaçmış. Kaçarken arkadan sıktılar. Tek kurşunla vuruldu. Direk kalbine ateş açtılar. Dağlık bir alan değil, isteseydiler canlı yakalayabilirdiler. Bu olayla ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Bu işin peşini bırakmayacağız."

Yaşanan olayla ilgili Çermik Cumhuriyet Savcılığının soruşturma başlattı.

Baro: Orantısız silah kullanıldı

Konuyla ilgili açıklama yapan Diyarbakır Barosu, “Yaşam hakkını ihlal eden keyfi, hukuk dışı ve orantısız silah kullanımı kabul edilemez” dedi. Baro’nun yazılı açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:

“Yaşam hakkının özü, bireyin hayatta kalmasıdır. Tüm insan haklarının temelini ve ön koşulunu oluşturan bu hakkın, hiçbir biçimde sınırlandırılması düşünülemez.

Türkiye’de kolluk güçlerince yetki aşımı, orantısız güç veyahut kasti eylemler ile yaşama hakkının gün geçtikçe artan bir şekilde ihlal edildiği görülmektedir. Kanunla kolluk görevlisinin inisiyatifine bırakılan ‘*öngörü*’, ‘*makul şüphe*’ ve ‘*takdir*’ gibi soyut kavramlar sonucu, sivil insanların yaşam hakkının ihlal edildiği gözlenmektedir.

Türkiye’de kolluk görevlilerinin insan haklarını ihlal etmekle suçlandığı hallerde; fail konumundaki kişiler bakımından öngörülen ayrıcalıklı yargılanma usulleri ve sağlanan güvencelerle, fail/failler cezasız kılınmakta ve ağır insan hak ihlallerine sebep olunmaktadır. Kolluk güçlerinin silah kullanma yetkisini aşması sonucunda, keyfiliğe ve gücün yasaya aykırı şekilde kullanılmasına karşı yaşam hakkının ihlal edildiği gözetilerek, ivedi ve etkin bir şekilde soruşturmanın yürütülmesini talep ediyor, hukuki sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.” (HABER MERKEZİ)