Fatma TEMEL/ÖZEL HABER

500 yıllık bir tarihi olduğu tahmin edilen Diyarbakır'ın Sur İlçesi’ndeki Marangozcular Sokağı’nda son 10 yılda 20’ye yakın esnaf kepenk kapattı. Tarihi geleneği devam ettiren çarşı esnafı, gençlerin marangozluk zanaatına teşvik edilmesi için kursların açılması gerektiğini söylüyor.

4Q2A0522

“ŞİMDİKİ NESİL BU MESLEĞİ TERCİH ETMİYOR”

Yedi yaşından beri marangozlar çarşısında esnaf olan Özcan Aslan, gençlerin artık bu mesleği tercih etmemesinden yakındı. Aslan, şunları belirtti:

“35 yıldır Marangozcular Sokağı’nda esnafım. İşe ilk başladığımda 25 dükkân vardı. Şuan sadece 6 tane kaldı. Bunun sebebi çırakların olmaması. Ustaların birçoğu yaşlandı, emekli oldu. Ve onların yerine bakacak kimse kalmadı. Yeni nesil sanata, zanaata önem vermiyor. Daha çok maddiyata önem veriyor ve buna bağlı olarak bu sanatta ölmeye başladı. Anne -babalar çocuklarını çalıştırmıyor. Bizim çıraklık dönemimizde sabah altıda gelirdik, akşam dokuza kadar çalışırdık. Biz şimdi o günlerin meyvesini yiyoruz. Şimdiki nesil bunu tercih etmiyor maalesef.”

4Q2A0517

“BİZLER SON NESİL OLACAĞIZ”

Gün geçtikçe Marangozcular Çarşısı’ndaki dükkân sayısının azaldığına dikkat çeken Aslan, emekli olan ve hayatını kaybeden ustaların yerini alacak kimsenin olmadığı söyledi. Marangozluğun sanat olduğunu ve her zaman kazanç sağladığını belirten Aslan, “İnsanın kolundaki altın bileziktir. Nereye gitsen, hangi memlekete gitsen işin hazırdır. Ama maalesef insanlarımız şuan buna değer vermiyor. O yüzden Diyarbakır’da marangozluk sanatını icra edenler gün geçtikçe azalıyor. Ustalar yaşlanıyor ve mecburen bırakıyor. Onların yerini dolduracak ustalar yok maalesef. Bizden sonra nesil yok artık. Bizler son nesil olacağız öyle görünüyor” diye konuştu.

“GENÇLERİ TEŞVİK ETMEK İÇİN PROJELER YAPILSIN”

Gençlerin marangozluk zanaatına teşvik edilmesi gerektiğini ve bunun için gönüllü olacağını söyleyen Aslan, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Şuan çarşıda en yaşlı olan usta Mehmet Can Usta. O da 76 yaşında. Çoğu usta öldü veya emekli oldu dediğim gibi. Şuan sadece Mehmet Can Usta var. Buradan ailelere seslenmek istiyorum; yaz tatillerinde çocuklarınızı çalışmaya gönderin, ekmeğin nerden geldiğini bilsin çocuklar. Buradan şehrin dinamiklerine sesleniyorum, gençleri bu sanata teşvik etmek için projeler yapılsın. Ben gönüllüyüm ben bu sanatı bu zanaatı öğrenmek isteyen gençlere ders verebilirim. Yeter ki bu sanat ölmesin, değerlensin. Buradaki yetkililer, sanata sahip çıkmıyor. Gençlerimize, çocuklarımıza iş imkânı sağlamıyor. Emek ucuz olmuş. Böyle devam edersen sanatta ölecek. Gençlere kurs açılsın ben gönüllüyüm. En güzel şekilde onlara bu sanatı öğretirim. Kollarına altın bileziği takarım.”