Size bugün yani Ahmet Kaya’nın yaban eller olan sürgün diyarlarda vefatının 25. yılında okuduğumda bende hayli iz bırakmış olan bir yüzleşme kitabından söz edeceğim.
Kitabın adı “Yüzler”*, yazarı da Abidin Dino, Yaşar Kemal’in hep dostu.
Abidin Dino baştan sona Yaşar Kemal ile sadece insan suretleri üzerine odaklanmış “Yüzler”kitabında; yaşı doksanı aşmış trahomdan gözlerini yitirmiş, baston niyetine yanındaki altı, yedi yaşlarındaki kız çocuğundan destek alarak Adana çarşısında yürüyüp yanlarına gelen bir ha(l)k ozanına sözü getirip bağlar.
Yaşar Kemal de sözü pekiştirerek onu çok iyi bildiğini ve adının da “Serbesti” olduğunu ekleyip; “Yüzünü hiç unutmadım, gülümsemesini de! Hayatım boyunca o gün bu gündür böylesine gülümseyen hiç bir kişiye rastlamadım. Ve o gülümsedikçe yanındaki küçük kız da gülümserdi. Saz da çalardı.” der.
Abidin Dino’nun, GertrudeStein’in dizesini kıskandıracak ‘gül, bir güldür, bir Gül...’üne nazire yaparcasına “o adam bir gül ilahisi okuyordu” sözüne karşı “dur size Nesimi’nin o şiirini okuyayım” der Yaşar Kemal ve başlar ezberinden okumaya.
Adana çarşısındaki o tanıklığın tarihi 1941’dir ve iki usta tam yarım asır (51 yıl) sonra 1991’de bu muhabbeti yaparlar. Ve sonra Yüzler kitabına malzeme olur.
“Bugün ben pirime vardım / Pirin Cemali güldür gül / Oturmuş taht makamına / Taht-ı revanı güldür gül
Gülden terazi tartarlar / Gülü gül ile tartarlar / Gül ile gül satarlar / Çarşısı pazarı güldür gül
Toprağı gül taşı da gül / Kurusu gül yaşı da da gül / Has bahçenin de içinde / Servi revanı güldür gül
Gülden değirmeni döner / Onun ile gül döverler / Akar arkı çarkı döner / Bendi pınarı güldür gül
Gel ha Seyit Nesimi / Hakkın nefesi güldür gül / Şu öten garip bülbülün / Derdi figanı güldür gül”
İşte, 16 Kasım 2025 günü Yaşar Kemal ile Abidin Dino’nun Yüzler’de sözünü ettikleri o “Ozan Serbesti” gibi bir yüzün, o çocuk naifliğindeki yüzün sahibi Ahmet Kaya’nın öte yakaya göçüşünün 25. seneyi devriyesiydi.
O hep hüzünle yoğrulu ama çocuk masumiyeti ile bakan ve şarkı söyleyen adamın henüz 43’ündeyken yurdundan uzak ve soğuk diyarlarda ardından veda, hasret şarkıları bırakıp giden adamın ölüm yıldönümüydü.
Hadi size diyeyim ki; İyisi mi Ahmet Kaya, Müjgan’ı söylerken onun yüzüne, gözlerine bakın...
Osmanlı’da bir söz var;
“Bunlar, onlar ki gelip gittiler / Gelûben iş bu cihanda n’ittiler...”
İnsan onurunun taşımakta hayli zorlandığı bunca kötülüğü insan kısmına reva görenlerin o vefakâr ve cefakâr yüz(ler)e bakacak yüzleri hiç olmadı. Bundan sonra da olmayacak...
Ruhu şad olsun o çocuk saflığı yüzlü adam Ahmet Kaya’nın.
*Yüzler, Abidin Dino-Yaşar Kemal,Sel yayıncılık, 2013 İstanbul.