Güncel

Öcalan'ın 28 yıl geciken röportajı; Bugün söylediklerini o gün de söylemiş

Haziran ayında yayına giren ve PKK'ye yakınlığı ile bilinen Özgür Düşünceler adlı internet sitesi, gazeteci Fatih Altaylı'nın 1997 yılında Abdullah Öcalan ile yaptığı ancak yayınlanmayan röportajın bir bölümünü yayınladı.

Abone Ol

HABER-Mehmet TÜRK

Gazeteci Fatih Altaylı'nın Abdullah Öcalan ile 28 yıl önce yaptığı ancak "Terörle Mücadele kanunu" gerekçe göstererek yayınlamadığı röportaj, Özgür Düşünceler sitesinde yayınlandı.

Devam eden barış sürecinde yaptığı açıklamalar ve İmralı heyetiyle gönderdiği mesajlarda bahsettiği silah bırakma, barış, demokratikleşme ve demokratik bir Türkiye sözlerini 28 yıl önce de anlattığı röportajında Öcalan, çarpıcı tespitlerde bulunuyor.

"GÜZEL BİR TÜRKİYE İÇİN YANIP TUTUŞUYORUM"

Öcalan röportajda, Altaylı’nın “Sanki Türkiye’nin iyiliğini istermiş gibi konuşuyorsunuz" sorusuna şu yanıtı veriyor:

"Gayet tabii! Ben halis Anadolu çocuğuyum. Köyüm güzelleşsin yeşillensin istedim. Ankara'da bira içmek istedim. Güzel bir Türkiye için yanıp tutuşuyorum. Açık söyleyeyim; bu işi artık ben çözeceğim. Birbirimizi küçük görmeyelim."

GEREKÇE; "TERÖRLA MÜCADELE KANUNU"

Altaylı, İlker Canikligil’e görüşmenin neden yayınlanmadığını şöyle açıklamıştı:

“Terörle Mücadele Kanunu’nun 8. ve 30. maddelerinden dolayı eğer yayınlansaydı kanal kapatılacaktı."

"ÇETELER BÜTÜN UYUŞTURUCUNUN KONTROLÜNÜ ELE GEÇİRDİ"

Röportajda Öcalan’ın ifadelerinden öne çıkanlar şöyle:

Öcalan, Çatlı’nın dört şirketi olduğunu iddia ettiği konuşmasında, “Bütün uyuşturucunun kontrolünü ele geçirdi bu çeteler, bunu herkes biliyor" ifadesini kullandı.

Öcalan, konuşmasında gazetelerin Sedat Bucak’ın Siverek’teki arazilerde afyon ektiğini yazdığını hatırlatıyor konuşmasında.

Çatlı’nın İsviçre, ABD ve Azerbaycan’a gittiğini ve uyuşturucu nedeniyle tutuklandığını anlatan Öcalan, Yüksekova’da özel timin uyuşturucu kontrolü için Savaş Buldan ve Behçet Cantürk’ü katlettiklerini iddia etti. Öcalan konuşmasına şöyle devam etti:

“Bana özel tim silah satmak istedi. Bütün silah kaçakçıları Kürdistan’da, İstanbul’da satıyorlar."

“HALİS MUHLİS ANADOLU ÇOCUĞUYUM"

Öcalan, Altaylı’nın “Sanki Türkiye’nin iyiliğini istermiş gibi konuşuyorsunuz sorusuna şu yanıtı veriyor:

“Ben iddia ediyorum. Halis muhlis, ben bir Türkiye Anadolu’sunun çocuğuyum. Tabii ki öyle konuşacağım."

"BU İŞİ ARTIK BEN ÇÖZECEĞİM"

1970’lerde Ankara’ya geldiğinde Çankaya’ya giden pikniklerden, çay bahçelerinden bahseden Öcalan, "Ben şu anda güzel bir Türkiye için yanıp tutuşuyorum ve çok açıkça söyleyeceğim yani; bu işi artık ben çözeceğim" ifadelerini kullanıyor.

"DAHA GÜZEL BİR YAŞAM İSTEDİM"

Konuşmasında, “Kendim için sosyalleşmeyi, siyasallaşmayı istedim. Benim bundan başka bir amacım yok ki" diyen Öcalan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ve giderek Türkiye’nin her tarafına gidip, gezip, gülüp, sevmeyi istedim. Daha güzel bir yaşam istedim. Ankara’ya geldiğimde Çankaya’ya giden piknikler vardı, çay bahçeleri vardı. Oralarda bir güzel bira içmek istedim. Türkiye’nin güzelliklerini paylaşmak istedim. Daha sonra siyasi bir yolla bunu yapmak istedim. Deniz Gezmişler, Mahir Çayanlar, çok iyi biliyorum şiir yazmışlardı, yazıları vardı. Her zaman güzel bir Türkiye’den bahsediyorlardı. Hep güzelliklerden, aşktan bahsediyorlardı. Bunlar hiçbir zaman çalıp çırpmadılar. Ben şu anda güzel bir Türkiye için yanıp tutuşuyorum ve çok açıkça söyleyeceğim yani: Bu işi artık ben çözeceğim.

“DİCLE VE FIRAT KIYILARINDA CENNET YARATILABİLİR"

Öcalan, Güneydoğu’nun içinde bulunduğu sosyoekonomik durumuna da eleştirel bir yaklaşım göstererek, “Bugün Güneydoğu harabe halinde. Bugün Dicle, Fırat kıyılarında tarihte olduğu gibi cennet yaratılabilir. Bu savaş gücünü biz bir günde yaşam gücüne, ekonominin geliştirilme gücüne dönüştürmek istiyoruz" dedi.

O TARİHTE DE HALKIN HUZURUNDA TARTIŞMAK İSTEMİŞ

Şırnak'taki Cudi Dağına yerleştirilen askeri güce dikkat çeken Öcalan, “Korkunç askeri güç mevzilendirilmiş. Bu mu çağımızın sorunlarının çözüm yolu? Bunu halkın huzurunda tartışmak istiyorum" şeklinde konuşuyor.

ÇÖZÜM SONRASI KÜLTÜR MERKEZLERİ

Kürt meselesini çözdükten sonra birçok yerleşim merkezinde önemli kültür merkezlerini inşa edeceği hayalinden bahseden Öcalan, “Cizre niye öyle harap olsun? Güzel bir Kürt sarayı, kültürel merkez yapacağım. Ben Fırat kıyılarında, Dicle kıyılarında, Cizre ve Batman’da bir güzellik yaratmak istiyorum" şeklinde konuştu.

DİYALOG İÇİN O GÜN DE SİLAH BIRAKMAYI ÖNERMİŞ

Öcalan, İngiltere Başbakanı’nın IRA ile diyaloğa açık tutumunu örnek göstererek, “İngiltere Başbakanı diyor ki tek başına, ‘Silahları susturun, biz her türlü çözüme varız.’ Ben şimdiden ilan ediyorum. Yeter ki diyalog olsun, biz yarın bütün silahları susturalım" ifadelerini kullanıyor.

"TÜRKİYEMİZİ KURTARALIM GERÇEKTEN"

Silahları bırakma konusuyla ilgili Altaylı’nın “Var mı böyle bir niyetiniz?" sorusuna Öcalan, “Her zaman olmuştur" yanıtını verdi. Türkiye’deki siyasilerde karar gücü görmediğine değinen Öcalan, “Siyasilerde karar gücü yok. İsterdim ki karşımda Mustafa Kemal olsun. Beni öldürsün ama karar gücü olsun. Türkiye’mizi kurtaralım gerçekten, Kürtleri de kurtaralım" dedi.