Bekir GÜNEŞ/ÖZEL HABER

Diyarbakır başta olmak üzere bölge genelinde ise her yıl olduğu gibi yine sıkıntılı bir eğitim-öğretim dönemi sona erdi. Uzun yıllardır Eğitim camiasının içinde yer alan Eğitim-Sen 1. Nolu Şube Eşbaşkanı Abbas Şahin 2018-19 Eğitim-öğretim sezonunu gazetemize değerlendirdi. Şahin sürekli olarak değişen sistem ve kuralların eğitim sistemini alt üst ettiğini söyledi.

Bu sistemlerin sürekli değişmesinin politik olduğunu söyleyen Şahin, "Öğrencilerin bu sorunlarla baş edebilmesi mümkün değildir. Çünkü bu sistematik ve bir sistem sorunudur. Dikkat ederseniz AK Parti döneminde her gelen bakan eğitim sistemini kendine göre değiştiriyor. Var olan eğitim sistemlerini ortadan kaldırıp siyasal bir sistemi ortaya koymak istiyor AK Parti hükümeti. Kendi nesillerini ve kendi toplumlarını oluşturmaya çalışıyor. Laik eğitim sisteminin artık sadece ismi kaldı. AK Parti 2002'de geldiğinde sistemleri demokratikleştireceklerini söylemişlerdi ancak iktidarlaştıkça bu sistemleri kendilerine göre değiştirdiğini görüyoruz. Siyasal iktidar sürekli olarak eğitim sisteminin içini boşaltarak cemaatlere ve tarikatlara emanet ediliyor. Sorgulamayan bir kitle yaratılmak isteniyor. Yapılan protokollerle cemaat ve tarikatlar okullarda devletin yapabileceği her şeyi yapabiliyor. Son 3-4 yıldır uygulanan baskıcı politikalarla İmam hatipler önceleniyor. Milli Eğitim'e aktarılan kaynakların büyük bir bölümünün İmam Hatipler'e aktarılması tesadüf değildir. Dünya örneklerine baktığınızda sadece Suudi Arabistan ve Türkiye'de evrim teorisi işlenmiyor. Fen bilimleri dersini doğa bilimleri dersine çevirerek içini boşaltılar. Yüzeysel bakarsanız derinlemesine bakma imkanınız kalmaz. İdareciler son derece liyakatsiz ve eğitim müfredatı çok kötü" olduğunu öne sürdü.

Köle gibi görünüyorlar

Şahin öğrencilerin dershaneler yerine kolejler ve özel okullara yönlendirilerek sermayeye teslim edildiğini öne sürerek "Eğitim'de süslemeli kavramlar kullanılsa da özü olarak piyasa sistemidir. Ülke bir şirket gibi yönetilirken kar marjı esas alınıyor. Okullaşma oranına baktığımızda özel okulların yüzdelerinin artığını görebiliyoruz. Öğrenciler öğretmenler de köle gibi görülüyor” dedi.

 Eğitim Sen’den açıklama

Eğitim Sen Diyarbakır 1,2 ve 3 Nolu şubeleri de 2018-1019 eğitim öğretim yılına ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Yeni ortaöğretim sistemi ile birlikte sistemin de iyice değiştirildiğine dikkat çeken Diyarbakır Eğitim Sen 1 Nolu Şube Kadın Sekreteri Zeynep Aykat, “9, 10 ve 11’inci sınıflardaki ders saatinin 40’tan 35’e düşürülmesi, ortaöğretimde görev yapan 70 bine yakın öğretmenin önümüzdeki dört yıl içinde norm fazlası haline gelerek mağdur edilmesine neden olacaktır. MEB, 9. sınıfta ortak ders sayısını 13’ten 6’ya, 10. sınıfta 12’den 3’e, 11. sınıfta 8’den 3’e, 12. sınıfta da 7’den 3’e indirilmiştir. Yeni modelde, ilk lise yılındaki beden eğitimi ve spor, görsel sanatlar, müzik, sağlık bilgisi, trafik kültürü zorunlu ders olmaktan çıkarılmıştır” dedi.

Aykat, “Fizik, kimya, biyoloji dersleri birleştirilerek doğa bilimleri deneyimi, tarih ve coğrafya dersleri birleştirilerek sosyal bilimler deneyimi dersleri olarak planlanmıştır. Liselerde bütün yıllar için ortak ve zorunlu olan ders sayısı sadece Türk Dili ve Edebiyatı ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri olmuştur. Din kültürü ve ahlak bilgisinin her sınıfta iki saat zorunlu olacak olması, MEB’in zorunlu din dersleri ile ilgili AİHM ve Danıştay kararlarını yok saymayı sürdürdüğünü göstermektedir" ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim