Diyarbakır'da yaşayan ve öğretmen olan Medyelioğulları 27 yıl kesintisiz bir şekilde öğretmenlik yaptı. Daha sonra emekliliğe ayrılan Medyelioğulları, babasından kalan küçük atölyede tesadüfen taşla uğraşmaya başladı. Önce meraktan taşlara şekil veren Medyelioğulları, daha sonra bunu sanata dönüştürdü.
60 ÖĞRENCİ YETİŞTİRDİ
Şimdiye kadar yanında 60 öğrenci yetiştiren Medyelioğulları, işlemeciliği ticari amaçla yapmadığını eserlerinin dağılmasını istediğini söyledi. Medyelioğulları, "Önce pirinç denen demir parçasıyla başladım, sonra taşa geçtim. O günden beri bu işi sürdürüyorum. Ticari amaçla yapmıyorum, eserlerimin dağılmasını istemiyorum. Çünkü bu kadar birikimi bir araya getirmek kolay değil" dedi.
Yaklaşık 60 öğrenci yetiştirdiğini ancak atölyenin küçük olması nedeniyle birlikte çalışmaya devam edemediklerini belirten Medyelioğulları, en büyük hayalinin "Bazalt Taş Müzesi" kurmak olduğunu söyledi. Medyelioğulları, "İstediğim tek şey büyük bir mekan. Orada hem eserler sergilenecek hem eğitim verilecek hem de üretim yapılacak" diye konuştu.
"HİÇBİR DESTEK GÖRMEDİM"
Taş işlemeciliğinin çok sabır gerektirdiğini vurgulayan emekli öğretmen Medyelioğulları, "Bugüne kadar hiçbir destek görmedim. Çekiç ve murçla, makineler olmadan çalıştım. Sergi açtığımda insanlar eserleri tarihi eser sanıyor. Ben söylemesem inanmıyorlar. İzlediğimde ben bile şaşırıyorum, ‘Bunları ben mi yaptım?' diyorum" şeklinde konuştu.
Dört Ayaklı Minare ve Keldani Kilisesi gibi kentin tarihi yapılarının kabartmalarını da işlediğini dile getiren Medyelioğulları, 20 yıl önce hobi olarak başladığı taş işlemeciliğini bugün hala aynı masada aynı merakla sürdürüyor.