Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, koronavirüs pandemisi sürecinde ücretsiz izne çıkarılan işçilerle ilgili emsal niteliğinde bir karara imza attı. Karara göre, pandemide 6 haftayı aşmayan ücretsiz izin süreleri kıdem tazminatı ve yıllık izin hesaplamalarına dahil edilecek.
6 HAFTALIK ÜCRETSİZ İZİN TAZMİNATA SAYILACAK
Yargıtay’ın 29 Mayıs 2025 tarihli kararında, 4857 sayılı İş Kanunu’na eklenen geçici 10/2 maddesi kapsamında pandemi döneminde uygulanan ücretsiz izne dair yeni bir hüküm getirildi. Karara göre, işçinin bildirim süresine eklenen 6 haftayı geçmemek kaydıyla, bu süreler hizmet süresinden sayılacak.
Bu kararın, özellikle kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin hesaplamalarında oluşan belirsizlikleri ortadan kaldıracağı belirtiliyor. Kararda ayrıca, 6 haftayı aşan ücretsiz izin sürelerinin ise dikkate alınmayacağı açıkça vurgulandı.
'BU EMSAL KARAR ÇOK ÖNEMLİ BİR BOŞLUĞU DOLDURUR'
Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş, alınan kararı şu sözlerle değerlendirdi:
“Bu kararla birlikte yüz binlerce çalışan eksik ödenmiş olan kıdem tazminatını, yıllık iznini alabilecek. Zira bu emsal karar bir dönüm noktası, çok önemli bir boşluğu doldurur niteliktedir.”
Karakaş, pandemi döneminde uygulanan ücretsiz izinlerin işçilerin hak kaybına neden olduğunu ve bölge mahkemelerinden bu konuda birbirinden farklı kararlar çıktığını belirtti. Bu nedenle konunun Yargıtay’a taşındığını söyledi.
'İŞÇİLER HİÇ ÇALIŞMAMIŞ GİBİ BİR DURUM OLUŞMUŞTU'
Karakaş, ücretsiz izin uygulamasının hizmet aktini askıya aldığı için normal şartlarda kıdem ve yıllık izin hesabında dikkate alınmadığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Pandemi döneminde birçok işveren bu süreleri hem kıdem tazminatına esas sürede hem yıllık izine esas sürede dikkate almamıştı. İşçiler açısından ise sanki hiç çalışmamış gibi bir durum ortaya çıktı. Bu da büyük bir psikolojik rahatsızlığa yol açtı.”
'KAYIPLARIN TÜMÜ İŞÇİYE YÜKLENEMEZ'
Kararın gerekçesine de değinen Karakaş, Yargıtay’ın hem işçiyi hem işvereni dikkate alan dengeli bir karar verdiğini ifade etti:
“Yargıtay, kıdem tazminatı ve yıllık izin açısından bütün kayıpları işçinin yüklenmesinin adil olmayacağını hükmetti. Aynı şekilde, işverenin de mecburiyetten dolayı bu yola başvurduğu göz önünde bulundurularak, bütün yükün işverenin üzerine bırakılmasının da doğru olmadığı belirtildi.”
Karara göre, zorunlu ücretsiz izin süreleri ihbar süresine göre belirlenecek ve buna 6 hafta eklenecek. Bu sürenin dışındaki izinler hesaplamaya dahil edilmeyecek.
'EMSAL KARARLA DAVALAR KAZANILACAK'
Karakaş, işçilerin bu kararla birlikte hak arayışında avantajlı konuma geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
“İşverenlere tavsiyemiz; ihbar süreleri artı 6 hafta şeklinde kıdem tazminatına esas sürelerde ve yıllık izin hesabında bu süreleri dikkate almalarıdır. Aksi halde işçiler mahkemeye gittiklerinde davaları bu emsal kararla kazanacaklar.”
Karakaş ayrıca, işten çıkmış olan işçilerin 5 yıllık zaman aşımı süresi içinde bu hakları için dava açabileceklerini de vurguladı.
'BİR YIL DOLMAMIŞSA KIDEM HAKKI YOK'
Kararda, henüz bir yılını doldurmadan zorunlu ücretsiz izne ayrılan işçilerin durumu da ele alındı. Karakaş bu konuda şu bilgileri paylaştı:
“İşçi çalışırken zorunlu ücretsiz izne ayrıldığını farz edelim. Fiili çalışma süresi 9 aysa ve kalan süre ücretsiz izinse, bu durumda bir yıl dolmadığı için kıdem tazminatı hakkı olmayacak. Ama ücretsiz izin süresi kıdem süresine dahil edilirse, hem kıdem hakkı hem de yıllık izin hakkı doğmuş olacak.”
'İŞÇİLER HAKLARINI TALEP ETMELİ'
Karakaş, işçilere atılması gereken adımlar konusunda şu öneride bulundu:
“İşçiler işverene gidip bu emsal kararı göstererek, ‘Benim şu kadar sürem hesaplamaya dahil edilmemişti. Bu süreye ait yıllık ücretli iznimi ve kıdem tazminatımı istiyorum’ diyebilir. İşveren bunu reddederse mahkemede kazanırlar.”