Yavaş'ın "ikiyüzlü siyaset" yapmakla itham eden Bahçeli, "Geride kalan beş yılda Ankara’ya çivi çakılmamıştır. Alt yapı sorunu bir türlü çözülememiştir. Kutuplaşma ve kargaşadan başka bir şey görülmemiştir. Yollar, köprüler, tüneller kaderine terk edilmiştir" iddiasında bulundu.

CHP'yi de hedef alan Bahçeli, seçmenlere,  "Yalanlara kanmayın, bugünkü CHP yönetimi zillete düşmüştür, PKK’nın eline geçmiştir!" diye seslendi.

MHP Seçmen İletişim Merkezi açılışında konuşan Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Bugün, Ankara Seçmen İletişim Merkezi’nin açılışı münasebetiyle toplandık ve yeni bir dönemin müjdesiyle gönüllerimizi birleştirdik. 50 gün sonra yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerinde Ankara’nın prangalarından kurtuluşunu hedefliyoruz. Başarmanın dışında ikinci bir seçeneğe elbette kapalı duruyoruz. Üzerimize düşen görev ve sorumluluğun idrakiyle adımlarımızı sağlam şekilde atıyor, boşa zaman geçirmiyoruz. Eser, erdem ve hizmet belediyeciliğinin tesisini; dejenere ve deforme olmuş, değersizliğin ve dedikodunun içine gömülmüş belediyecilik anlayışının terkini istiyor, bu uğurda azim ve inançla çalışıyoruz. Nitekim Cumhur Bizim Türkiye Hepimizindir. Ankara Bizim Türkiye Hepimizindir. Ayırmadan, ayrışmadan, canla, başla hem Ankara hem de Türkiye için çalışacağız. Kaçan fırsatların, heba olan yılların, kırılan umutların telafisini yapmak suretiyle başkentimizin yeniden küllerinden doğacağına inanıyoruz. Geçmişi bugününe kefil olmayanların miadı dolmuş, raf ömrü bitmiştir. Ankara’nın hızını yavaşlatanlarla oyalanacak halimiz de kalmamıştır. Yavaş yavaş bu kentimizin enerjisini sömürenlerin gerçek yüzü ortaya çıkmıştır.

“DEM’lenmiş CHP’nin perdesi kapanmalıdır”

"Cumhuriyet’in yeni yüzyılında tıpkı kutup yıldızı gibi parlamasını, milli birliğin ve kardeşliğin timsali olmasını arzuladığımız başkentimizin hak ettiği, layık olduğu; tarihine, kültürüne ve sosyal dokusuna yakışan bir mevkie ulaşması hepimizin görevidir. DEM’lenmiş CHP’nin perdesi kapanmalıdır.

Mansur Yavaş’a: İkiyüzlü siyaset anlayışı!

"Düne kadar CHP’ye demediğini bırakmayan, hatta partimizin CHP’ye benzediği iftirasını atacak kadar hayatın ve siyasetin gerçeklerinden kopanların son beş yıldır CHP’de iştahla siyaset yapması, belediye başkanı veya adayı olması ahlaken ağır bir savrulmadır. Bu ikiyüzlü siyaset anlayışının Ankara’ya samimiyetle hizmet etmesi; dürüst ve ilkeli şekilde şehremini unvanını taşıması mümkün değildir.

“Ankara’ya çivi çakılmamıştır, alt yapı sorunu bir türlü çözülememiştir”

"Kaldı ki, geride kalan beş yılda Ankara’ya çivi çakılmamıştır. Alt yapı sorunu bir türlü çözülememiştir. Kutuplaşma ve kargaşadan başka bir şey görülmemiştir. Yollar, köprüler, tüneller kaderine terk edilmiştir. Ulaşım hizmetleri aksamış, trafik yoğunluğu daha da artmış, maalesef vatandaşlarımızı çileden çıkarmıştır. Büyükşehir Belediye Başkanı 14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 seçim kampanyaları döneminde başkenti yüzüstü bırakmıştır. Sözde Cumhurbaşkanı yardımcılığına heveslenen bu şahıs, Ankara’ya hüsran yaşatmış, nasıl bir koltuk meraklısı olduğunu, çıkarlarının peşinden nasıl koştuğunu ispatlamıştır.

“Algı belediyeciliği, istismar belediyeciliği, sosyal medya belediyeciliği…”

"Algı belediyeciliği, istismar belediyeciliği, sosyal medya belediyeciliği, yalan belediyeciliği, riya belediyeciliği iflas etmiştir. 31 Mart’ta Ankara belini doğrultmalıdır. Sadece Ankara’yı düşünen, sadece Ankara’yı kalbinde taşıyan, sadece Ankara için çalışıp üreten,  vatandaşlarımızın derdiyle dertlenip sevinciyle sevinen, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefleriyle kenetlenen bir belediyecilik vizyonu başkentimizi inanıyorum ki şaha kaldıracaktır. İşte o Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız da Sayın Turgut Altınok’tur. Sayın Altınok işinin ehli, Ankara’nın sevdalısıdır.

"Gölbaşı’ndan Etimesgut’a, Polatlı’dan Ayaş’a, Kalecik’ten Keçirören’e, Kahramankazan’dan Yenimahalle’ye, Sincan’dan Beypazarı’na, Çankaya’dan Mamak’a, Çamlıdere’den Çubuk’a, Elmadağ’dan Evren’e, Güdül’den Haymana’ya, Akyurt’tan Bala’ya, Altındağ’dan Nallıhan’a, Kızılcahamam’dan Pursaklar ve Şereflikoçhisar’a, yani Ankara’nın tamamına Cumhur İttifakı mührünü vuracaktır. Elbette yapacağız, hep birlikte başaracağız. Çünkü Ankara Bizim Türkiye Hepimizindir.

“Merkezi Yönetimle yerel yönetimler tek ses, tek yürek olacak”

Küresel sömürü çarkında öğütülen, emperyalizme öğün olan, bu suretle iktidara değil Türkiye’ye muhalefet eden partilere meydanın boş olmadığını göstereceğiz. CHP ve DEM’in yönetimindeki diğer büyükşehir ve il belediyelerini cumhurun iradesiyle birleştireceğiz. 31 Mart 2019 tarihinden buyana maşeri vicdanda bir ızdırap halini alan kayıp yıllar Allah’ın izniyle son bulacak. Merkezi Yönetimle yerel yönetimler tek ses, tek yürek olacak. Belediye kaynaklarını bölücülüğe, bölücülere, teröristlere ve parti içi çıkar kavgalarına sevk eden dalaverecilerden milletimiz mutlaka hesap soracak.

"Devletin kasasını, milletin kesesini gasp edenler kenara çekilecek"

Yerel yönetimler aracılığıyla, devletin kasasını, milletin kesesini gasp edip Türkiye Cumhuriyeti’ne kafa tutan çürümüşler kenara çekilecek. Biz dedik mi yaparız, yaptık mı sonuna kadar arkasında dururuz. Zamana ve mekana göre fikir, görüş ve siyaset değiştirmeyiz. Olduğumuz gibi görünmenin, göründüğümüz gibi olmanın sırrı da buradadır. Çalışmaktan yorulmayacağız, vatan ve millet sevdamızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü biz 55 yıllık maziyi kucaklayıp bugüne gelen Türk ve Türkiye aşığı Milliyetçi Harekât Partisi’yiz. Çünkü biz parmak ile sayılmayan, kırmak ile tükenmeyen, vurmak ile düşmeyen Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’yız. İnanıyorum ki, 14 ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri 31 Mart 2024 tarihinde pekişip Türk ve Türkiye Yüzyılı yürüyüşü hız kazanacaktır.

"Bugünkü CHP yönetimi zillete düşmüştür"

"Cumhur İttifakı’nın gönlünde herkese yer vardır. Cumhur İttifakı’nın yüreği herkesi kucaklamaya yetecektir. Cumhur İttifakı Ankara’nın ve milletimizin her evladına kucağını açmaktadır. CHP’ye oy veren kardeşlerim, oyalanmayın, yalanlara kanmayın, istismara aldanmayın. Bugünkü CHP yönetimi zillete düşmüştür. Bugünkü CHP yönetimi Türkiye muhaliflerinin esaretine girmiştir. Bugünkü CHP yönetimi PKK’nın eline geçmiştir. Atatürk’ün CHP’si nerede, bugünkü CHP nerededir. Terör devletine onay veren CHP’dir. Terör örgütleriyle iltisaklı kişileri belediyelere taşımayı amaçlayan CHP’dir. DEM’cilerle pazarlık yapıp belediyeleri peşkeş çekmeye çalışan CHP’dir. Rehavete kapılmadan, gevşemeye müsaade etmeden, yılgınlıklara prim vermeden, ihmale düşmeden, umutsuzluğa kapalı durarak 31 Mart seçimlerine hazırlanacağız. Karşılıksız sevdiğimiz milletimize hizmet etmek için dürüst, temiz ve yetişmiş kadrolarımızla, üretken belediyecilik vizyonumuzla Milliyetçi Hareket Partisi’ni ve Cumhur İttifakı’nı zafere ulaştırmayı amaçlıyoruz."

Kaynak: (HABER MERKEZİ)